Cumhur İttifakı Çanakkale Belediye Başkan Adayı Jülide İskenderoğlu, Boğaz Medya’nın canlı yayın konuğu oldu. Yıllardır hizmette geri kalan Çanakkale ile ilgili birçok projesi olduğunu belirten İskenderoğlu, bu kentte yapacakları hizmetlerle anılmak istendiğini vurguladı. İskenderoğlu, “Diğer adaylar benim ismim açıklandığında başlamışlardı. Benim ismim açıklandığında Burak bey her halde 90 güne yakındı sahalardaydı. Muharrem Bey de hemen onun arkasından açıklandı. Ben de arkadan koşturarak, çalışmalarımızla depar atıyorum. Ama çok keyifli çünkü ben sahayı çok seviyorum, Çanakkale sokaklarını, hemşehrilerimi çok seviyorum. O yüzden de aslında hiç kopmadığım yere aday olarak geldim. Vekilliğim döneminde Perşembe akşamı meclis kapandığında ben hemen kara yoluyla Çanakkale’ye gelirdim ve üç gün burada hemşehrilerimle buluşup tekrara Salı günü meclise dönerdim. Ama artık tam bana göre bir işim olacak. Belediye Başkanlığımda Çanakkale’den hiç ayrılmayacağım. Hemşehrilerimle birlikte Çanakkale Merkeze hizmet edeceğim inşallah. 21 Yıldır siyaset yapıyorum ve bu sokaklardayım. 21 yıldır sadece Çanakkale Merkezin değil, Biga’nın, Çan2ın, Lapseki’nin kısacası tüm ilçelerin sorunları benim sorunlarımdır. Burada da bir iktidar partisinde siyaset yapmanın da artılarını görüyorum. Çünkü bizim işimiz hizmet ve hizmetin siyaseti olmaz. Ben hizmet ederken Milletvekilliğimde olduğu gibi Belediye Başkanlığımda da bize oy veren vermeyen ayrım gözetmeksizin tüm hemşehrilerime hizmet edeceğim.
Ben Büyükşehir mantığı ile tüm şehre bakmak istiyorum. Çünkü ben Çan’ı Çanakkale’den ayıramam, Ezine’siz bir Çanakkale düşünemem. Çanakkale’nin tamamı bir bütün halinde güzel ve aslında Çanakkale Belediyesinin de yarının büyükşehri olarak bu ilçelere hamilik yapması gerektiğini düşünüyorum. Ama önceliğimiz Çanakkale Merkezin sokakları olacak. Sokakların çöpünü, kirliliğini, otopark sorununu, ulaşımı görünce bu şehri normalleştirmeliyiz diye düşünüyorum ve sonrasında yapacak çok işimiz var. Her projemizde mastır planımız var. Örneğin Turizmin mastır planını yapmak zorundayız. Çünkü bu kenti yarınları da hazırlamalıyız. Ben bu şehirde yaptığım hizmetlerle anılmak istiyorum. Bazen iftira attılar, yalan söylediler ama hiç birine cevap vermedim. Ben Çanakkale kadınıyım, karar verdim mi doğru bildiğimin arkasında yürürüm. Şimdi de bu memlekete hizmet etmek için çok kararlıyım” dedi.
EN BÜYÜK SORUN ULAŞIM, OTOPARK VE TEMİZLİK
Son yıllarda aldığı göçle nüfusu kalabalıklaşan Çanakkale’nin en büyük sorunlarının ulaşım, otopark ve temizlik olduğunu belirten İskenderoğlu, sorunları ve yapacağı çalışmaları şöyle sıraladı; “Çanakkale Belediyesinde bir koordinasyon sorunu var. Hiçbir çalışan arkadaşımıza ‘Bunlar iş yapmıyoruz’ demiyorum. Eminim kendi güçleri yettiğince gösterilen hedefler ölçüsünde çalışıyorlar. Ancak gerçek olan 146 bin nüfuslu Çanakkale’de ulaşımı konuşuyoruz. Eğer 1 saat 45 dakikada Esenler’den Güzelyalı’ya bir otobüs gidiyorsa bu bir sorundur. Eğer öğrencilerimiz Ç3 sorunu var diyorsa ve derslerine yetişemiyorlarsa a bu bir sorundur. Bununla ilgilide gerekli kurumlarla oturup yeni hatlar, yeni araçlar mı alınacak karar vereceğiz. Bununla ilgili yeni projelerim var. Çünkü bu kentte yaşayan bir birey olarak sorunu biliyoruz. Çanakkale Belediyesinin sorunu da bence koordinasyonsuzlukla alakalı. Bunun dışında Çanakkale’de ciddi bir otopark sorunumuz var. Otopark yapmak ise çok kolay bir şey ama neden yapmadıklarını anlayamıyorum. ‘Beton yığını otoparka karşıyız’ diyorlar o zaman diğerini yapın. 40 yıldır bizi yöneten bu zihniyet çıkıp da şunu yapacağım dediğinde, bugüne kadar elinizi tutan mı vardı yapsaydınız diyoruz. Milletvekilliği dönemimizde Yardım isteselerdi verirdik. Aynı Belediyeye, 4. Sarıçay köprüsü ve arıtmada verdiğimiz gibi. Çanakkaleli hemşehrilerimize asla bu zulmü yaşatmazdık. Otoparkın dışında bir diğer sorun da çöp. Sabah işe gelirken, akşam eve dönerken çöp kamyonunun arkasına takılmayan bir Çanakkaleli yoktur her halde. Bir kadın olarak bu şehri köpüklü sularla yıkamak istiyorum artık. Benim şehrim böyle olmamalı. Çöpler artık akşam toplanacak. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde gündüz çöp toplanmaz. Gündüz toplamamız gerekirse ne yapacağız? Artık teknoloji her yerde, bir sinyalizasyon taktığımızda çöp kutusu dolduğu anda sinyal veriyor ve oraya ufak elektrikli araçlarla gidilerek çöpler alınacak. Böylece trafik gerilmeden, kasılmadan akacak. Benim yönetimimde hemşehrilerim çöp kamyonu görmeyecek. Şunu iddia ediyorum. Turizm kenti denen Çanakkale’de sabah 9’da çöp arabası olmaz.
