Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde belediye tarafından Kaleköy Balıkçı Barınağı üzerinde, yapılan kafeterya inşaatları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ekiplerince arkeolojik sit alanı ile denize dolgu alanında kaçak olarak yapıldığı için 23 Haziran tarihinde mühürlenmişti. Koruma Kurulu da kaçak yapıların 60 gün içerisinde yıkılması, yapan ve yaptıranlar hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunulması kararını aldı. Sahildeki işletmesinden, Belediye tarafından yeni yapılan kafeteryalara taşınmayacağını belirten esnaf İkbal Dağnık, "Burasının yıkılmaması için bana garanti verebilecek mi, veremez. O yüzden ben kesinlikle oradan çıkmayı düşünmüyorum" dedi.
Gökçeada Belediyesi, Kaleköy Balıkçı Barınağı üzerinde kafeterya olarak kullanılmak üzere 2 ayrı inşaat yapımına başlamıştı. Çevreciler başta olmak üzere bazı kesimler, inşaatların kaçak olarak yapıldığını ileri sürerek, CİMER'e şikayette bulundu. Bunun üzerine ilgili kurumlar inceleme başlattı. Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Çanakkale Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkililerinden oluşan bir komisyon, 2 Haziran tarihinde Kaleköy Balıkçı Barınağı içinde belediye tarafından yapımı süren inşaatlarda teknik incelemelerde bulundu.
BİRİ ARKEOLOJİK SİT, DİĞERİ DOLGU ALANI ÜZERİNDE
Komisyon tarafından yapılan incelemede, inşaatlardan birinin arkeolojik sit alanı içinde olduğu, diğerinin de kıyı bandında dolgu alanı üzerine yapıldığı belirlendi. Komisyon, raporunda arkeolojik sit alanında yapımı süren inşaat için Gökçeada Belediyesi'nin kurumlardan izin almadığını ve 2863 sayılı Kültür Varlıkları Koruma Kanunu’na muhalefet ettiğini belirtti. Kıyı bandında dolgu üzerine yapılan inşaat ile ilgili yapılan teknik incelemede ise kıyı işgali yapıldığı ve dolgu planına aykırılık olduğu belirlendi. Raporu hazırlayan komisyon, Gökçeada Belediyesi'ne gönderdiği yazıyla inşaatı durdurmasını istedi. Belediyeye, izinsiz ve yasaya aykırı inşaat yaptığı gerekçesiyle idari yaptırım cezası uygulanacağı belirtilmesine rağmen inşaat çalışmaları devam etti.
İNŞAATLAR MÜHÜRLENDİ
İnşaatların devam ettiği yönündeki şikayetler üzerine dün bölgeye gelen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü ekiplerince yapılan inceleme sonucunda; 3194 sayılı İmar Kanununun 8/g maddesi kapsamında 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefetten yapı tatil zaptı tutularak, 23 Haziran tarihinde inşaatlar mühürlendi.
60 GÜN İÇİNDE YIKILMASI KARARI ALINDI
Çanakkale Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü, Haziran sonunda yaptığı toplantıda, Gökçeada Belediyesi'nin kafeterya yapılarının arkeolojik sit alanı üzerinde herhangi bir izin alınmadan yapılması nedeniyle 60 gün içinde yıkılmasını istedi. Yıkım kararının yanı sıra, inşaatları yapan ve yaptıranlar hakkında da Gökçeada Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması kararı alındı. Kararlar, Gökçeada Belediyesi ve ilgili kurullara iletildi.
SÜRECİN TAMAMLANMASI BEKLENİYOR
Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ise, teknik raporu hazırlayarak, Gökçeada Belediyesi'ne gönderip, ellerindeki bilgileri talep etti. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 8/g maddesi gereği, teknik süreçleri takip ederek sonuçlandıracak olan Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekipleri, belediye tarafından yıkılmaması halinde yıkımı kendisi gerçekleştirecek.
ESNAF DAĞNIK; 'BURASININ YIKILMAMASI İÇİN GARANTİ VERECEK Mİ?'
