Türkiye'nin ve Çanakkale'nin 1. derece deprem kuşağında olduğunu hatırlatan Ömer Bolat, "Bu sebeple gerek ülkemizin diğer şehirlerinde gerekse ilimizde sürekli yer hareketliği olmaktadır. Bu depremler maalesef kimi zaman yıkıcı etkilere ulaşmaktadır. Yaşadığımız bu afetler bize gösteriyor ki; 'Deprem öldürmez, depreme karşı dayanıksız binalar öldürür.' 1 Ocak 2019 da yürürlüğe giren Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği ile Binaların yapımına getirilen çeşitli kurallarla, olası depremlerdeki can ve mal kayıplarını azaltmaya yönelik Bakanlığımızca çalışmalar yapılmaktadır. Bilindiği üzere 6306 sayılı kanun ile afet riski altındaki alanların dönüşümü diğer bir ifadeyle kentsel dönüşüm yine Bakanlığımızın tüm imkânlarıyla devam etmektedir. Afetlerde can mal kayıplarına uğramamak için yaşam yuvalarımız olan evlerimizin risk analizini yaptırmamız gerekmektedir. Depremlere karşı dayanıklı yeni binalar inşa edilmesinde en hızlı metotlardan birisi kentsel dönüşümdür. Riskli binalarda yaşamayalım. Bakanlığımız riskli binasını yıkıp yerine sağlam yeni bina inşa eden vatandaşlarımıza çok güzel imkânlar sunmaktadır. Kentsel dönüşüm yasasının yürürlüğe girdiği 2012 yılından bu yana ülke genelinde riskli yapı tespiti yapılan bağımsız bölüm sayısı 611 bin 678’dir. İlimizde bin 6 adet riskli binanın tespiti yapılmış ve yerine yeni ve depreme dayanıklı binalar yapılmaktadır. Bu kapsamda binası riskli olan ve riskli binada ikamet eden maliklere riskli binalarını yıkmaları ve gerekli diğer şartları sağlamaları halinde aylık 905 lira kira yardımı yapılmaktadır. 18 ay devam eden kira yardımımız hibe niteliğinde olup hak sahiplerinden geri ödeme istenilmemektedir. Bakanlığımızca 2012 yılından günümüze kadar ilimizde 9 milyon 130 bin 608 lira geri ödemesiz kira yardımı yapılmıştır. Yine Bakanlığımızca vatandaşlarımıza 6 milyon 906 bin 500 lira faiz destekli kentsel dönüşüm kredisi desteği sağlanmıştır" ifadelerini kullandı.
"İnsanı deprem değil insan eli ile yapılmış çürük binalar öldürür"
Tarih boyunca Türkiye'nin deprem afetlerinden büyük yıkım ve zarar gördüğünü vurgulayan Bolat, açıklamasını şu cümlelerle sonlandırdı:
"Bu yıkımlardan gerekli dersleri çıkarmalı, yasa ve yönetmeliklerin yaptırım ve uygulama koşullarına hep birlikte uymalıyız. Deprem öncesi ve deprem sonrası yapılması gerekenlerle ilgili her türlü bilgiye hâkim olmalıyız. Aksi halde meydana gelen afetler yalnızca hatıralarda kalan tarihsel vakalardan ibaret olur. Kısaca insanı deprem değil insan eli ile yapılmış çürük binalar öldürür. Bu müessif durumu yaşamamak için sağlıklı, denetimi iyi yapılmış, yapının her aşaması mühendislik hizmeti almış binaları yaşam yuvalarımız yapalım. Geç kalmadan riskli binalardan kurtulalım. Bugüne kadar her türlü afet ve depremlerde yaşamını kaybetmiş olan yurttaşlarımıza Yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Vatandaşlarımızdan projesiz, denetimsiz bina yaptırmamalarını, bina satın alırken hassas davranmalarını, bu konularda daha duyarlı olmalarını rica ediyorum. Yüce Allah'tan ülkemizi bir daha böyle acılardan muhafaza etmesini diliyorum."