Turizm sezonunun açılmasıyla birlikte beklentilerin altında turist çeken Çanakkale’nin en büyük eksikliği reklam ve tanıtım faaliyetlerinin yetersizliği olarak görülüyor. Turizm Kenti hedefiyle sezona giren kentte, alt yapı eksikliğinin etkileri de sektörü olumsuz yönde etkiliyor. Çanakkale turizminin hedeflenen yere gelmesi için yapılanlar ve yapılması gerekenler hakkında gazetemize açıklamalarda bulunan Çanakkale Rehberler Odası (ÇARO) Başkanı Adem Biçer, kentin tüm imkanlarından yararlanılması gerektiğini söyledi.
Çanakkale’nin doğal, kültürel, tarihi vs. turizme katkı sağlayabilecek birçok zenginliği bulunduğunu ve bu zenginliklerin altyapı yetersizliğinden dolayı katkı sağlamadığını ifade eden Biçer, reklam ve tanıtım faaliyetlerinin de yapılmadığını sözlerine ekledi.
BİÇER: TROİA YILINI DESTEKLİYORUZ
Rehber camiası olarak 2018 Troia Yılını sonuna kadar desteklediklerini ve en çok mücadele eden STK’lardan olduklarını belirten ÇARO Başkanı Adem Biçer, rehberlerin gittikleri her yerde yerli-yabancı ziyaretçilere Troia Yılını anlattıklarını ifade etti. “Her yerde, Türkiye’deki 10 bin rehber bunu dillendirmekte, gelen yabancı ziyaretçilere de dillendiriyoruz, turlarımızda anlatıyoruz. Çanakkale için, Türkiye için çabalıyoruz” diyen Biçer, ülke turizmi için rehberler olarak canla başla mücadele ederken yalnız kalmaktan yorulduklarını söyledi. Biçer, “Bu yüzden biz de artık rehberler için atılan somut adımlar görmek istiyoruz” dedi.
‘ÇANAKKALE ŞEHİTLİKLERDEN İBARET DEĞİL’
Çanakkale’nin Şehitliklerden ibaret olmadığının altını çizen ÇARO Başkanı Biçer, tarihiyle, doğasıyla ve kültürel zenginlikleriyle yıldız gibi parlayan Çanakkale’nin tanıtım eksikliğinin olduğunu söyledi. Biçer, konuşmasında; “Çanakkale Şehitliklerden ibaret değildir. Çanakkale’de Kazdağlarımız var, Avrupa’nın ikinci bol oksijenine sahip mükemmel bir yer. Tarih boyunca körfezde yaşanan, boğazda yaşanan tüm önemli olaylara tanıklık etmiş bir dağdan bahsediyoruz. Mitolojiye, dinler tarihine, tüm savaşlara etki etmiş bir dağ. Bilinen ilk dünya savaşına ve resmi birinci dünya savaşı gibi birçok önemli savaşa ve önemli karaktere tanıklık etmiş bir dağdan bahsediyoruz. Şelalelerle, göllerle dolu bir dağ. Onun hemen karşısında ve eteklerinde antik kentlerimiz, adalarımız var” dedi. Açıklamasında Çanakkale’nin tarihi, doğa ve kültürel açıdan birçok zenginliğe sahip olduğuna dikkat çeken Biçer şöyle devam etti; “Hem tarihi, hem doğal, hem kültürel zenginliklerimiz varken sadece Şehitliklere kilitlenmek yanlış. Sadece orayı baz alarak hareket etmek de yanlış”.
Çanakkale’nin birçok zenginliği barındırmasına rağmen tanıtımının eksik ve yanlış yapıldığından dolayı bu hale geldiğini ifade eden Biçer, “Bunun bu hale gelmesinin en baş nedeni tanıtım. Biz tanıtım yapamıyoruz, daha yeni yeni başlıyoruz tanıtım yapmaya. Reklam ve tanıtım yapmadan istediğiniz kadar kaliteli ürün çıkarın, müşteri bulamazsınız. Turizm de aynı şekilde” dedi.
TURİZM ALTYAPISININ TAMAMLANMASI GEREK
Gelen turiste kaliteli hizmet vermenin önemli olduğunu ve gerekli altyapı sağlanmadan çağırılan turistin turizme zarar vereceğini hatırlatan ÇARO Başkanı şöyle konuştu; “Biz Çanakkale olarak önce altyapımızı tamamlamalıyız, tesislerimizi tamamlamalıyız. Bunları tamamlamadan insanları buraya getirmek de hayal. Getirdiğiniz zaman hizmet veremeyeceksek insanları buraya getirmenin bir anlamı yok. Kaliteli hizmet sunamazsak insanlara, o imkanı oluşturamazsak, tabiki bu insanlar bir daha burayı, bölgeyi tercih etmezler.”
