Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Çanakkale İl Başkanlığı tarafından konfederasyonun araştırma birimi Kamu-Ar'ın Mart Ayı Halkın Enflasyonu araştırması ve açlık, yoksulluk araştırması sonuçları açıklandı. Araştırmada Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları yüzde 300 oranında arttı.
Son yıllarda artan enflasyona en büyük etkisi gıda yaptı. Pazar ve marketlerde gıda fiyatlarının hiç durmadan artması, vatandaşların alım gücünü de düşürüyor. Girdi maliyetlerinin artması fiyatları da artırdı. Ramazan ayı ile beraber fiyatlar daha da arttı. Fiyat artışı uyarısı yapanlardan biri de Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu oldu. Çanakkale İl Başkanı Arda Gel, yapılan araştırmayı açıkladı; “Gıda fiyatlarında martta bir önceki aya göre yüzde 5,2 oranında artış oldu. Gıda fiyatlarında Haziran 2020’de başlayan yükseliş eğilimi bu yıl mart ayında da sürdü ve fiyatlar bir önceki aya göre yüzde 5,2 oranında arttı. Dünya gıda fiyatları son 10 aydır aralıksız azalırken Türkiye’deki kesintisiz artış süresi ise 34 aya ulaştı. Gıda fiyatlarının yılın ilk üç ayında yüzde 19,5, son bir yılda da yüzde 111,9 oranında arttığı Türkiye tarihinin en pahalı gıda fiyatlarıyla Ramazan ayını karşılamaya hazırlanıyor. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMUAR, fiyatlarını Ankara’daki marketlerden düzenli olarak derlediği ve halkın en fazla tükettiği 64 temel gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak hazırladığı gıda fiyatları endeksinin Mart 2023 sonuçlarını açıkladı. Araştırmayla, gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan ve enflasyona karşı herhangi bir koruması bulunmayan, dar ve sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların yaşadığı gerçek enflasyonun boyutunun tahmin edilmesi amaçlanıyor. Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor. Eylül 2021’den bu yana kamu çalışanları ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dahil yüzde 141 oranında arttı. Asgari ücretteki artış yüzde 200 oldu, işçi ve bağımsız çalışanların emekli aylıkları ise yüzde 132,2 oranında arttı. Faiz indirimleriyle Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları ise yüzde 300 oranında arttı. Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl mart ayında 400 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri bugün 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lira oldu.
Türkiye artık özellikle yaz aylarında yaşamaya alıştığı gıda fiyatlarındaki ucuzluğu 2020 yılından bu yana bir daha göremedi. Son 34 ayda Türkiye’de gıda fiyatlarında yüzde 485,2 oranında artış yaşandı. Martta, gıda fiyatlarındaki artışta yağ ve meyve dışındaki bütün harcama gruplarında yaşanan yüksek oranlı zamlar belirleyici oldu. Aylık fiyat artışına en büyük katkıyı ise, ekmek, pirinç un bulgur makarna, et ve süt ve süt ürünlerinin fiyatlarındaki artışlar yaptı. Ekmek, pirinç, un, bulgur fiyatları, martta bir önceki aya göre yüzde 9,7 oranında artış kaydetti. Et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 10,1 oranında artış yaşanan mart ayında süt ve süt ürünleri ile yumurta grubu fiyatları ise yüzde 4,4 oranında yükseldi. Yağ fiyatlarında ise yüzde 0,3 oranında düşüş oldu. Meyve fiyatlarının yüzde 2,5 oranında azaldığı martta sebze fiyatlarında, bir önceki aya göre ortalama yüzde 1,3 oranında artış yaşandı. Bakliyat fiyatlarının yüzde 3,9 arttığı martta, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatlarında ise yüzde 1,3 oranında artış kaydedildi. Böylece, vatandaşlar mevcut gıda tüketim alışkanlıklarına göre seçilen 64 gıda maddesinden oluşturulan gıda sepetini satın alabilmek için martta, bir önceki aya göre yüzde 5,2 oranında daha fazla para ödedi. Bu yıl martta geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 85,2, et-balık fiyatlarında 95, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 116 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 24,1 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 124,5, sebze fiyatları ise yüzde 235,4 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 68,7, diğer gıda fiyatları ise yüzde 96,6 oranında zamlandı. Tarımsal girdi maliyetleri ve tarım ürünü üretici fiyatlarındaki artışlar gıda fiyatlarındaki yıllık artışın önümüzdeki aylarda da üç haneli oranlarda kalmaya devam edeceğine işaret ediyor. Gıda fiyatlarındaki son 12 aylık ortalama fiyatlar esas alınarak yapılan hesaplamaya göre ise 151,1 oranında artış yaşandı.
