Gündem

Bakan Kirişci Çanakkale’de ağaç dikimine katıldı (video)

Bazı ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Çanakkale’ye gelen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, fidan dikimine katılarak, yanan orman alanlarının tamamının ağaçlandırılacağını söyledi.

Çanakkale’ye gelen Bakan Kirişci, ilk olarak İl Özel İdaresi'nde brifing aldı. Daha sonra ağaç dikimine katılan Bakan Kirişci daha sonra cami önünde fidan dağıttı. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Kirişci, "Orman bizim yeşil vatanımız, bizim olmazsa olmazımız. Hükümetlerimiz döneminde gerçekten ormana çok ayrı bir ehemmiyet verdik. Çoğu kasti olmasa bile insanlar tarafından bilinçsizlikten, bilgi noksanlığından kaynaklı çıkarılan yangınlar ciğerlerimizi dağlıyor. Ama Bakanlık olarak 2023 hedefimiz 7 milyar fidanı toprakla buluşturmaktı. 7 milyar hedefine şu anda 500 milyon kaldı. Bu hedef 2023 içindi. Yanan orman alanlarını, zaten kanun da Anayasa da bunu emrediyor, başka bir amaç için hatta tarımsal faaliyetler için dahi kullanılamayan bu alanları mutlaka ağaçlandırıyoruz. Ağaçlandırma çalışmalarımız devam ediyor.
2021 yılında hepimizi gerçekten üzen yangınlara muhatap olduk, yaklaşık 140 bin hektar orman alanı yandı. 140 bin hektar orman alanının bir kısmında süratle yeniden ağaçlandırma çalışmalarıyla fidanlar dikerek, bir kısmını da kendi ağaçlanma ya da yenileme çabasını sürdürsün diye kendi halinde bıraktık. Şu anda yanan alanlarımızla ilgili çok şükür bir karış boş kalan kısmımız yok. Herhangi başka bir amaç için kullanılması zaten söz konusu değil. Çanakkale rüzgarın çok yüksek olduğu, her zaman rüzgarın bulunduğu bir alan. 2003- 2022 döneminde toplamda bin 32 adet orman yangınına muhatap olmuş bir ilimiz ve 7 bin 265 hektar alanımız da yanmış durumda. 2003- 2022 döneminde 95 milyon adet fidan da bir şekilde toprakla buluşturulmuş oldu. Yanan orman alanlarında da 15 milyon fidan toprakla buluştu.
"Orman bizim yeşil vatanımız' dedik. Gazi Meclisimizde 23 Mart itibariyle önemli bir kanunu geçirdik. 9 kanunda 40 maddeyle değişiklik öngören bir paket yasalaştı. 1994 yılında bu şehirde Orman Bölge Müdürlüğü yapan kardeşimizin de içinde bulunduğu 105 orman şehidimiz vardı. Resmi olarak şehitlik unvanını maalesef veremiyorduk. Rabbimizin katında bunlar şehitti ama şehitlik unvanı inşallah Talat Göktepe kardeşimize de tıpkı diğer 104 şehidimiz gibi verilmiş oldu. Yani bunlar kendi vatandaşımız olan. Toplamı ise 133 kişi. Bir de dışarıdan gelip bize hizmet vermek üzere buralarda görev alan yabancılar var. Onlar da aynı şekilde hayatlarını kaybettiler. Onların da ailelerine taziyelerimizi sunuyoruz. 105 kardeşimiz şu an Türkiye'deki diğer şehitler gibi bu ülkenin taltiflerinden yararlanıyor olacak. Aileleri de tevekkül içerisinde hareket etti. Bu hakkın teslimi adına önemli düzenlemelerin yer aldığı yasamızda bir maddede bunu düzenliyordu. Bundan dolayı da Gazi Meclisimize tekrar şükranlarımı sunuyorum.
Tabii ki bundan sonra tek bir kardeşimizin bile bırakın hayatını kaybetmelerini, kıllarına zarar gelsin istemeyiz. Fakat bu ülkede, bu kardeşlerimiz cansiperane çalışıyorlar, çalışmaya devam ediyorlar. Orman Genel Müdürlüğümüz ve bünyesinde çalışan her bir birey zaten aynı şuurla hareket ediyor. Bugün de gençlerimize fidanlarımızı dağıttık. Onları ormanın dostu olarak tanıttık, takdim ettik. İnşallah o çocuklarımız bu dağıtılan fidanları da dikerek hem ülkemizin ağaçlandırma çalışmalarına katkı sunmuş olacaklar hem de yeşille ilgili, çevreyle ilgili de daha bu yaştan bilinçlerine, bilinçlenmelerine de biz katkı sağlamış olacağız" dedi.