Belediye meclisi üyelerimiz ile birlikte bu şehrin şehri emini olacağız. Hepsi birer belediye başkanlı kalitesinde insanlar. Bu konuda Belediye Meclis üyelerime kefilim. İçlerinde doktor, mimar, mühendis, iş insanı, sigortacı, balıkçı, öğrencimiz ve pazarcımız da var. Hepsini birleştirerek Çanakkale Mozaiğini oluşturmuş gibi oluruz. En iyi liste de bizim listemiz ve bu konuda iddialıyız. Seçilen seçilmeyen tüm Belediye Meclis üyelerimizle çalışmaya devam edeceğiz. Meclis üyelerinin dışında STK’larımızla bu kenti yöneteceğiz. Ben yaptım oldu bizim sistemimiz değil. Biz geldiğimizde önce kamuoyu araştırması yaptık. Gençlerimiz ellerinde bilgisayarları ile şehri gezdiler. Çanakkalelilere ne eksik? Diye sordular. 58 maddede bizim bile düşünemediğimiz maddeler çıktı. Biz de projelerimizi onların üzerine kurguladık. Ben bu kentte Pazar yerinin nasıl yapılması gerektiğini bilen bir insanım. Pazarı başka yere taşıyacak dediler. Hayır pazarı olduğu yere yapacağız. Pazar yerinde kreş olacak ve alış verişe gelen insanlar çocuklarını bırakıp pazarı dolaşacak. Pazar yaparken de reyonlara koyacağımız panellerde de vatandaş çocuğunu görebilecek. Alt kısmı otopark, orta kat Pazar yeri üst kat ise STK’lar için toplantı yapabilecekleri alanlar olacak. Çünkü bu da çok büyük bir ihtiyaç. Çalıştaylar, kongreler hatta düğünlerin bile yapılabileceği çok amaçlı bir salon da Pazar yerimizin içinde yer alacak. Çatıda da güneş panelleri olacak ve kapalı Pazar yerimiz kendi elektriğini üretecek. Tüm bunların dışında depreme dayanıklı bir alan olacağı için yaşam alanı olarak da kullanılabilecek.”
SARIÇAY CAZİBE MERKEZİ OLACAK
Atikhisar barajından gelerek Çanakkale’yi ikiye bölüp denize akan Sarıçay, kentin cazibe merkezi olması gerekirken, vatandaşları uzaklaştıran yer haline geldi. Çay, kötü kokuyor, havzası çöplerle dolu, ortada kalmış bir yer. Bu konuda önemli çalışmaları olduğunu belirten İskenderoğlu, “Bu yıl benim Bakanlıkta iki önemli proje var. Bunların en önemlis Sarıçay. DSİ Sarıçay’ın temizliğini ve ıslahını yapacak. Biz de bunun rekreasyon çalışmalarını gerçekleştireceğiz. Bir çok projemizi de sarıçay etrafına yapacağız. Sarıçay artık yaşam alanı haline gelecek. Sadece çay bahçesi yapmayacağız. Kadın kooperatifi ürünlerinin satıldığı alanlar, yürüyüş parkurları, spor alanları gibi Sarıçay’ın etrafı yaşam alanı olacak. Herkes Sarıçay’ın sadece denize yakın olan kısmı düşünüyor. Öyle değil, sadece merkez kısmı değil Tekzen bölgesine kadar Sarıçay’ın etrafı yaşam alanı olacak.
Sosyal Konutlardaki sıkıntı şu, Biraz da Belediyenin o ksır uygulamasından kalan yol yeşil alan gibi ayrılmış alanlar ver. Belediye diyor ki yüzde 25’i benim o yüzden bende söz sahibiyim. 17 katla başlayan bir hikaye orası. Ben o zaman milletvekili değildiR. ve 13 kata düştüğünde ben Milletvekili oldum bakan bey ‘hayatta vermem, dere yatağına çok yakın zeminde sıvılaşma olabilir’ dedi. Son depremde 11 ilin altından fay hattı geçmiyordu. Çanakkale’nin altında da fay hattı yok ama etkileniyor. Bu konuda Sosyal konutlarda gerekirse Belediye hiçbir hak talep etmeyecek. Vatandaşlarımız ekstra bir şey vermeden kendi sağlıklı evlerinde yaşayacaklar. Kentsel dönüşümde Sosyal Konutlar başta olmak üzere fiziki ömrünü tamamlamış bir çok binamız var. Bunlarla birlikte bir ana önce dönüşüme ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
Tuba Demirtaş
Foto:BHA