Türkiye’nin içerisine sürüklendiği yüksek enflasyon ortamı yoksulluk ve açlık riskini büyütmeye devam ediyor. Temel gıda fiyatlarında yaşanan yüksek oranlı artışlar dört kişilik bir ailenin açlık sınırını martta ayında 11 bin liraya yaklaştırırken, yoksulluk sınırı da 29 bin 549 lirayı buldu. Mart ayıyla birlikte sadece asgari ücretliler ve emeklilerin büyük kısmı değil en düşük devlet memuru aylığı da ilk defa açlık sınırının altında kaldı. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun Ar-Ge birimi KAMU-AR’ın, dört kişilik bir ailenin, dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için tüketmesi gereken gıda ile gıdanın yanı sıra diğer ihtiyaçlarını da insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken harcamaları dikkate alarak hesapladığı açlık-yoksulluk sınırı araştırmasının Mart 2023 sonuçları açıklandı. Açlık sınırı martta bir önceki aya göre 632 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 354 lira artarak 18 bin 658 liraya yükseldi. Martta yoksulluk sınırı önceki aya göre da 986 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 5 bin 153 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 7 bin 47 lira arttı. Yoksulluk sınırı son yılda toplam 12 bin 200 liralık artış gösterdi. Yılbaşında 8 bin 500 lira olarak belirlenen asgari ücret belirlendiği Aralık 2022’de bile açlık sınırının altında kalırken, yılbaşında yüzde 30 zamlanarak 10 bin 442 liraya yükselen en düşük devlet memuru aylığı da ilk defa açlık sınırının altına indi. Yılbaşıdan itibaren 5 bin 500 lira olan ve iktidarın seçimlerden önce 7 bin 500 liraya yükseltmeye hazırlandığı en düşük emekli aylığı alan milyonlarca emeklinin yanı sıra en düşük emekli aylığının üzerinde aylık alan milyonlarca emekli de açlık sınırının altında bir gelirle geçinmeye çalışıyor. Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar bir önceki aya göre 336 lira, 2022 yılının aynı ayına göre ise 1.326 lira artarak 2 bin 970 lira oldu. Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 7 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 102 liralık artışla 248 liraya yükseldi. Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama bir önceki aya göre 29 lira artarak 2 bin 773 liraya yükseldi. Son bir yıllık dönemde ise 1.683 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para martta 139 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 309 lira artarak 715 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 50 lira azalarak, geçen yılın aynı ayına göre ise 659 lira artarak 1.399 lira oldu. Ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama martta 114 lira daha artarak 1.066 liraya yükselirken, pirinç ve bulgur harcamaları martta önceki aya göre değişmezken son bir yılda ise 336 lira zamlanarak 457 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise 17 lira daha artarak 292 lira oldu. Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da martta 35 lira artarak 743 liraya çıktı. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise 228 liraya çıktı. Yetişkin erkek için 2.800, yetişkin kadın için 2.200, genç için 3.000 ve çocuk için de 1.600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre martta açlık sınırı yetişkin erkek için 3 bin 180 lira, yetişkin kadın için 2 bin 496 lira, çocuk için 1.813 lira ve genç için de 3 bin 402 lira oldu"
Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da Mart’ta 354 liralık artışla 18 bin 658 liraya yükseldiği vurgulandı. Gel, "Martta dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları 978 liraya inerken, barınma (kira dâhil) harcamaları 4 bin 186 liraya, ev eşyası harcamaları 2 bin 624 liraya, sağlık harcamaları 866 liraya yükseldi. Ulaştırma harcamaları 5 bin 40 liraya çıkarken, haberleşme harcamaları 780 lira, eğlence ve kültür harcamaları 680 lira, eğitim harcamaları 419 lira, tatil-otel harcamaları 1.868 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar 1.218 lira oldu. Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı (içki ve sigara harcamaları hariç) ise martta 986 lira daha artarak 29 bin 549 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış ise 12 bin 200 lira olarak gerçekleşti" dedi.
Bünyamin Nami Tonka