PARTİLİLERLE BULUŞTU
AK Parti Çanakkale İl Başkanlığı'nı da ziyaret eden Bakan Kirişci, burada partililerle buluştu. Ziyarete AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu ve İl Başkanı Naim Makas, partililer eşlik etti. Bakan Kirişci, burada yaptığı konuşmada, "AK Parti olarak yeni yüzyıla girerken, yeni tarım ve orman paradigmalarıyla girmek istiyoruz. Çanakkale bir tarım ve orman şehri. Çanakkale tarımsal üretim anlamında ilk 3'te, 5'te ve 10'da olan şehrimiz. Yeni mevzuatla birlikte artık planlı bir tarım dönemi başlıyor. Türkiye'nin su fakiri olmasa da su zengini olmadığı gerçeğinden hareketle, artık suyu merkeze alan bir tarımı konuşacağız. Son yıllarda çilekte yaygın olarak uygulanmaya başlanan sözleşmeli üretimi Türkiye'de stratejik olan bütün ürünlerde zorunlu hale getireceğiz ve sözleşmeli üretimle arz- talep arasındaki o zıplamaları, oynaklıkları ortadan kaldıracağız. Yıllardan beri 'Bu kadar boş alan var, buralar ekilmiyor, dikilmiyor, tarımsal üretimde kullanılmıyor' gibi değerlendirmeler olurdu. Bu alanların mülkiyet hakkıyla, kullanım hakkını da birbirinden ayırarak tarımsal üretime kazandırılması konusunda yine bu kanunla zapturapt altına alacağız.
Daha pek çok düzenleme var. Çanakkale özelinde ÇKS'ye kayıtlılık oranı yüzde 57, yani yüzde 43'ü kayıtlı değil. Haklı olarak geri kalan yüzde 43'lük kısımda üretim yapanlar, 'İyi güzel hükümet destek veriyor ama biz bu destekten yararlanamıyoruz' diyorlar. Biz bunu da zapturapt altına alıyoruz ve orada diyoruz ki 'Tasalanma, sen üretim yaptığını bize göster, biz onun koordinatlarını belirleyelim, onları kayıt altına alalım ve sizi de ÇKS'ye giren diğer üreticiler gibi destekleyeceğiz' diyoruz. Mesela örtü altı üretim de yaygınlaşıyor. Örtü altı üretim de 'Desteklenemiyoruz' gibi serzenişler olabilir, bunlar da ortadan kalkmış olacak. Orman köylüleri de var. Orman köylüsünün bu zamana kadar 'Ben bu ormanın neresinden yararlanıyorum ki?' dediği bir dönem artık kapanmış olacak.
Akaryakıt istasyonlarında aldığınız akaryakıtın litresi 31 lirayı görmüştü. Bunun enflasyonla eğer güncellenmesini gözünüzün önüne getirseniz 45-46 lira olması gereken akaryakıt, bugün tekrar 21-22 liralara geriledi. Peki bu nasıl oldu? İşte o 'tahıl koridoru'ydu adı ama o koridor bir güvenlik koridoru oldu. Artık mazlum ve masum milletler, Türkiye'yi kendileri açısından bir risk kalkanı olarak görüyorlar. Yani yaşayabilecekleri olumsuzluklara karşı bu ülkenin mutlaka ayakta olmasını istiyorlar. Liderimizin ayakta olmasını istiyorlar. Bu seçim bu memleketin olduğu kadar bu memlekete bel bağlamış olanların. Asya, Avrupa, Afrika, üç A'nın kesiştiği yerdeyiz. Biz bu sorumluluktan asla kaçamayız. Yerlilik ve millilikle sağladığımız bir başarı var ama bunun karşısında duranlar yerlilikten ve millilikten rahatsız olanlar. Bunlar da maşalar. Buna 6 artı bir, 7 maşa mı dersiniz, ne derseniz deyin ama bunlar kesinlikle bu ülkenin birliğinden, beraberliğinden yana değiller. Mutlu ve müreffeh olmasından hiç değiller. Bu millet sürünsün, kendileri de sırçalı köşklerinde otursun istiyorlar. Buna fırsat vermeyeceğiz. Herkes Sırrı Sakık'ın çok açık net olarak kurduğu cümleyi bu 6 artı bir masanın ilgilisine, sempatizanına veyahut da yakınında duranlarına sorsun. 'Ya bu Sırrı Sakık bir şey söylüyor. Biz anlıyoruz acaba anlamadığınız, sizin de göremediğiniz bir nokta mı var? Lütfen bunu bize bir izah edin' dememiz lazım.
