Gündem

Perinçek, Erzincan’daki maden faciasını anlattı

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü'nden emekli olan Prof. Dr. Doğan Perinçek, memleketi Erzincan’da yaşanan maden faciası ile ilgili ilginç açıklama yaptı ve önerilerini sıraladı.

Erzincan’ın İliç ilçesindeki Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Aralık 2010’dan bu yana altın üretimi yaptığı Çöpler Madeni’nde toprak kayması meydana geldi. Toprak altında kalan 9 işçi için arama çalışmaları sürerken, bölgede endişeli bekleyiş devam ediyor. İşçilerin sağ kurtarılması için çalışmalar devam ediyor.

 

YAKINLARI BÖLGEYE GELMEYE BAŞLADI

Sabahın erken saatlerinde ise toprak altında kaldığı tahmin edilen işçilerin aileleri de maden sahasına gelmeye başladı. Onlardan biri de Uğur Yıldız'ın kayınvalidesi oldu. İsmini açıklamak istemeyen Yıldız'ın kayınvalidesi, "1,5 senedir kızımla evliydi. Evdeydim, yakınlarımız toprak kayması olduğunu söyledi. Aradık, ulaşamadık. Telefonu kapalıydı. Çok üzgünüm. Yardımcı olun kurtarın. 8 senedir burada çalışıyor" diye konuştu.

BAKAN YERLİKAYA BÖLGEDE İNCELEMELERDE BULUNDU

Erzincan İliç ilçesinde yaşanan toprak kayması felaketiyle ilgili İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, bölgeye ulaşarak incelemelerde bulundu. Bakan Yerlikaya'nın açıklamasına göre, şu ana kadar yapılan tespitlere göre, 9 işçinin toprak altında kaldığı belirlendi ve kurtarma çalışmaları devam ediyor.

Olayın hemen ardından, bölgeye Erzincan, Erzurum, Sivas ve Tunceli İl AFAD Müdürleri ile Sivas, Erzurum, Rize ve Diyarbakır Birlik Müdürleri görevlendirildi.

Şu anda bölgede toplam 827 personel görev yapıyor. Bu ekiplerin içinde 339'u arama-kurtarma personeli bulunmakta.

Ayrıca, 562 araç, 5 drone, 2 KBRN aracı, 5 metale duyarlı radar cihazı ve 5 kurtarma köpeğiyle birlikte arama-kurtarma çalışmaları sürdürülüyor.

Göçük altındaki kişileri tespit etmek için mobil takip sistemleri ve yer radarı gibi ekipmanlar kullanılıyor. Sahada dekontaminasyon ve mobil koordinasyon tırı da görevlendirildi.

İçişleri Bakan Yerlikaya, madenciler, Erzincan halkı ve Türkiye'ye geçmiş olsun dileklerini iletti.

PERİNÇEK AÇIKLAMALARDA BULUNDU

Erzincan’da toprak altında kalan işçilerin kurtarılması için çalışma devam ederken Prof. Dr. Doğan Perinçek, memleketinde yaşanan facia ile ilgili bilgiler verdi ve önerilerini şöyle sıraladı; “1- İliç yöresinde doğmuş biri olarak, yaşanan acıya, adım adım nasıl geldiğimizi biliyorum. Burada olan ilk kaza değil, 2022 yılında Atık Havuzundan siyanür sızması olmuştu.

2- Altın madeni bir daha açılmamak üzere kapatılmalı, millileşme gerçekleştikten sonra her türlü tedbir alınarak kendi mühendislerimiz ve devtlet tarafından işletilmeli.

3- Kapitülasyon yasalarını aratmayan ve son 20 yılda defalarca değiştirilen Maden Yasası değiştirilmeli; Milli Maden Yasaı çıkarılmalı.

Sorun şu heyelan ile birlikte siyanür doğaya saçıldı mı? Hemen birileri acele ile şeytanın avukatlığını yapmaya kalktı. Neymiş efendim atık havuzları (siyanürlü suyun içinde olduğu havuzlar) heyelandan etkilenmemiş. Evet atık havuzu fotoğrafın alt kısmında ve heyelanın olduğu tarafta değil. Peki fotoğrafın sağ ortasında kırmızı ile işaretlediğim yerin hemen üstündeki havuz neyin nesi? O havuzda saf su mu yoksa siyanürlü su mu var? Bu sorunun cevabını bilmiyoruz. Yakında öğreneceğiz. Fakat bir başka sorumuz var? Heyelan ile dereye akan ve Fırat Nehri’ne yönelen toprak (posa) içinde hiç siyanür yok mu?

Şeytanın avukatları kendine güveniyorlarsa çıksınlar YOK desinler. Diyemezler, neden izah edeyim. Altın cevherini kayadan çıkarmak için taşlar öğütülür, daha sonra öğütülen malzeme siyanür ile işlenir. Altın, kaya tozu ve siyanürlü su birbirinden ayrılır. Altın depoya siyanürlü su atık havuzlarına ve siyanür bulaşmış posa  (toprak, kaya unu) depolama alanlarına istif edilir. Heyelan ile vadiye akan posa içinde siyanür yok mudur? Şeytanın avukatları, halkımızın huzurunda bu soruya cevap versin.

İliç ilçesi yakınındaki olan ve belkide onlarca yurttaşımızın kaybına neden olacak heyelanın sorumlusu Anagold firmasıdır. Hesap vermelidir, sorumlu firmaya hesap sorulmalıdır.

Kim bunlar; %80 i SSR adlı Kanada şirketi, %20 kadarı yerli Lidya (Çalık) şirketi.

Maden sahasında bu tip kazaların olacağı defalarca yöre halkı ve çevre-doğa severler tarafında dile getirilmiş, dinleyen olmamıştır.

2022 yılında atık havuzlarında çevreye siyanür sızıntısı olmuş, sonrasında Anagold altın madeninin çalışması durdurulmuştu. Sonra ne oldu? Tahmin edildiği gibi işletme tekrar faaliyete geçti, bu günlere geldik.”

 

Arzu Baladur