Gündem

Online eğitim öğrencileri ekrana kilitliyor!

Koronavirüs ülkemizde görülmeye başlayalı 1 yılı geçti. Bu süreçte başta çocuklar olmak üzere gençler, yetişkinler ve yaşlılar oldukça etkilendi.

Koronavirüs ülkemizde görülmeye başlayalı 1 yılı geçti. Bu süreçte başta çocuklar olmak üzere gençler, yetişkinler ve yaşlılar oldukça etkilendi. Koronavirüs süreci özellikle çocuklar için zor bir dönem oldu. Çocuklar online eğitimle ekrana bağımlı hale gelirken, ölüm ve hasta gibi kelimelerle de yüzleşmek zorunda kaldı.

Pandemi döneminde eve kapanan gençler ve çocuklarda çeşitli psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. Özel bir okulda Rehberlik öğretmenliği yapan Hazel Savran çocukların pandemi sürecinde yaşadığı ve yaşayabileceği zorluklar hakkında gazetemize konuşarak, online eğitim sisteminin çocukların devamlı ekrana maruz kalmalarına sebep olduğunu belirtti. Savran, bu süreçte çocuklarda çeşitli psikolojik sorunların baş gösterebileceğini ifade ederek ebeveynlerin çocuklarıyla nasıl iletişim kurması gerektiği hakkında önemli bilgiler verdi.

Kendinizden bahseder misiniz?
Adım Hazel Savran. Uludağ üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Mezunuyum. Şu an özel bir okulda rehberlik öğretmenliği yapıyorum. Çocuk, ergen, yetişkin psikolojisi ile ilgileniyorum. Aynı zamanda birçok yerden kendimi geliştirmeye dair eğitimler almaya devam etmekteyim.

11 Mart 2020’de Türkiye’de ilk vaka görüldü. Bu tarihten beri pandemi süreci devam ediyor. Gözlemlediğiniz kadarıyla pandemi psikolojik olarak en çok hangi kesimi etkiledi?
Pandemi, psikolojik olarak en çok çocukları ve ebeveynlerini etkiledi. Hayatları evlerle sınırlı kalan çocuklar, okul ortamından ve arkadaşlarından uzak kaldılar. Bu durum evde duran ebeveynlerin, çocuklarına hem öğretmen hem de evde oyun arkadaşı olma gibi yeni roller üstlenmelerine sebep oldu.

Pandeminin çocuklar üzerindeki psikolojik etkisi ne oldu? 0-18 yaş arası değerlendirsek bu grupta öncesini bilmeyen ilkokul öncesi yaş grubu var. Pandemi bittiğinde bu yaş grubunu ileriki yaşlarda neler bekliyor?
İzolasyona maruz kaldıkları için sosyal anksiyeteye maruz kalabilirler. İntihar, şiddet, sinir hali, yalnız kalamama korkusu, sağlık konusunda endişelerin devam etmesi gibi sorunlar oluşabilir. Devamlı çökkün ruh halleri, ölüm ve kayıp korkuları ortaya çıkabilir.

Salgın sürecinde çocuklarda görülebilecek ruhsal sorunlar nelerdir?
Kaygı bozuklukları, DEHB, Asosyallik, depresyon, özgül fobiler, öfke ve sinir bozukluğu, ayrılık anksiyetesi, akut stres bozukluğu vs.

Online eğitim psikolojik sorunlara davetiye çıkartabilir mi?
Evet çıkartabilir. Çünkü çocukların dört duvarla sınırlandırılması, ruhlarının da sıkışmasına sebep olur ve sıkışan ruh, psikolojik sorunlarla karşımızda boy göstermeye başlar.

Ailelerin size çocuklarıyla ilgili en çok başvurduğu sorun nedir?
Bilindiği üzere salgınla birlikte online eğitim sistemi geliştirildi. Bu online eğitim sistemi çocukların devamlı ekrana maruz kalmalarına sebep oldu. Ekrana maruz kalan çocukların sosyal aktivitesi de azaldığı için ekrana dersler dışında da bağımlılıkları gelişti. Aileler en çok teknolojiye olan bağımlıklarından şikayet etmektedir. Bağımlıkla beraber oluşan dikkat sorunları da başvurulan sorunların başında gelmektedir.

Okulların bir açılıp bir kapanması ve online eğitim alan çocuklara yüz yüze sınav yapılması çocuklar için büyük bir kaygıya neden oluyor mu?
Durumun dengesizliği çocuklara da fazlasıyla yansımaktadır. Tam okula alıştım derken bir anda tekrar eve kapanmaları ya da tam eve alışmışken bir anda okula gitmeye başlamaları üstlerine kaygı ve korku duygularını da dönüşümlü bir şekilde yüklemektedir.