Kaliteli hizmet ve verimli turizm için sadece sektörde çalışanların faaliyetlerinin yetmediğini söyleyen ve halka da turizm bilincinin aşılanması gerektiğini ifade eden Biçer, halkın turizme sahip çıkıp, destek vermesi durumunda daha kaliteli bir anlayışın doğacağını belirtti. Turizmin gelişmesi için sadece kurum ve kuruluşların başlı başına yeterli olmayacağını sözlerine ekleyen Başkan Biçer, “Bir tek kurumlarla, yöneticilerle olmuyor bu işler, vatandaşımızın da sahiplenmesi gerekiyor. Çanakkale’nin bu konuda top yekun hareketlenmesi gerekiyor, konaklama, geceleme sayısını artırmamız gerekiyor. Bunun için sadece ‘Troiamız var, Gelibolumuz var, Assosumuz, Kazdağımız var’ diyerek sonuca varamayız. Önce şehirde insanlara zaman geçirecekleri alanlar oluşturmalıyız. Eğlence alanları planlamalıyız, sanatsal ve kültürel aktivitelerin yapıldığı alanlar oluşturmalıyız. Önce strateji belirlemeliyiz. Stratejiyi belirleyip, ona göre mücadele edip, alt yapıyı hazırlayıp ondan sonra turist beklemeliyiz” diye konuştu.
PROJELER HAYATA GEÇİRİLMELİ
Rehberler Odası olarak yararlı projelere imza attıklarını ve turizme katkı sağlamak amacıyla sürekli proje ürettiklerini ifade eden Biçer,”Buradan Kazdağı’na kadar uzayacak bir yürüyüş parkurundan bahsettik, aynı Fethiye’deki Likya Yolu gibi. Oluşturulacak parkurun içerisine Troia da giriyor, Aleksandras Troias da giriyor, Apollon da, Assos da giriyor. Her günün yürüyüş mesafesinin farklı bir ismi var, Hektor Yolu, Aşil Yolu gibi isimler verdik. Bir sürü güzergah var ve her gün bir köyde bitiyor. Gelen insanlar o köyde konaklayabilecek, böylelikle o köy de kalkınacak. Köydekiler tarlalarında ektiği domatesleri orada turistlere satacak, aynı şekilde sofralarında sunacak. Her kesime güzel bir şekilde ulaşabileceğimiz, sektöre katabileceğimiz bir proje oluşturduk” dedi.
Ürettikleri projelerin hayata geçirilemediğine dikkat çeken Başkan Biçer,”İlgili birimlerdeki kurum ve kuruluşlardaki kişilerin sürekli değişmesi, bu projelerin hızlı bir şekilde olgunlaşmasını önlüyor. Her değişiklik sonrasında yeniden anlatmaya başlıyoruz, projelerimizi yeniden açıklamaya çalışıyoruz. Bir planladıklarımızı, Çanakkale’nin yararına olabilecek projelerimizi anlatana kadar yine bir değişiklik oluyor. O yüzden o süreçlerle ilgili bizlerin oda olarak mücadelemiz devam ediyor. Sürekli bir şeyler üretebiliyoruz” diye konuştu.
ÇANAKKALE TURİZMİ HAKETTİĞİ YERE GELSİN
Çanakkale turizminin gelişmemesi için bir engel bulunmadığını belirten Biçer, turizm zenginliklerinin doğru kullanılması gerekliliğinin altını çizdi. Biçer konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Özellikle Arap turizm sektöründe daha fazla söz sahibi olmak istiyorsak, daha fazla ziyaretçi alabilecek potansiyele sahip olmak istiyorsak, havayolu ulaşımını da aktifleştirmemiz ve sıklaştırmamız gerekiyor. Bölgemiz her açıdan zengin, tarım var, hayvancılık, balık, deniz, kum, güneş, doğa, tarih, kültür vs. her şeyimiz var. Bundan sonra somut adımların atılması lazım ki, turizm sektörü hak ettiği yere gelebilsin. Son bir buçuk yıldır güzel bir ivme yakaladık Çanakkale’de, sektör temsilcileri, kurumlar, kuruluşlar, siyasiler tek ses olduk, ama somut şekilde adımlar atıp, sağlam zemine oturtularak devam etmesi gerekiyor.”
Sinem Tetik