Kaleköy Balıkçı Barınağı'nda 30 yıldır işletmecilik yapan ve kendisinin geçmesinin istendiği kafeteryanın yapıldığı alanın dolgu alanı olduğunu belirten esnaf İlbal Dağnık,"Burası dolgu alanı. Kıyı kenar çizgisi içerisinde. Devletin işi bir ayda sürüyor, ya da bir ya da iki senede sürebiliyor. Yarın öbür gün burası zaten dolgu alanı, kenar çizgisi içinde olduğu için devlet zaten gelip burayı yıkacak. Yıktığı zaman ben nereye gideceğim. Biz Belediye Başkanına olsun, yerel yönetime olsun dedik ki, var olanı beraber güzelleştirelim. Kafalarına göre yaptılar. Benim çay bahçem anlaşma ve kiralığa göre 180-200 metrekare. Benim geçmemi istedikleri yer 80 metrekare, üst katı başkasına verecekler. Bunda zaten bir etiklik yok. Restoranlar da bu olaydan mustarip. Sahilimizi zıpzıplarla kapattılar. Sahilde herkes yüzüyordu. 1989 yılından bu yana buradayım. Bizim burada eşimin babasının bir çardağımız vardı. O çardak yıkıldı, izinler alınıp, çardak karşılığında çay bahçeleri yapıldı ve bize kiralandı. 30 yıldır bu çay bahçesini çalıştırıyorum. 30 senedir kimsenin gözüne batmadı. Başkan canlı yayında, sosyal medyada, 'bu ucubelerin buradan kalkmasını istiyorum' dedi. Benim ekmeğime zaten kimse ucube diyemez. Ben şunu istiyorum, şurası sit alanı. Yukarısı Kaleköy'de sit alanı. Sit alanında sen bir belediye başkanı olarak, yerel yönetim olarak gelip bunu, diğer çay bahçesi de, yarısını sit alanı içerisinde, yarısı da dolgu alanında yapıyorsun. Arkasındaki evlerin önünü de kapattılar. Herkese sit alanı iğrenç bir şekilde kullandırılıyor. Tek isteğim şu; Gökçeada sakin kalsın. İnşaatlara izin veriliyor, ruhsatsız yerlere de izin veriliyor. Çekme payları kullanılmıyor. Bunu sadece Kaleköy olarak düşünmeyin. Adanın genelinde yapı, inşaat, ruhsat çirkinliği yaşanıyor. Yapılan evler, otelciler için zaten bir izdiham. Biz çağırdık, konuşalım, nedir etik olan, nasıl yapalım diye. Kimse gelip bize soru da sorulmadı. Fikrimiz de alınmadı. Çağırdık, telefon açtık, gelen olmadı. Ama biz var olanı güzelleştirelim ve sahilimizi lütfen kimse kapatmasın" diye konuştu.
Şimdiki işyerini boşaltıp, yeni yapılan yere geçmeyeceğini de kaydeden esnaf İkbal Dağnık, "Ben geçmem, bana garanti versin. Bana şöyle garanti vermesi gerekiyor. Arkamda zıpzıpı kaldırıp, sahilimi bana verecek. Burasının yıkılmaması için bana garanti verebilecek mi, veremez. O yüzden ben kesinlikle oradan çıkmayı düşünmüyorum" dedi.
Gökçeada Belediye Başkanı İYİ Partili Ünal Çetin ise, yapılan işin sadece Gökçeadalıların, Kaleköylülerin ve adaya gelenlerin kullanması için düzenlenen bir çay bahçesi olduğunu belirterek, "Bu konuda çıkan yıkım kararı için üzgünüm. Ben bir belediye başkanı olarak bir yakınıma ya da arkadaşıma siyasi yetkimi kullanarak bir iş yapmışsam, onların menfaatleri için bir yapı yapmışsam alınan kararlarda, verilen kararlarda sayın yetkililer sonuna kadar haklılar. Ben Kaleköy'de daha önceki belediye başkanı tarafından demirden yapılmış, zamanla çürümüş perişan hale dönmüş bir çay bahçesini düzenlemek istedim. 40 metrekarelik bir alan burası. Bu insanlar yararına yapılmış bir alan olacak" dedi.