Sektörle ilgili milletvekillerini aradıklarını, fakat kendilerinden geri dönüş alamadıklarını belirtti. Müteahhitler, ilin 4 milletvekilinin de şimdiye kadar kendilerini ziyaret etmemesine sitem etti.
Çanakkale Müteahhitler Birliği yönetimi ve üyeleri düzenlenen birlik ve beraberlik kahvaltısı etkinliğinde bir araya geldi. Katılımcılara bir konuşma yapan Çanakkale Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Salih Yıldız, konuşmasına sektördeki sıkıntılara değinerek başladı. Yıldız, “Müteahhitler olarak fiyat artışlarından bizimde etkilenmememiz mümkün değil. Enerji, doğalgaz, fiyat artışlarına baktığımızda bunlar biz müteahhitlerin girdi maliyetlerini arttırıyor. Bunun yanında Çanakkale gibi bir ilde sıkışan ve daralan bir arsa sorunu var. Çanakkale’de arsa yaratamadığız sürece arz talep doğrultusunda ister istemez arsa fiyatlarının yüksek olması tüketiciye daha çok yük bindiriyor, tüketiciye daha fazla fiyatlar ile konut satılması söz konusu oluyor. Gündemde konut fiyatlarının çok pahalı olması konuşuluyor. Doğrudur. Konutlar pahalı ama konutların pahalı olmasının nedeni müteahhitler değil. Baktığımızda konut yapımında biz müteahhitler riske giriyoruz, sermayeyi yatıran biziz. Vatandaş konut alırken konut metrekare fiyatlarına bakıyor. Metrekare fiyatına göre 100 metrekare bir evin inşaat maliyeti 1 milyon 200 bin TL. müşteri diyor ki o zaman bu ev neden 2 milyon 500 bin TL. bunun nedeni arsa maliyeti. Arsa maliyetleri gerçekten çok yüksek. Bunun için Belediyenin ve Çevre ve Şehircilik bakanlığının elbirliği ile ucuz arsa üretimi yapması gerekir. Bunu yapılırsa konut sahibi olacak vatandaşlar daha ucuzu en az %25 yada %30 daha ucuz bir rakama konut sahibi olabilirler.” Dedi.
MİLLETVEKİLLERİ İLE GÖRÜŞEMİYORUZ
Başkan Yıldız, sektörde yaşadıkları sıkıntıların çözüm mercilerinden biri olan milletvekillerine ulaşmamaktan dert yandı. Yıldız ildeki dört milletvekili ile ilgili şu eleştirileri yaptı; “Biz sorunlarımızı kime anlatacağız. Biz müteahhitler olarak bu şehre borçlu insanlarız. Şu şehirde ekmek kazanıyoruz, bu şehrin topraklarsında yaşıyoruz. Çanakkale’ye maneyi başken diyoruz. Bu şehiriçin hepimizin sorumluluğu var. Biz müteahhitler birliğinin kurulma aşamasındaki etik değerleri, insanların yaşayabileceği, nitelikli, alabildiğine sağlan ve insanların çocuklarına bırakabileceği binalar yapması ve bunu yaparken kaliteden ödün verilmemesi olarak belirledik. Biz bunları yaparken şehrin dinamikleri ile buluşmaya çalışıyoruz. Müteahhitler birliği olarak şehrin valisi ile defterdarı ile konuşup sorunlarımızı onlara anlatıyoruz. Bizim çok müzdarip olduğumuz bir konu var. Bizim, şehrimizin milletvekilleri ile bir türlü görüşemiyoruz. Ne ziyaretimize geldiler, ne aradığımızda görüşebildik. Bu durum anladığımız kadarı ile Milletvekillerimizin Sivil Toplum Örgütlerine çok önem verdiklerinden mi kaynaklanıyor bilmiyoruz ama bizim milletvekillerimiz kim bu şehre katkı sağlıyorsa kim bu şehre hizmet sunuyorsa biz onun arkasındayız, destekleriz, ama yanlış yapanı da söyleriz. Bunu da söylemek her onurlu, aklı başında insanın yurttaşın görevidir diye düşünüyoruz. Bu güne kadarda hiç kimseyi ne ötekileştirdik, ne karaladık ne onun partisi ne bunun partisi gibide bir ayrım yapmadık. Bu nedenle bizim Çanakkale’de birlik oluşturmak için hem milletvekillerinin, hem Çanakkale’de ki kurumların başındaki müdürler ve şehrin en yetkili ismi olan vali beyimizden başlayıp tüm kesimler ile işbirliği içinde olmamız gerekiyor. Milletvekillerimizin STK’lara darılması küsmesi diye bir şey olmaz olamaz da zaten. Eğer