Buluşmaya, Türkiye'de görev yapan büyükelçilerin yanı sıra yabancı misyon temsilcileri ve aileleri de katıldı. Çanakkale Valisi Hamza Erkal, "15 Temmuz'da yaşanan o darbe girişimiyle biz şunu fark ettik ki bizim insanımızın her hücresine, DNA'sının en ince şifresine kadar demokrasi ruhu girmiş ve o insanlar onu özümsemişler. Batılı, çağdaş devletler ise maalesef ki o gün bu girişime karşı kulaklarını tıkadılar, gözlerini yumdular" diye konuştu.
Büyükelçiler Çanakkale’de buluştu
Çanakkale'ye geçen cuma akşamı gelen Büyükelçiler ve Yabancı Misyon Temsilcileri, dün ise Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki savaş alanlarını gezdi. Bugün ise Kolin Hotel'de büyükelçiler ve yabancı misyon temsilcileri onuruna kahvaltı düzenlendi. Kahvaltıya Çanakkale Valisi Hamza Erkal, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi de katıldı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, toplantıda yaptığı konuşmada, bu yılki etkinlikte 76 ülkenin büyükelçiliklerinden gelen toplam 180 katılımcı bulunduğunu söyledi. Bu etkinliğin sadece bir gezi olmadığını, Türkiye ile diğer ülkeler arasındaki etkinliği arttırabilmek, diyaloğu güçlendirmek ve her alanda ilişkileri bir adım daha ileriye götürebilmeyi amaçladıklarını anlatan Büyükekşi, söyle konuştu:
"Biz bunları yaparken de Türkiye'nin çok önemli hedefleri var. Bu hedeflerin başında özellikle Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin ortaya koymuş olduğu Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünde 500 milyar dolan ihracat hedefimiz var. 625 milyar dolar ithalat hedefimiz var. Toplamda Türkiye'nin 2023 yılında 1.1 trilyon dolarlık bir dış ticaret hedefi var. Bu hedefimizi tek başımıza yapmayacağız. Bunu sizlerle birlikte yapacağız. Bunu yaparken de bir taraftan sizlerden mal alacağız, bir taraftan mal satacağız. Bunu yapabilmek için de sizlerle birlikte daha çok çalışıp ilişkilerimizi daha çok geliştireceğiz. Bugün bu salonda dünya nüfusunun yüzde 27'si, dünya milli gelirinin yüzde 23'ü, dış ticaret hacminin yüzde 31'i ve Türkiye ihracatının yüzde 44'üne tekamül eden ülkeler var. O yüzden 76 ülkenin çok değerli büyükelçi ve bürokratlarına buradan iş birliğinde bulunma konusunda, birbirimize destek olma konusunda çağrıda bulunmak istiyorum."
'BİLGİ KİRLİLİĞİ VAR'
Türkiye'nin 15 Temmuz'da yaşadığı darbe girişimini de konuklara anlatan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, "Çok talihsiz bir olay yaşadık. Burada, yurt dışında çok kötü bir bilgi kirliliği var. Doğruları bizlerle paylaşmak istiyorum. 15 Temmuz gecesi özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri içinde yuvalanmış, asker elbisesi giymiş terörist FETÖ tarafından hain bir darbe girişimine kalkışıldı. Başta sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın ve asil milletimizin cesareti sayesinde bu darbe girişimi püskürtüldü" dedi. Büyükekşi şöyle devam etti:
"Söz konusu girişim maalesef yurt dışında bazı ülkelerde tiyatro, oyun gibi son derece yanlış bir şekilde telaffuz edildi. Ancak o gece ve gündüzünde çok sayıda kişi hayatını kaybetti ve yaralandı. Öyle ki bu teröristler 50 kişinin ölümüne neden olan Türk polisinin olduğu yere uçakla bomba attılar. Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetildiği Meclisimize bomba attılar ve bir yabancı milletin askerinin yapmayacağı şeyi bu teröristler gerçekleştirdi. O yüzden biz bütün büyükelçilerimize, yabancı misyon şeflerimize şunu söylüyoruz; Bu girişimden sonra biliyorsunuz Türkiye'de tüm kesimler bir araya geldi. Bir aydan fazla bir süre bütün şehirlerimizde demokrasi mitingleri yapıldı. Bunu taçlandırmak için de Yenikapı'da yaklaşık 5 milyon kişinin katılımıyla, dünyada ilk olduğunu düşündüğümüz bir miting gerçekleşti. Bu birlik beraberliğin tüm dünyaya mutlaka örnek olması lazım. Bu örneğin de Türkiye'de sadece kendi kendimize değil, siz değerli dostlarımız tarafından da hem memleketinize hem de ulaşabildiğiniz diğer yerlere işin doğrusu anlatılması lazım. Ama Allah'a çok şükür ki biz bu hain girişimden etkilenmedik."
