“İstanbul halkının iradesi çalındı”
Ziyaretin gündemine damgasını vuran konu Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından 31 Mart'ta yapılan yerel seçimler kapsamında gerçekleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinin iptali açıklaması oldu. Yeni tarihi 23 Haziran olarak belirlenen İstanbul Seçimleri için alınan kararı eleştiren parti başkanları konuyla ilgili duydukları üzüntülerini dile getirdiler. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, bu sonucun hukuk mantığına hiçbir şekilde uymadığını söyleyerek vatandaşın aklıyla alay edildiğini düşündüğünü ifade etti. “Çalınan değil, gasp edilen bir şey var” diyen Gökhan, “İstanbul halkının iradesi çalındı. Bu bir gasptır. Sonuç itibariyle zaten izah da edemiyorlar” ifadelerini kullandı.
“BU BİR GASPTIR”
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, İYİ Parti İl Başkanı Selahattin Yıldızlar’ın İstanbul seçimlerinin iptali nedeniyle üzgün olduğunu söylemesi üzerine kendisine katıldığını belirterek, “Büyük bir hakların gaspı söz konusu. Oylarımız çalındı dediler. Ben de ne çalındığını merak ediyorum. Ne çalındı? Oylarımız çalındı diyor. Şimdi ben de ne çalındığını merak ediyorum. Çalınan ne? Bir şey çalındıysa, ya çiçek çalınır ya pasta börek çalınır. Zarf da çalınmaz. Çalınan zarf da yok. İmza ile çıkan zarf aynı. Çalınan bir şey yok. Hiçbir şey yok. İkinci soru, kim çaldı? Bunu da bilmek istiyoruz. Ne çalındı ve kim çaldı? Çalınan hiçbir şey yok. Ama gasp edilen bir şey var. İstanbul halkının iradesi çalındı. Bu bir gasptır. Sonuç itibariyle zaten izah da edemiyorlar. Gerekçeli karar hala yazılmadı. Ne yazacaklarını merak ediyorum. Ve artık espri konusu oldu aynı zarfın içinden çıkan dört tane oyun bir tanesinin geçersiz oy olarak sayılması. Bir başka konu da biliyorsunuz seçimler ki etapta oldu. Her türlü seçimde bir sandık öncesi vardır, bir sandık sonrası vardır. Sandık öncesi seçim takvimidir. Seçmen listeleridir. Sandık kurulunun oluşturulmasıdır. Onlara yapılan itirazlardır. Bu süreç tamamlanır. Sandık seçmenin oyunu atar hale getirilir. Bu birinci aşamadır. Bunun süreçleri yasayla belirlenmiştir. İki sandık açılır, seçmem artık devrededir. Seçmen gelir oyunu gösterir, tarif eder. İçine atar. Akşam olur kapanır sandık. Tekrar açılır sayılır. Tutanak yapılır. Tutanaklar toplanır. Bunlar birleştirilir. Seçim kurullarına gider. Ve itirazlar olur. İtirazlar değerlendirilir. Bunlar biter ve yüksek seçim kurulu da bunu ilan eder. Bu da işin diğer boyutu. Bunun da itiraz süreçleri var. Sandık başında itiraz yapmak gerekir. İlçe seçimine itiraz yapmak gerekir. Neden iptal etti? Bu tarafla ilgili hiçbir gerekçe yok. Ne burada bir oy atma sırasında bir hile hurda var, ne bu sayımda kullanmaması gereken kişilerle ilgili bir sıkıntı var. Hepsi toplandı. İtiraz ettin, tamam doğal edebilirsin. Onlar da incelendi bitti. Sayıldı zaten. Kısıtlı denenler sayıldı. Bir daha sayıldı. Olmadı. Şimdi bu sefer bu tarafa geçti iş. Bu taraf gittiydi. Burası devam ediyor. Seçmenin oy atmasından başlayan süreç devam ediyor. Ona hiçbir itirazım yok. İstediğin kadar itiraz edebilirsin hiçbir sıkıntı yok. Sayılır sabaha kadar sayar. On gün sayar. Üç ay sayar. Hiçbir şey yok. Haklıdır. Oradaki süreçleri de geçtiler ama olsun varsın. Bir şey çıkmayınca böyle oluyor. Birşey olması lazım. Bu sefer bitmiş işlemi yeniden başlattılar. Bu sefer ne kaldı bir tek elde? Sandık kurullarının teşkili. Halbuki onun itiraz süresi bitti. Kararı var. Ayrıca sandık kurullarının oluşumunda da olaya baktığımız zaman kamu görevlisi olması gerekir diyor. Doğrudur. Yasası vardır. Haklıdır. Oraya kamu görevlisi olmadığını iddia eden insanları kim oturtmuştur. CHP mi oturttu, İYİ Parti mi oturttu? Kaymakam devletin temsilcisi kişi memur listesini yolluyor. İlçe seçim kurulu kura çekmek suretiyle bir numaralı sandıkta şu memur başkan, şu memur üye diyor. Bitiyor. Yok efendim orada banka memuru varmış. Bu kaymakamla ilçe seçim kurulu arasındaki bir süreçtir. Bunun seçmeni ilgilendiren bir tarafı yok. Seçime katılan partiden temsilciler var. Artı gözlemciler var. Bununla ilgili hiçbir sıkıntı yok. Sandıklar kurulmuş oyunu atmış. Velev ki yanlış adamı oturtmuşlar. Bu adam oturmaması gerekiyormuş oturmuş bu sandığın sonucunu engelleyecek bir şey değil. Çünkü onun odasında bilgisayarının başında yaptığı bir şey değil. Heyet var orada. Sandık kurulu var. Tüm partiden insanlar var. Bu hukuk mantığı olan hiç kimse tarafından anlaşılır bir şey değildir. Aklımızla alay edilir” ifadelerini kullandı.
Haber: Seda Atan