Çanakkale’de 73 yaşından sonra resim yapmaya merak saran Osman Özenç, hobi olarak başladığı sanat dalında şimdiye kadar 20’ye yakın yağlı boya resimleri yaptı. Şimdiki hedefi ise sergi açmak.
Çanakkale’de yaşayan Astsubay emeklisi Osman Özenç, bir yıl önce yaz döneminde tatilini geçirdiği Akçay’daki yazlığının balkonuna denizden çıkardığı çakıl taşları ile çeşitli figürler yaptı. Bu sayede resim merakı da oluşan Osman Özenç, Çanakkale’de resim kursu almaya karar verdi. Bir buçuk yıldır Çanakkale’de faaliyet gösteren Yasemin Sanat Atölyesi/Çanakkale Resim kursuna yazılarak resim yapmaya karar verdi.
Osman Özenç bir yıl önce Yasemin Sanat Atölyesi Resim Eğitmeni Yasemin Yıldızgedik ile resim kurslarına başladı. İlk olarak karakalem çalışması ile resme başlayan Osman Özenç, 7 ay önce yağlı boya ile resim çalışmasına geçti. 7 aylık süreçte Osman Özenç yağlı boyama tekniği ile insan ve doğa figürlerinin yer aldığı 20’ye yakın yağlı boya resmi yaptı. Osman Özenç’in ilerleyen dönemlerdeki hedefi ise kendine ait kişisel sergisini açmak.
“BU RESMİ YAPARKEN HEP ANNEMİ DÜŞÜNDÜM”
Yıllar önce kaybettiği annesine ölmeden önce ziyarete gittiği zamanlarda annesinin çay demleyip kendilerine servis ettiği yağlı boya resmini yapan ressam Osman Özenç, “Bu resmi yaparken daha çok annemi düşündüm. Annemi ziyaret ettiğimde bize nasıl davrandığını ve çay yapmaya uğraştığını hayal ettim. Tabi bu başka bir figürden alıntı. Bu resmi görünce aklıma annem geldi. Bu resmi yaparken hep annemi düşündüm. Ve sonuçta bir çok kişi annemi tanıyanlar da evet bu resimdeki annemi buraya yansıtmış olduğumu söylediler. Bundan dolayı da çok mutlu oldum. Annem hayatta değil ama bu resimle bende çok ayrı bir yeri var” dedi.
“YAŞIMA RAĞMEN BU YAŞTA BAŞLAMIŞ OLMAM VE BU NOKTAYA GELMEM İNANILMAZ”
Resme başladığı ilk günlerde Yasemin Hanım’ın devamlı iyi olacağını düşünerek kendisine umut verdiğini belirten Osman Özenç, “Bende şaşırdım. Nasıl gelişti. Nasıl oldu. Bakın bir yıl olmadı bile yağlı boyaya başlayalı. Şuanda geldiğim noktada kendim şaşırıyorum. Başkaları da bu yönde şeyler söylüyor. Resimden çok iyi anlayan ressamlarda resmimi görünce övgüyle bahsediyor. Yaşıma rağmen bu yaşta başlamış olmam ve bu noktaya gelmem inanılmaz. Karakalem ve çizgilerle resimlere başladık. O zaman hiç yapamayacağımı düşünüyordum. Dedim ki herhalde ben bu resimlerle başarılı olamam. Ama Yasemin hoca oturdu yanıma, böyle yapacaksın. Şöyle yapacaksın diye diye, çizgileri şöyle çekeceksin. Tuttu elimden yeni gelmiş ilkokul, anaokulu öğrencisi gibi bana anlattı. Hem de pratik yaptık. Bugün buraya kadar gelemezdim diye düşünüyordum”
“SERGİ AÇMA DÜŞÜNCESİNDEYİM”
Resimdeki hedefinin gittiği yere kadar gitmek olduğunu belirten Özenç, “Resmin sonu yok. Gerçekten de yok. Ama ben nereye kadar gedebilirim bilmiyorum. Bundan sonra bunu yaşımda, ömrümde ne kadar müsaade eder bilmiyorum. Ben istesem de resim beni bırakmıyor. Yapmayacağım artık bıktım diyorum. Ama bir saat sonra tekrar o resimler cezp ediyor. İlerleyen zamanlarda hocamızın vereceği karar doğrultusunda bir sergi açma düşüncesindeyim. Herhalde açacağız. Geçen sene bazı sergilere katıldık. En acemi dönemimizde sergilere katıldığımıza göre, bu sene biraz daha deneyimli olduk. Daha iyisini yapacağımıza eminim”
“RESMİ SEVİYORUM. RESİMDE BENİ SEVİYOR”
Özenç, “Bu resim merakı bende eskiden beri resmi severim. Ama resim yapmayı değil de seyretmeyi. Resmin karşısına geçtiğim zaman çok uzun süre resme bakar. Hayaller kurarım. Ama kendim yapamıyordum. Sonra bu resimleri yapınca, bir resim çizerken ortaya çıkan o eser canlanıyor ve bütünleşiyor. Dolayısıyla bana çok büyük bir zevk veriyor. Ve resim yaparken yanıma koyulan bir bardak suyu saatlerce içemiyorum. Burada resim sergilerine geldiğimizde 4 saat boyunca nefes almadan, yoruluyorum, başım dönüyor, ama resimden ayrılamıyorum. Resmi seviyorum. Resimde beni seviyor. Yasemin hoca bizi resmi sevdirdi ve bizi bu hale getirdi. Minnettarım”
“AZMİ ÇOK BÜYÜK”
Osman Özenç’in resim hocası Yasemin Yıldızgedik, “Osman bey 1 yıl önce atölyemize dahil oldu. Atölyemizin en yaşlı, en olgun kursiyeridir. En başta karakalem’le başladı. Yağlı boyaya geçerken biraz tereddütlerimiz oldu. Bunu nasıl yapacağım diye endişeleri vardı. Çünkü bu zamana kadar hiçbir şekilde resimle ilgilenmemişti. Tek tek, adım adım ilerledik. Bütün aşamalardan sanki Güzel Sanatlar Fakültesine hazırlanıyormuş gibi. Osman bey’in azmi çok büyük. Sürekli çalıştı. Geceleri çalıştı. Ertesi gün tekrardan resmini gösterdi. Üstünde eleştiriler yaptık. En son ki hali de yaz sezonuna girene kadar sergilerimizi tamamladığımızda yazın da devam etti”
Mustafa SUİÇMEZ