Belediye

Bu ağır sözler kimlere?

Çanakkale Belediye başkan yardımcılığından istifa eden Rebiye Ünüvar, zehir zemberek bir açıklama yaptı. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ı öven açıklamada isim vermeden birçok partili arkadaşını ve partinin üst düzey isimlerini ağır bir şekilde eleştirdi.

Çanakkale Belediye başkan yardımcılığından istifa eden Rebiye Ünüvar, zehir zemberek bir açıklama yaptı. Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ı öven açıklamada isim vermeden birçok partili arkadaşını ve partinin üst düzey isimlerini ağır bir şekilde eleştirdi.
Çanakkale Belediyesi’nde son zamanlarda önemli gelişmeler yaşandı. Yıllardır Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın sağ kolu konumunda olan eski başkan yardımcısı Ünüvar, son iki aydır ortalıkta gözükmüyordu. Apar topar izne çıkan Ünüvar ile ilgili birçok konu konuşuldu. İşe geri dönmedikçe dedikodular da artmaya başladı. Konuşulan dedikodulardan Ünüvar’ın geri dönmeyecek kısmı doğru çıktı.
Dünkü manşette “Başkan Gökhan’ın yeni prensi” başlığı ile bu konuyu geniş olarak ele aldık. Ünüvar yerine son zamanlarda belediyede ön planda olan başkan yardımcısı İrfan Mutluay oldu. Bu tabloda da Ünüvar ile ilgili de çok konuşuldu.

BAŞKAN GÖKHAN’I ÖVDÜ
Önceki gün sosyal medyada Ünüvar’ın istifa ettiği konuşulmaya başlandı ve yaptığımız araştırmada doğruladı. Şimdiye kadar sesiz kalan Ünüvar, dün sosyal medya hesabında “Basına ve Kamuoyuna” başlığı bile bir açıklama yaptı. Ağaca sarılmış bir fotoğrafı ile çevreci kimliğini ön plana çıkartan Ünüvar, açıklamasında Başkan Gökhan ile ilgili ne söyleyeceği merak ediliyordu. Açıklamasının başında ve sonunda Başkan Gökhan’ı hem övdü hem de teşekkür etti.