Aile ve çocukların ev içinde iletişim bu dönemde nasıl olmalı?
Ebeveynlerin çocuklarıyla iletişimi; bu dönemde çocuklarının duyguları hakkında konuşmaya yönelik olmalıdır. ‘Yaşadıkları bu durumlar hakkında neler düşünüyorlar, neler hissediyorlar ve ne yapmak isterlerdi?’ gibi sorularla endişelerini anlamak iletişimlerinin verimliliği açısından faydalı olmaktadır. Bazı çocukların duygularını aktarma becerileri düşüktür. Böyle bir durumda oyunlarla desteklendirme yapılabilir. Aile üyelerinin her birinin katılımı ile düzenli aralıklarla çocukların istedikleri oyunlar oynanmaya özen gösterilmelidir. Aynı zamanda salgın hakkındaki sorularına, yaşlarına uygun cevaplar verilmelidir. Durum olabildiğince somutlaştırılıp, hiçbir sorusunu cevaplandırmaktan kaçınılmamalıdır. Verilen her cevap çocukta kaygısının hafiflemesini, kendini ifade etme becerisinin kazanılmasını sağlar. Her şeyin iyi olduğunu ve daha da iyi olabileceğini onlara defalarca hatırlatmakta rahatlamalarına ve iletişim ağ akışını arttırabilir.

Okullar açıldığı zaman çocukları ne bekliyor?
Yüz yüze eğitime başlanması durumunda, çocuklarda sorumluluk duygularıyla baş etme, arkadaşlarına, öğretmenlerine, derslerine uyum sağlama ve sınıf, okul, çevre kurallarına ayak uydurmada bazı zorluklara maruz kalabilecekleri söylenebilir.

Çocuklara salgın hakkında bilgi verirken nasıl bir tutum olmalı?
Salgın hakkında bilgi verirken, yetişkin kendi kaygısını yansıtmadan, çocuğun gelişim düzeyi göz önüne alarak anlayabileceği şekilde bir tutum sergilemelidir. Çocuklar,  ebeveynlerinin duygularını bir sünger gibi kolayca çekip alabilir ve kendi içinde hapsedebilir. Bu sebeple kendi duygularımızı kontrol altına alarak, iletişime geçmeliyiz. Çocuğa iyi bir rol model olunmalıdır.

Ölüm, hasta, virüs gibi kelimelerin çocuklar üzerindeki etkisi nedir?
Çocuklar için bu kavramlar bilinmez bir yolculuktur. Soyut işlem öncesi dönemindeki (2-6 yaş) çocuklar için bu kavramları anlamlandırmak oldukça zordur.  Her yaş grubuna göre kavramlar gerçek hayat ile özdeşleştirerek, somut veriler sunarak açıklanmalıdır. Dürüst, anlaşılır ve net yaklaşım çocuğun güvenini arttırır ve içinde bulunduğu durumu daha iyi anlamaya açık hale gelir.

Pandemi bittikten sonra da psikolojik sorunlar devam edecek gibi… Maske kullanımının sona ermesi de psikolojik bir soruna neden olabilir mi?
Şöyle ki; sona ermesi zaten pandemiden beri var olan psikolojik sorunların iki kat artmasına sebep olabilir. Yani kendi içinde tekrar bir psikolojik soruna yol açmaz. Sosyal anlamda kaygı, panik bozukluk, Okb, anksiyete vb. gibi psikolojik sorunlar devam edebilir. Alıştığımız temizlik durumları maske kullanımından sonra her an bir şey olabilecek hisleriyle endişeye sebep olabilir.

Pandeminin ne zaman biteceği belirsiz. Bu süreçte ailelere tavsiyeniz nedir?
Tüm dünya olarak zor bir zamandan geçiyoruz. Belirsizlik duygusunun verdiği huzursuzluk herkesin üstüne çökmüş bulunmaktadır. Süreç içerisinde ailelerin psikolojik sağlamlılıklarını korumaları, duygu durumlarını düzenleme ve krizleri yönetme becerilerini kazanmaları gerekmektedir. En başında durumu kabullenip, daha önceki kötü olaylarla nasıl başa çıkabildiklerini farkına varmalılardır. Stresi, kontrol altına almanın en iyi yolu farkındalıktır. Her bireyin kendine iyi gelen etkinliklere yönelmeleri gerekmektedir. Kendine iyi bakan bir birey, çocuğuyla da etkili iletişimin temel alt yapısını hazırlamış olur. Ailece size iyi gelen insanlarla sosyal mesafeyi gözetecek şekilde periyodik aralıklarla görüşmelere devam edilebilir ya da görüntülü veya sesli bir şekilde iletişim sağlanabilir. Bu durumun biteceğini ailecek birbirine hatırlatmalar yapıp umut edin. Umut etmek motivasyon ve içsel enerji açısından harekete geçirebilir. Eğer her şeye rağmen kaygılar devam ediyorsa profesyonel destek alınmalıdır.

Hülya Öz