milletvekillerimizin öyle bir olayı varsa bu işi yapmamaları lazım. Konuları bireyselleştirmemek lazım. Çanakkale’de milletvekili seçilen isimler hangi partili olursa olsun bizim milletvekilimizdir. Bende Çanakkale’nin bir yurdaşı ve bir STK’sıyım. O zaman milletvekillerimiz hem arayacak hem derdimizi dinleyecek. Hem de biz STK’lar olarak sorunlarımız çözmeleri için onlara ileteceğiz. Ama yok. Muhakkak onlarda yoğunlardır. Milletvekillerimizin bir art niyetlerinin olduğunu düşünmüyorum. Ama olmuyor işte Çanakkale’de bir birlik oluşturamıyoruz. Çanakkale bir imar mevzuatı var. Sıkışmış kalmış bir şehir var. Arsa üretemiyoruz kiminle konuşacağız bunları.” İ
KONUTTA SAĞLAMLIK ÖNEMLİ
Konut sektöründe sağlıklı ve güvenli konut üretmenin önemine de değinen Yıldız konuşmasını şöyle sürdürdü; “Tüm dünyada inşaat sektörü ciddi sıkıntılar ile iç içe. Bu sıkıntılar yaşanırken Türkiye’nin inşaat sektörünün de bu krizden etkilenmemesi mümkün değil. Dolar 18 TL’ye yükseldiğinde maliyet ve satın alma işlemleri bu kur rakamı üzerinden belirlenirken dolar 12 TL’ye gerilediğinde biz müteahhitler gene tüm malzemelerimizi doların 18 TL olduğundaki fiyatlardan aldık. Burada bir kopukluk var. Güvenilir adil, Dürütlüğün ve hukukun hakim olduğu bir ülkede,ancak bu şekilde ticari hayatta ciddi gelişmeler sağlayanarak standart yapı oluşturulur. Önemli olan sağlıklı iş üretmek, sağlıklı konutlar inşa etmektir.“
SANAYİ ODASI SEÇİMLERİNDE LİSTE HAZIRLIYORUZ
Yıldız konuşmasının sonunda Ekim ayında yapılacak olan Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine de değindi. Bu seçime iyi hazırlandıklarını da belirten Yıldız sözlerini şöyle tamamladı; “Türkiye inşaat müteahhitleri federasyonuna ve konfederasyonuna da üyeyiz. İleriki dönemde de inşaatçılar adına bir oda oluşturulması, sanayi odası, ticaret odası aynı zamanda da inşaatçılar odası, bugün Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında inşaat sektörü hemen hemen en yüksek komite. Ama sanayi ve ticaret odası yönetiminde 1 kişi ile temsil ediliyoruz. Hal böyleyken ne yazık ki oda yönetim kurulunda temsil edilemiyoruz. Dolayısı ile de sesimizi duyuramıyoruz. Bu durum bizim için bir handikap. Yakında Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasının seçimleri var. O seçimde de biz 7 grup, 8. Grup birbiri ile bağlantılı gruplar var. Bu çerçevede oturur uygun sektörümüzü ve çalışanlarımızı yönlendirebilecek bir ekip oluşturarak hep beraber Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasında da söz sahibi olmayı düşünüyoruz. İnşaat ile uğraşan birileri, inşaat üreten birileri, bu komiteyi ve bu komitedeki üyelerin sorunlarını bilebilir. Nu nedenle bizi yönlendirebilecek bizi taşıyabilecek, orada biz müteahhitleri en iyi temsil edebilecek arkadaşlar ile konuşup, bir ekip oluşturup ona göre bir yol haritası çizeceğiz. Biz, birileri kötü yapıyor, iyi değil falan demiyoruz. Gelecek arkadaşlarımız daha iyi yapacak diyoruz. Olanlar daha iyi yapmaya çalışsın mesele budur. Bu iş gönüllülük işine dayalı, kimsenin maaş almadığı bir yer. Önemli olan Çanakkalemize, şehrimize en iyi hizmeti vermek ve şehrin ekonomisinin en iyi şekilde yönlendirmek, ön görüsü yüksek esnafı ile tüccarı ile iyi ilişkiler kurabilecek bir ekibin olması her zaman hepimizin tercihidir. Ticaret odasındaki arkadaşlarımızda ellerinden geleni yapmış, görevlerini yerine getirmişlerdir. Bu bir devir teslimdir, bu bir bayrak yarışıdır yine herkes aday olabilir. Seçimlerden kim çıkacak, kim daha iyi yapacak ise o gelsin. Şehrimiz kazansın, şehrimiz kazanırsa herkes kazanır diye düşünüyorum.”
Arzu Baladur