PARTİSİNİN YÖNETİCİLERİNİ AĞIR ELEŞTİRDİ
Başkan Gökhan’ı öven açıklamanın büyük bölümünde ise CHP’li parti arkadaşlarını ağır eleştirdi. İsim vermeden ama söylediği sözlerde kimlerin olduğu açık bir şekilde anlaşılan açıklamada sorunları bir bir dile getirdi.
Ünüvar’ın çok konuşulacak açıklaması şöyle; “Haber olduğu üzere, 11 Eylül 2023 tarihi itibarıyla Belediye Başkan Yardımcılığı görevimden özel işlerim nedeniyle ayrıldım. Bundan böyle hem CHP Belediye Meclis Üyesi olarak hem de sağlık sektöründe Çanakkale Halkı’na hizmet etmeye devam edeceğim. Bu karar, tamamen kendi özgür irademle ve Sayın Ülgür Gökhan’ın da rızasıyla alınmış bir karardır.
Özgür irademle aldığım bu kararın beni daha da özgürleştireceğine inanıyorum. Ancak, beni bu karara götüren elbette hazırlayıcı faktörler var. Bu faktörler tüm kamuoyunun önünde cereyan etti. Bugüne kadar hep susmayı tercih ettim. Gördüklerim ve yaşadıklarım nedeniyle vazgeçtim, pes etmedim. Neden mi vazgeçtim?
- İdeolojik zeminde parti içi mücadele şansının kalmadığı ortamda ısrarcı olmaktan vazgeçtim.
- İnanmadığım şeyleri hatır için yapmaktan vazgeçtim.
- Bir yere kadar üzülmek, bir yerden sonra vazgeçmeyi bilmek gerektiği için vazgeçtim.
- Ele geçirdiği gücü acımasızca kullananlara karşı tabandan alınan gücün öneminin kalmadığı bir yapıdan vazgeçtim.
- Sosyalist, sosyal demokrat geçinip her türlü jurnalciliği, kendisi değil tetikçilerini kullanarak itibarsızlığı kendi itibarına itibar katacağını zannedenlerle bir arada olmaktan vazgeçtim.
- Çevreci görünüp çevreyi katledenlerle işbirliği yapanların bizim üzerimizden kendilerini realize etmelerine izin vermemek, ayrışmak için vazgeçtim.
- Parti içi mücadeleyi birbirini dövmek, itibarsızlaştırmak, her türlü oyunla kendini var etmeyi mücadele etmek olarak gösterenlere gülümsemek için vazgeçtim.
- Siyasi partilerin amacının halkın iradesi ile  ülke yönetimine gelmek olduğunu umursamayıp partiyi ele geçirip gününü gün edenlerle yan yana durmamak için vazgeçtim.
- Her gün havanda su döverek, kısır tartışmalarla zaman geçirmenin ne büyük akılsızlık olduğunu, bu zaman ve enerjiyi başka alanlarda kullanmak gerektiğini bilerek vazgeçtim.
- Bu şehirde güçlü bir kadın model olduğumun bilincinde ama kadınları kaldıraç gibi kullananlara DUR demek için vazgeçtim.
Ama biliyorum ki VAZGEÇMEK bir ÖZGÜRLÜKTÜR. Sevgili dostlarım ve Çanakkale Halkı, 9 yıldır sizlere hizmet etmekten onur duydum. Bana destek veren herkese sonsuz minnet içerisindeyim. Başta Sayın Ülgür Gökhan ve Eşi Sayın Hale Gökhan olmak üzere tüm belediye mesai arkadaşlarım, sizlerle olmaktan ve birlikte çalışmaktan onur duydum. Sayın Başkanım Ülgür Gökhan; bu şehrin sosyal demokrat kimliğine, özgürlükçü algısına, barış ve kardeşçe yaşam için verdiğiniz mücadele hep hatırlanacak. Herkesin yaşamak istediği bir şehir yarattınız Sayın Başkanım. Sizinle çalışmak benim için büyük bir deneyimdi. Kadına verdiğiniz önem ise benim en aklımda kalan olacak. Belediye Meclis üyesi olarak sizinle çalışmaya devam edeceğim ancak 9 yıllık mesai arkadaşlığı için çok teşekkür ederim.
Sevgili yol arkadaşlarım, sabaha kadar yazsam bir kişi daha unutabilirim. Bana inancınız ve yol arkadaşlığınız için sonsuz teşekkür ederim.
Ve kadın arkadaşlarım, hakkınızı helal ediniz. 9 yılda 13-14 seçim sizlerle ev ev, kapı kapı dolaştık, ülkemiz genelinde olmasa da Çanakkale’de partimizin iktidarına katkı sunduk. Emeklerinize sağlık. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum. 
İlkeli davranan bütün yol arkadaşlarım, dostlarım ve Çanakkale kamuoyunun bilmesini isterim ki; siyaseti bıraktınız mı sorusuna cevabım; siyasetin bir yaşam şekli olduğuna inanıyorum.
Ben bundan sonraki yaşamımda;
- Sosyal demokrasinin evrensel ilkelerinin temeli olan özgürlük, eşitlik, adalet ve dayanışma kültürünün yılmaz savunucusu olarak,
- Bu şehirde oluşmuş olan demokrat kültür kimliğinin devamına katkı sunarak,
- Demokrasiyi, yukarıdan aşağıya getirilecek bir araç zannedenlere, hayır önce kendinden, aileden ve bulunduğun parti içinden başla demeye,
- Ülkemize yapılacak en büyük yaptırımın doğaya ve insana olan yatırım olduğu bilinciyle doğa ve insan hakları savunuculuğuna,
- Geçmişimiz, geleceğimiz ve kültürümüz yaşasın diye var gücümle çalışmaya,
- Özgür bir yaşamı kurmak çok zor ama yıkmak çok kolaydır. Bu şehirde yerleşmiş olan özgür yaşam biçimine katkı sunmaya,
- Hukuk devleti önünde kadınlarımızın özgürlüğü ve eşitliği için verilecek mücadelede en önde yer almaya ve kibirden küfelik olmuş kendinden farklı olanın çığlığını duymayanların aksine bu çığlığı çoğaltmaya,
- Çocuklarımızın geleceği için dertlenmeye,
- Toplumun farklı kesimlerini bir araya getiren ve farklılıkları zenginlik olarak gören laikliği yeniden hayata geçirebilme mücadelesine,
- Kadınların mesleklerini meslektaşlarıyla eşit koşullarda yapabilmesi ve de Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı en büyük mirası olan Cumhuriyeti yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için bugüne kadar benimle birlikte ilkeli ve omurgalı durarak mücadele eden yol arkadaşlarım ve dostlarımla birlikte var olma mücadelesine, çıkarsız, amasız ve fakatsız bir inançla yaşam mücadeleme devam edeceğim.”
 
Tuba Demirtaş