Hepsini inşallah aşacağız. İnşallah 2023, artısıyla, eksisiyle, çektiğimiz bir yığın çilelerle, başörtülü kardeşlerimizin yaşadıkları veyahut da insanların düşüncelerinden, davranışlarından dolayı sorgulandıkları, horlandıkları. Bunların hepsini yaşadık biz Türkiye olarak ama çok şükür bir yere geldik. Bundan sonra da inşallah huzurlu bir şekilde milletimize ve dünyaya bir katkımız olmaya devam etsin istiyoruz. İstikrar sürsün ve Türkiye büyüsün ama aynı zamanda dünya da büyüsün. İnşallah benim aziz milletim, feraset sahibi, irfanına güvendiğim milletim buna geçit vermeyecektir. Sahada da her birimizin sorumluluğu bu. Sadece Sırrı Sakık'ın söylediğini söyleyin yeterli arkadaşlar. Anlatsınlar bize bunu çünkü o kadar alenileşti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun otobüsü geçerken yapılan hareketlerin neler olduğunu herkes görmeye başladı. Bunların artık böyle gizli saklı bir şeyleri yok. İyice alenileştirdiler. Artık milletimiz bunlara gereken cevabı inşallah 14 Mayıs akşamı verecektir” ifadelerini kullandı.
ÇİFTÇİLERLE BULUŞTU
Partiden sonra Bakan Kireşçi, tarım sektörü temsilcileriyle bir araya geldi. Bakan Kirişci burada da şu açıklamaları yaptı; "Şu anda ikincil mevzuatlar hazırlanıyor. Süratle uygulamaya geçirilecek. Eylül 2023'ten itibaren bu dönemi resmen başlatmış olacağız. Şu anda ikinci mevzuat çalışmalarımız devam ediyor. Biz nerede ne kadar ne şekilde üretilmesi gerektiğine kamu olarak karar vermiş olacağız. Üreticilerimize alternatifler sunacağız ve onları yönlendireceğiz. Çünkü 1 yıl para kazanan, ertesi yıl o aynı üründen zarar eden bir üretici olsun istemiyoruz. Bu risklerden üreticimizi kurtarmak istiyoruz. Planlı tarımın gereği olarak arz fazlası bir ürün yaşanmayacak. Bunu da sağlayacak olan, ikinci ayağı sözleşmeli üretim. Tarafların hukukunu gözeten, cayma hakkıyla ilgili haklarını da yine aynı şekilde koruyan ama caymanın da bedelini açık açık belirten bir düzenleme. Burada alım garantisi var. Burada fiyat garantisi var. Burada kesinlikle ve kesinlikle arz fazlası veya arz açığı gibi bir uygulamaya da muhatap kimse olmayacak. A şahsının Çiftçi Kayıt Sistemi'ne (ÇKS) kayıt yaptıramamasına neden olan bütün gerekçeleri bir kenara bırakıyoruz. Biz sadece o A üreticisinin tarlada, bağda, bahçede, nerede bir tarımsal faaliyeti varsa, o tarımsal faaliyetini bize göstermesini ve eğer bir koordinat belirlenecekse onun koordinatlarının belirlenmesiyle kayıt altına alınmasını destekleme için yeterli bulacağız. Burada dolayısıyla yüzde 100'e varan bir kayıtlılık oranı söz konusu olacak. Mülk sahibi, mülk sahibi olmaya devam edecek. 2 yıldan fazla tarlasını, arazisini boş bırakanlara biz şunu diyeceğiz: 'Bak 2 yıl boş bıraktın ama bundan sonra boş bırakmaya devam ederseniz biz bu araziyle ilgili bilgileri alacağız. Burayı kiralamak isteyenlere kiraya vereceğiz. Kiradan elde edeceğimiz gelirleri de sizin hesabınıza aktaracağız'. Böylelikle Türkiye'de bir karış toprak boş kalmamış olacak.
Orman emvalinin satışından elde edilen gelirden yüzde 10 orman köylüsüne destek sağlayacağız. İkinci olarak, orman köylüsü yakacak için veya bina yapımı için kereste ihtiyacı var, oduna ihtiyacı var. Burada maliyet üzerinden yüzde 70 iskonto yapacağız. Kooperatifler marifetiyle kesilen orman ürünleriyle ilgili yüzde 25'ini yüzde 20 daha düşük fiyattan alma imkanı vardı. Şimdi biz bu yüzde 20'nin yüzde 10'unu orman köylüsüne aktarmayı sağlayacağız. Orman köylüsü bu yüzde 10'luk aradaki fiyat farkını alacak. Tüm Türkiye'de önümüzdeki 5 yıllık sürede bütün sulama sistemlerini basınçlı sulamaya geçireceğiz. Allah bunu bize inşallah gösterecek. Bu üreticimizin sudan daha fazla istifade etmesini, suyu daha verimli kullanmasını ve bu ülkenin su kaynaklarının da etkin kullanılmasını sağlamış olacak"

Arzu Baladur
Foto: BHA