Gündem

Emekliler, soğuk, rüzgar, yağmur demeden haklarını arıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan emekli zam oranı hayal kırıklığı yaratırken emekliler, yağmur, rüzgar, soğuk demeden haklarını arıyorlar.

Alınan kararlar, yeni düzenlemeler ve kanunlarla beraber Türkiye’de maaşları en çok düşen kesim ise emekliler oldu. Daha önce asgari ücretin kat kat fazlası maaş alan emekliler, yapılan düzenlemelerle ve verilen zam oranları ile en düşük maaş alan kesim oldu. Kısa süre önce de yapılan zam oranı yeterli bulunmadı hatta emekliler arasında hayal kırıklığı yarattı. Tüm ülkede olduğu gibi Çanakkale’de de meydanlara inen emekliler taleplerini bir kez daha dile getirdiler. Bazı emeklilerin açlık sınırının da altında bir ücrete mahkum edildiğini dile getiren emekliler, yağmura aldırış etmeden İskele meydanında geçinmediklerini bir ekz daha dile getirdi.

Üç sendikanın birleşerek gerçekleştirdiği eylemde sendikalar adına konuşmayı Disk Emekli-Sen Şube Sekreteri Keziban Buldu  yaptı. Buldu “İktidarı oluşturan ideolojik ve ekonomik blok,  emeklileri bir kez daha açlık, yoksulluk ve sefalete mahkum ettiler.  Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından; yılık enflasyon yüzde 64,77, Temmuz-Aralık 2023 dönemini kapsayan 6 aylık enflasyon  oranı ise yüzde 37,57 olarak açıklandı. Memur ve Emeklileri yüzde 49,25 zam alırken; İşçi ve Bağ-Kur emeklileri yüzde 42,60 oranında zam alacak.  Bağımsız bilim insanlarından oluşan Enflasyon Araştırma Grubu ENAG’ın enflasyonu yüzde 127,21 olarak açıkladığı, açlık sınırının 14 bin, yoksulluk sınırının 47 bin civarında olduğu günümüz Türkiye’sinde, yapılan zammın emeklilerin hiçbir derdine derman olamayacağı gibi, emeklilerin böyle iki farklı kategoride değerlendirilmesi oldukça tehlikeli bir yaklaşımdır.

Emekli, dul ve yetimler ile engelli, emekli çiftçi ve yaşlıların durumu ise daha da içler acısıdır. Emekli aylıklarının büyük bölümünün zamlı halinin dahi açlık sınırının kat be kat altında kalacağı açıktır.  Elbette ki bu bilinçli bir tercihtir ve ‘böl-yönet’ toplumsal mühendislik politikasının bir parçasıdır. Gördüğümüz kadarıyla ayda 97 bin lira alan milletvekili emeklileri dışındaki tüm emekliler yoksulluk sınırı altında bir emekli maaşı alırken, milyonlarcası  açlık sınırının da altında bir ‘ölüm aylığı’ ile adeta ölmemeye çalışmaktadır.  Yaşanan hayat pahalılığının giderilmesi, emeklilerin bir nebze de olsa insanca yaşaması için artık yüzdelik zamların bir anlamı kalmamıştır.  Oysa bizleri vahşi kapitalizm koşullarına çağıranlar, bizleri en temel ihtiyaçlarımız arasında tercih yapmaya zorlayanlar, lüks ve şatafat dolu bir yaşam sürmekte, sofralarını bizden aldıklarıyla doldurmaya devam etmektedir.

Geçinemediğimiz ,barınamadığımız ,kamusal hizmetlere  erişemediğimiz bir ülkede, yurttaş olmanın getirdiği en temel haklarımızı kullanamadığımız bir ülkede yaşamanın direnmek olduğu bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Bu sorumluluğun bir gereği olarak, Emekli Meclisleri Sendikası, Tüm Emeklilerin Sendikası ve Disk Emekli-Sen Çanakkale Şubeleri olarak eylem birliği yapma kararı aldık. Emeklilerin az da olsa nefes alabilmeleri için; Milli gelirin adil dağıtılarak, emeklilere insan onuruna yaraşır bir emekli maaşı ödenmesini, Emeklilerden kesilen muayene, tetkik, ameliyat ve ilaç katkı paylarının kaldırılmasını, Memur, SSK ve Bağ-Kur emeklileri arasındaki maaş ve statü farkı yaratılmasından vazgeçilmesini, Maaş bağlama oranlarının yeniden yüzde 70 oranı üzerine çıkarılmasını, Emeklilerin toplu sözleşmeli sendikal haklarının kabul edilmesini, Acilen istiyoruz” dedi.

İşçisiyle, emekçisiyle,  emeklisiyle ‘Artık Yeter’ diyoruz.  Demokrasinin, hukukun üstünlüğünün hüküm sürdüğü insana yakışır bir yaşam için susmayacağız. Direneceğiz, dünün tüm değerlerini yaratan bizler, emeğimizin karşılığını alıncaya kadar direnecek, direnecek, direneceğiz” dedi.

Tuba Demirtaş

Foto: BHA