Açıklamada, “Doğa, uyarılarımıza kulak vermeyenleri değil bizi haklı çıkardı. Doğayı, Kazdağı’nı hafife alıp binlerce yılda oluşarak var olanı dizginlemeye, Ilıca deresini “ıslah” etmeye çalışanlar iyileştirme değil Küçükuyu'nun başına dert açtılar. İşyerlerini, evlerini sel basan Küçükkuyu esnafı ve halkına binlerce liralık zarar dışında ayrıca tüm Küçükkuyulularda da derin bir üzüntü yarattı” denildi.
“KABAHAT DOĞADA DEĞİL, DOĞAYA SET ÇEKENDE”
“Hatırlarsınız, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği olarak Küçükkuyu Belediyesi, DSİ ve Kaymakamlık nezdinde çeşitli girişimlerde bulunmuş, Karayolu köprüsü genişletme çalışmasının dere ıslahından önce yapılması gerektiğini ve ıslah projesinin ekosisteme uygun bir şekilde revize edilmesini önermiştik. "Dereleri beton duvara almak çözüm değil, Ağaç kesmek doğru değil" demiştik. Çabalarımız sonuçsuz kalmış, onlarca çınar ağacı da kesilmişti. Dere yatakları on binlerce yılda oluşuyor. Doğal ortamın topoğrafyası, bitki örtüsünün yoğunluğu, bölgenin yağış özellikleri ve doğal engeller belirliyor dere yataklarının oluşumunu. Zeminin özellikleri, denize kavuşmak için düze indiğinde oluşan taşma alanlarının yapısı önem kazanıyor. Bütün bunları dikkate almadan yapılan betonlama faaliyetleri ile dereler asla ıslah edilmiş olmuyor. Dere tabanlarını betonlayıp, iki yakasını da taş duvarlarla çevrelemekle yapılan ıslah projelerinin yanlışlığı daha ilk yoğun yağışta geri dönüyor. Doğa, Kazdağı hesap hatalarını asla affetmiyor. Nitekim affetmedi ve sonuçta olanlar oldu. Küçükkuyu’yu sel bastı. Onlarca işyeri, ev, bahçe, kamu kurumu binası sular altında kaldı. 30 kadar koyun, barınakta yaşayan 15 kadar sokak hayvanı canından oldu. Doğa, uyarılarımıza kulak vermeyenleri değil bizi haklı çıkardı. Biz dememiş miydik demek hoş değil ama, biz dememiş miydik? En büyük tesellimiz, daha fazla can kaybı ve maddi zarar yaşanmaması. Ama bu bir kader değil. Kabahat doğada değil öneri ve uyarılara kulak tıkayan ilgili ve yetkili kuruluşlardadır” ifadelerini kullanıldı.
“ZARAR ZİYAN ESNAFA”
“Dere ıslahları betonu arttırarak olmamalı” diyen Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, “On yıl süreyle, o betonun içinden sakince denize kavuşan sular, on birinci yıl ilk yoğun yağış sonrasında bendine sığmayabiliyor, sınırlamalara aldırmıyor. Dere, kendi yuvarlayıp getirdiği taşların üzerinden sıçrayarak akmalıdır, tabana dökülen betonun üzerinden hızlanarak kayması ise asla doğal akış değildir. Dere suları, yatağını iki tarafta çevreleyen yamaçların otu, çalısı ve ağacı ile kucaklaşmalıdır, betonun engeliyle karşılaşıp yatağına geri dönmeye mecbur bırakılması doğru çözüm değildir. Ayrıca bu işleri yapan kamu kuruluşları, yapacakları bayındırlık yatırımlarının çerçevesi konusunda anlaşıp, gerekli koordinasyonu da kurmadıklarında sorunu sadece büyütmüş oluyorlar. Karayolları'nın yaptığı köprü inşaatı, Ocak ayının ortasına kadar bir türlü bitirilmeyip, süründürüldüğü için, yoğun yağışların ve selin tahribatı katlanarak artmıştır. Karayolları'nın 2016'da başlattığı köprü genişletme çalışmasının, DSİ'nin ıslah çalışmalarıyla eşgüdüm içerisinde ve birlikte gerçekleştirilmesine bir engel mi vardı? Aynı zaman dilimi içinde köprünün bitirilmeyip 2017 Ocak ayına sarkıtılmasının zararını Küçükkuyu esnafı çekmiştir” Öte yandan, yanlış ıslah projesi ve iki kamu kuruluşunun eşgüdüm sağlamadan ayrı ayrı yürüttükleri çalışmalar, halkın cebini de vurmuştur. Sonuçta vergilerimizle yapılan bayındırlık yapıları çöktü, bozuldu, ki bunun sorumluları da hesap vermeli, kaynaklarımızı heba edenler affedilmemelidir. Ayrıca halk ve esnafımız önemli ölçüde zarar gördüler. Bu zararlar acilen tespit edilmeli ve derhal ödenmelidir. Onarım çalışmaları, vakit geçirilmeden başlatılmalı ve bu kez iki kamu kurumu işbirliği içinde çalışıp işi en kısa zamanda sonlandırmalıdırlar. Ilıca deresi taşkını, dayanışmanın önemini bir kere daha gösterdi. Başta Küçükkuyu belediyesi ve belediye ekipleri olmak üzere taşkında canla başla çalışan Küçükkuyululara teşekkür ederiz. Selden zarar gören tüm Küçükkuyululara, tüm Küçükkuyu esnafına, hepimize geçmiş olsun. Umarız bu son olur” dedi.