Semizoğlu yeni yönetimi ile beraber dün Çanakkale Evinde basın mensuplarının karşısına çıktı. Gündem ve seçimlerle ilgili konuşan Semizoğlu, kendilerinin Bülend Engin’in devamı olduklarını belirtti.
Bülend Engin’in istifa etmesi sonucu Nisan ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde ÇTSO Başkanlık görevine seçilen Tamer Selçuk Semizoğlu dün Çanakkale Evinde kahvaltılı bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen toplantı ile ilgili olarak Semizoğlu 4 Ekim’de yaptıkları toplantı sonucu 10 yönetim kurulu üyesinin desteğini alarak başkan seçildiğini belirtti. Semizoğlu sözlerine şöyle devam etti, “Bülend Engin’den sonra bu koltuğu doldurmak, bu görevi yapmak oldukça zor. 2 yıla yakın süre yardımcılığını yaptım. 4,5 yıl da yönetiminde bulunduğum Bülend Bey’in her şeyi ile yanındayım. Son derece Çanakkale’ye maddi ve manevi ve idari yönden çok şey kazandırdığına inanıyorum. 10 yılda yaklaşık 110 milyon TL olduğunu ifade etmişti. Biz onun devamı mıyız? Tabii ki biz onun yönetimiyiz. Onun yönetiminden çıkmış başkan ve başkan yardımcısıyız. Seçimlerin 8 Ekim’den sonra Nisan ayına ertelenmesinin ardından başkanın istifa kararı, ‘Ben zaten kafamda bitirmiştim. İş programımı ona göre ayarlamıştım. En az benim kadar siz de bu işi yürütebilirsiniz’ şeklinde telkinleri ile biz istifasını üzülerek de olsa kabul ettik.
ÇANAKKALE TİCARET SANAYİ ODASI HEPİMİZİN
Çanakkale Ticaret Sanayi Odası hepimizin odası. Üye olan herkesin benim gibi Bülend Bey gibi üye olan arkadaşlarım gibi herkesin başkanlığı, yönetime aday olabileceği bir yer. Biz emanetçiyiz. Burada her üyemizin haklarını ve işlerini geliştirmesi amacıyla öncü olmak için bunun bilincindeyiz. Çanakkale siyaseten çok güçlü bir konumda. Ticareten de birlik beraberlik olursa Çanakkale’yi daha ileri götürebileceğimize inanıyorum. Bu da güçlü basın ile olur. Yani hep birlikte olmalıyız. Birbirimizi eleştirelim ama eleştirmiş olmak için eleştirmeyelim. Bizim görevlerimiz gönüllülük esasına göre yapılan görevler. Keşke seçimlerdeki o çalışmalar ve hırslar meclisimize de yansısa. Bu laflarımla kimseyi eleştirmek istemiyorum ama bunda sonraki meclisin de daha farklı olacağını düşünüyorum.
HUZURSUZLUK YOK
Ticaret odasında huzursuzluğun olup olmadığı konusunda da düşüncelerini dile getiren Semizoğlu, “Aslına bakarsanız huzursuzluk yok. Veya bunu biz hissetmiyoruz. Odada her mecliste son 8–9 ayda hiç iş konuşulmadı. Hiç proje üretilmedi. Seçim döneminde bilindiği üzere ben aday olmadım. Ama beyanatlarımda şu vardı; güçlü yönetim, düzgün meclisten çıkar. Sabote edildik veya edilmeye çalışıldık demeyeceğim ama somut bir soru soruyorum. Ticaret Sanayi odasının hangi kurumla arası kötü? Biz kötü olmasın diye uğraşan tarafız.
