Önergede "FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi ve faaliyetlerini araştırma amacıyla TBMM çatısı altında bir araştırma komisyonunu kurulması kararlaştırılmış; ama, kumpaslarla mağdur edilen başta askerler olmak üzere, yurttaşların mağduriyetine dair özel bir karar alınmamıştır. Kumpas davalarında yaşatılan mağduriyetlerin, gerçekleştirilen tasfiyeler sonrasında darbeye nasıl zemin sağlandığının, nitelikli personelin saf dışı bırakılmasıyla özellikle TSK bünyesinde yaşanan sorunların özel olarak ve ilk başta TBMM’de araştırılması, yaşanan hak gasplarının telafi edilmesi için çalışılması gerekmektedir." denilerek, bir araştırma komisyonu kurulması talep edildi.
Erkek ve vekil arkadaşları tarafından verilen soru önergesinde şu ifadelere yer verildi:
“15 Temmuz 2016 tarihinde, devlet içine yerleşmesine özellikle son 15 yıl içerisinde göz yumulmuş Fethullaçı Terör Örgütü (FETÖ) ismiyle anılan örgütün kalkıştığı askeri darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlanmış, ardından bu örgütün varlığı ve nasıl bu denli büyüyebildiği tartışılır hale gelmiştir. Askeri darbe girişiminde bulunan subayların önemli bir kısmının yakın zamanda “kumpas” davaları olarak bilinen ve iktidarın desteği ile hukuk cinayetlerinin işlendiği süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde yürütülen tasfiye sürecinde, siyasi iktidar tarafından özel düzenlemelerle görevlerinde yükseltilen askerler olduğu anlaşılınca, kumpas davaları bir kez daha kamuoyunun gündemine gelmiştir.
Kumpas davaları sürecinde, nitelikli, çoğu kendini Atatürkçü, cumhuriyetçi ve laik olarak nitelendiren asker uzman olmayan bir kişinin dahi sahte olduğunu anlayabileceği delillerle suçlanmaya çalışılmış, haklarında yıllarca ceza istenmiştir. 5 yıla kadar tutuklu kalanların bulunduğu, Genelkurmay Başkanı’nın terör örgütü yöneticiliği iddiasıyla tutuklandığı, cezaevinde insani olmayan koşullarda ölenlerin ve canına kastedenlerin olduğu işbu kumpas davalarının en büyük destekçisi ise siyasi iktidar olmuş; dönemin Başbakanı bizzat davanın savcısı olduğunu söylemiş, “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” yalanıyla bugün FETÖ’ye savaş ilân eden iktidar yanlısı medyada, kumpasa uğrayan askerlerin özel yaşamına, etnik ve mezhebi kökenine kadar etik dışı ifadelerden çekinmemişlerdir.
Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk gibi, siyasi tarihimize kara leke olarak geçecek davaların karşısında yer alan kurum, kuruluş ve siyasi partiler terör örgütü gibi gösterilmeye çalışılmış, bu davalara karşı olanlar da dava kapsamında yargılanmaya çalışılmıştır. O kadar ki FETÖ’nün içyüzünü yıllardır kaleme alan gazeteci yazarlar tutuklanmış, Oda TV gibi adresler de kumpasa uğratılarak susturulmaya çalışılmıştır. Başbakan, Hükümet mensupları ve siyasi iktidara yakın isimler, FETÖ liderine her gün ayrı övgüler düzerek Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, Oda TV gibi kumpas davaların doğruluğundan bahsederken; siyasi iktidarla yıllarca ortaklık kuran ve her istediğinin verildiği bizzat iktidar tarafından dile getirilen bu yapı ile yaşanan çıkar çatışması sonrasında yollar ayrılmış, bu süreçten sonra “milli orduya kumpas kuruldu” itirafları ardı ardına gelmeye başlamıştır.
Bu yapının ne derece tehlikeli olduğu, devletin her yerini ele geçirilmesine siyasi iktidarca nasıl izin verildiği yıllarca kitaplara, yazılara ve yargılamalara konu olmuş; ancak, bu durum yurttaşına silah doğrultup, milli iradenin mabedi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) ateş altına alacak kadar gözü dönmüş bir örgütün 15 Temmuz kalkışması ile siyasi iktidar tarafından dile getirilmeye başlanmıştır.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi ve faaliyetlerini araştırma amacıyla TBMM çatısı altında bir araştırma komisyonunu kurulması kararlaştırılmış; ama, kumpaslarla mağdur edilen başta askerler olmak üzere, yurttaşların mağduriyetine dair özel bir karar alınmamıştır. Kumpas davalarında yaşatılan mağduriyetlerin, gerçekleştirilen tasfiyeler sonrasında darbeye nasıl zemin sağlandığının, nitelikli personelin saf dışı bırakılmasıyla özellikle TSK bünyesinde yaşanan sorunların özel olarak ve ilk başta TBMM’de araştırılması, yaşanan hak gasplarının telafi edilmesi için çalışılması gerekmektedir.
Bu bağlamda; Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, Oda TV gibi kumpas davalarının ve bu davalarda yaşanan mağduriyetlerin, mağdurlar ve yakınları da dinlenerek, telafi yollarının araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.”