VALİ ERKAL: KULAKLARINI TIKADILAR, GÖZLERİNİ YUMDULAR
Çanakkale Valisi Hamza Erkal da konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimine değindi. Türkiye'ye gerekli desteği vermedikleri konusunda büyükelçi ve yabancı misyon temsilcilerine sitemde bulunan Erkal, konuşmasına, "Biz Çanakkale'de 1915'te yaşanan son centilmenler savaşından sonra bu genç Cumhuriyeti kurduk. Bu genç Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk basamakları orada atıldı" diyerek başladı, şöyle devam etti:
"Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk o savaşta ortaya çıktı. Dolayısıyla, bu süreçten sonra genç Cumhuriyet, tamamen çağdaş batılı değerler üzerine oturtulan ilkeleriyle kuruldu. Bizim Cumhuriyetimizin kuruluş ilkeleri özellikle çağdaş devletlerden aldığımız demokrasi, hukukun üstünlüğü, özgür basın, laiklik gibi kavramlar üzerine kuruldu. Bizim özenerek aldığımız ve üzerine genç Cumhuriyetimizi kurduğumuz bu temel ilkeler hep rehberimiz olmuştur. Ancak biz hayatımızın her aşamasında bu ilkelerde hep eksiklik olduğunu söyler ve daha mükemmel hale getirmek için hep uğraştık. Bütün üniversitelerimizde, okullarımızda, akademik çevrelerde demokrasinin tabandan değil tepeden geldiğini eleştirerek, dolayısıyla da demokrasinin bu sebeple iyi oturmadığından bahsederek dem vururuz. Ancak 15 Temmuz'da yaşanan o darbe girişimiyle biz şunu fark ettik ki bizim insanımızın her hücresine, DNA'sının en ince şifresine kadar demokrasi ruhu girmiş ve o insanlar onu özümsemişler. Fakat biz o günün akabinde şunu fark ettik ki bizim bu ilkeleri özenerek aldığımız batılı, çağdaş devletler maalesef ki o gün bu girişime karşı kulaklarını tıkadılar, gözlerini yumdular, özgür basını dediğimiz o basın aylar geçti hala bu durumu görmemekte ısrar ediyor. Bizim en büyük üzüntümüz bu değerleri onlardan aldık. Bu değerlerin sahipleri olduğunu düşündüğümüz bu ülkelerin nasıl olur da böyle davrandıklarını gördüğümüzde inanın hayal kırıklığına uğradık. Dolayısıyla da ümit ediyorum ki burada bize misafir olan bütün büyükelçiler, bütün ülkelerin temsilcileri bu durumun farkındalar ve bu durumu kendi ülkelerine, halklarına anlatacaklardır. İşte biz bu ilkeleri aldığımız o ülkelerin bunları görmemesini üzüntüyle karşıladığımız gibi sonraki süreçte anlatma gayretine girsek de anlamadıklarını, anlamamaya çalıştıklarını da gördük. Bizim tek istediğimiz gerçeklerin görülmesi ve aka ak, karaya kara denilmesidir. Başka hiçbir isteğimiz yoktur. O gün o kalkışmayı yapanlar, aynı Troya'daki atın içine saklanarak şehre giren gizli askerler gibi o gün bizim içimize sızmışlardır. Bizim içimizden çıkmış olsalar da bu vatana kendi milletine kurşun sıkan, silah atan, uçaklarla, tanklarla, kendi vatandaşını öldüren bir grubun hoş görülmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Teröriste terörist demek gerektiğini buradan ifade etmek istiyorum. Şimdi AB'nin ve batılı devletlerin birçoğunun teröristler listesinde gördüğü PKK'yı da dahi orada nasıl bir serbestlik, özgürlük gösterdiklerini de gördükçe inanın bizler çok üzülüyoruz. Çünkü biz genç Türkiye Cumhuriyeti'ni sizden edindiğimiz, sizin medeniyetin birikimlerinden edindiğimiz ilkeler üzerine kurduk. Ama bu ilkelere en sadık kalması gereken o ülkeler olması gerekirken maalesef onun öyle olmadığını görmek bizi hayal kırıklığına uğratıyor."
Konuşma yapan Kongo Büyükelçisi Marsel Mulumba Tşidimba ise "Bu hain kalkışmadan sizler de bahsettiniz. Buradaki diplomatik hedefimiz, devletinizin mesajını ülkelerimize götüreceğiz. Aynı zamanda Türk halkına özellikle de 15 Temmuz'da hayatını kaybeden masumlara taziyelerimizi iletiyoruz, ailelerinin acılarını paylaşıyoruz. Rakamlar çok elimde yok ben bir diplomatım. Ama buradaki ben dahil bütün arkadaşlarım, bizle paylaştığınız bu mesajı iş adamlarımızla, hükümetlerimizle ve halklarımızla paylaşacağız. Oradan buraya yeni misafirler getireceğiz" dedi.
Büyükelçi ve yabancı misyon temsilcileri, Pazar günü Çanakkale'nin Troia ve Assos gibi tarihi ve kültürel mekanlarını gezdikten sonra kentten ayrıldı