BİZ KAVGA ETMEYİZ, EMANETÇİYİZ
Yat limanı ve kruvaziyer planları ile ilgili de konuşan Semizoğlu, “Yat limanı, kruvaziyer planı. Bunların hepsi Çanakkale’ye değer katacağını düşündüğümüz projeler. Yat limanı için bugün polis lojmanlarının olduğu ön taraf düşünülmüştü. Bununla ilgili ÇED çalışmaları tamamlandı. Bunların hepsinin evrakları sekreteryamızda mevcut. Sonra bunu 50 metre sağa 50 metre sola kaydırın denildi. E böyle olduğu zaman koordinatlar değişecek, bir daha masraf yapılacak. Gerekçe sorulduğunda yazılı Atatürk Caddesi’nin trafiğinin olumsuz etkileneceği belediye tarafından ifade edildi. Ardından bir baktık ki oraya AVM yapıldı. Oradaki bir yat limanının Atatürk Caddesi’nin trafiğini ne kadar etkileyeceğini AVM’nin ne kadar etkilediğini, onu da biz kamuoyuna duyurmak istiyoruz. Biz bunu bugüne kadar açıklamadık bakın. Biz sustukça suçlu durumuna düştük. Yap-işlet-devret modeliyle kruvazör limanını yapalım dedik. Taliplisi çıkmazsa biz talibiz dedik. Ondan da sonuç çıkmadı. Ancak ticaret ya da küçük sanayi sitesi dediğimiz 800 dükkanlı bin dükkanlı bir alanı kazandırmak istiyoruz. Destek istiyoruz. Her hafta bir proje üretiyoruz. 2018 Troia yılı da böyledir. Ortak akıl ve sinerji bir yere varmıştır. Çanakkale’nin önünün açılması konusunda çalışmalar başlatacağız. Biz kavga etmeyiz emanetçiyiz” dedi.
ÇANAKKALE KİLİT OLACAK
Yapılacak köprünün ulaşıma etkisi hakkında a konuşan Semizoğlu, 3 sene sonra Çanakkale’nin kilit olacağını söyledi. Biz, sen, ben diye düşünmediklerini dile getiren Semizoğlu sözlerine şöyle devam etti, “Esnaf için varız. Çanakkale’nin çok ciddi bir trafik sorunu var. Küçük sanayi sitesinin oraya taşınması bu trafik sorununa bir nebze olsun çözümdür. İki yıl önce katıldığımız bir toplantıda toplantı özel idare toplantı salonunda yapıldı eski binada. Sayın Vali Ahmet Çınar dönemin valisi toplantıya başkanlık yaptı. Toplantının konusu Akbaş- Karacaören iskeleseydi. Oda adına da Mustafa Kansu Bey ile ben katılmıştık. Dönemin GESTAŞ Genel Müdürü Hasan Bey, zaten Akbaş tarafında bir iskele olduğu orada araç parkı yönünde de bir alan olduğu sadece Karacaören’de de yanlış hatırlamıyorsam 200 veya 400 dönümlük bir hazine arazisine yapılacak iskeleyle bu hattın çalışabileceği şu anda Eceabat-Çanakkale 8 deniz miliyken o aradaki farkın 6 deniz miline düştüğü 3 yılda kullanılan yakıt ve kiralanacak gemilerin olduğu toplantıyı sabote edenler de belliydi o gün. Bunu da belediye yaptı. Biz bunların söylemeden belediyeyle aramız bozuluyorsa, söyledikten sonra halimiz çok kötü olur demek ki. Toplantıdan en son çıkan şey şuydu, Nasıl olsa 10 yıl içerisinde köprü yapılacak ne gerek var? Bunun 3 sene sonrasını düşünün. Bu köprü 4–5 yıldan önce bitmez. Üç sene sonra Çanakkale kilit. Çanakkale’yi mantıklı büyütmekse niyet net olmaları lazım olduğu toplantıyı sabote edenler de belliydi o gün. Bunu da belediye yaptı. Biz bunların söylemeden belediyeyle aramız bozuluyorsa, söyledikten sonra halimiz çok kötü olur demek ki. Toplantıdan en son çıkan şey şuydu, Nasıl olsa 10 yıl içerisinde köprü yapılacak ne gerek var? Bunun 3 sene sonrasını düşünün. Bu köprü 4–5 yıldan önce bitmez. Üç sene sonra Çanakkale kilit. Çanakkale’yi mantıklı büyütmekse niyet net olmaları lazım”
KANSUYLA ARAMIZDA SORUN YOK
Mustafa Kansu ile aralarında herhangi bir sorunun olmadığını belirten Semizoğlu, “Mustafa Bey bizim yönetim kurulumuzdan çıkmış bir yönetim kurulu başkan adayıydı seçimlerde somut belirgin aday karşısında Erdal Bey vardı. İş adamları derneğinin başkanıdır. Tabi ki de gönül birinin seçilecek. Ben meclis üyesi adayıydım 21 komiteden meclise girmek istediğimi her zaman ifade ettim. Mustafa Bey’le arkadaşlığım çok farklıdır. Tabi ki beraber çalışacağımız insanlar veya arkadaşlar hakkında tartışmalarımız olmuştur. Bu da bu kadar basitte indirgenmemeli. Selçuk Mustafa’yı desteklemiyor desteğini çekti şeklinde bir şey yok. Neticede meclis üyeleri seçilir meclis üyeleri yöneltilir ve başkan seçilir bu kolay bir şey değildir. Bakın oda ve borsa seçimleri çok değişik seçimlerdir odada borsada meslektaşımızdan rakibinizden oy alırsınız. Gün içinde ya da ticari hayat içerisinde rekabet içerisinde olunduğunuz karşı karşıya ihaleye girdiğiniz müşterilerinizin birbirinizin müşterisini ikna ettiğiniz rakiplerinizden oy alarak Melis üyesi seçilirsiniz. 6 bin 800’e yakın üyeden 6 bin 800’nünde ben meclise adayım diyebileceği hangi komitedeyse odaya adayım diyebilir. Bu demokrasi Türkiye’nin birçok yerinde olsa inanın Türkiye çok farklı bir yerde olur. Bunu bugün Türkiye’de hiçbir dernekte diyemezsiniz oda seçimleri çok hassastır. Seçilenlerin gerçekten tek liste değilse çekişme varsa hassas yerlerden seçilmiş olmasıdır. Çok basite indirgenmemelidir. Seçilmek için insanlara teklif götürmeyin lütfen kaliteli bir meclis oluşturalım gerçekten kendi mesleğimi icra eden listelerde aşağı yukarı aynıydı. Devraldığımız bu bayrak bu görev herkesle iç içe seçime kadar yürütebilirsek ne mutlu bize hep söylediğim bir şey var para birimi bizimle yanı olsun yani dertlerde bizimle aynı olsun” dedi.
ANKARA’DAN ÇANAKKALE’YE BAKIŞ AÇIŞI ÇOK FARKLIDIR
“Çanakkale’de siyaset ticaretin önüne mi geçiyor? Geçiyorsa eğer sizin başkanlığınız yapacağınız dönemde bu görüşü ve ya bu olayı nasıl değiştirmeyi düşünüyorsunuz? sorusu üzerine ise Semizoğlu, “Çanakkale’de siyasetin önüne mi geçiyor ben buna bir şey diyemem bizim siyaset ile ilgili hiçbir tasarrufumuz yok Mustafa Bey’e ve Erdal Bey’e olası seçimlerden önce siyaset düşünen kimse buralara aday olmasın buralar siyasette bir basamak olarak düşünülmesin buralar bir geçiş yeri olarak düşünülmemelidir. Siyasete memlekete destek olmak isteyen siyasi partilere üye olur ticareti geliştirmek isteyen odamıza aday olur meclis üyesi olur. Çanakkale iki yıl öncesine kadar kalkınmamada ikinci bölgedeydi. Üçüncü bölgede olan da daha az gelişmiş olan istatistik verilere göre Çanakkale’den daha az gelişmiş daha çok teşvik olacak iller Kayseri, Antep, Manisa, Denizli Konya ve Balıkesir bu saydığımız iller Çanakkale’den daha az gelişmiş gözüküyorlar ve daha çok teşvik olacaklardır. Ve siyaset burada lazım temsil burada lazımdır. Ankara’dan Çanakkale’ye bakış açısı çok farklıdır” şeklinde konuştu.
Simge Özden