Zeynep Bodur Okyay, “Onun mirasına sahip çıkacağız”
Çanakkale Seramik Fabrikaların’nda Kale Grubu Kurucusu ve Onursal Başkanı İbrahim Bodur’u son yolculuğuna uğurlamak için tören düzenlendi. Bodur’un, temelini 1957 yılında attığı binanın kapısı önünde düzenlenen uğurlama töreninde ağlayarak konuşan kızı Zeynep Bodur Okyay, “Onun mirasına sonuna kadar sahip çıkacağız” dedi.
Geçtiğimiz Pazartesi günü yaşlılığa bağlı sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitiren Kale Grubu Kurucu ve Onursal Başkanı İbrahim Bodur için bugün (Çarşamba) Çanakkale’nin Çan İlçesindeki Çanakkale Seramik Fabrikaları’nda uğurlama töreni düzenlendi. Tören, duayen sanayici İbrahim Bodur’un Çanakkale Seramik Fabrikaları’nda temelini 1957 yılında attığı tesisin kapısı önünde gerçekleştirildi. Törene İbrahim Bodur’un eşi Sevim Bodur, kardeşi Süleyman Bodur, kızı Zeynep Bodur Okyay, damadı Osman Okyay, torunu İbrahim Bodur, Çanakkale Valisi Hamza Erkal, Balıkesir Valisi Mustafa Yaman, Malatya Valisi Süleyman Kamçı, Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, milletvekilleri, kaymakamlar, belediye başkanları, fabrika çalışanları, Kaleseramik’in bayi ve iş ortakları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
İbrahim Bodur’un kızı Kale Grubu Başkanı ve Ceosu Zeynep Bodur Okyay, gözyaşı dökerek, törende duygusal bir konuşma yaptı. Bodur, “Bugün Kale Grubunun Kurucusu, Türk sanayisinin ulu çınarı, sayın İbrahim Bodur’u, babamı son yolculuğuna uğurluyoruz. Hepimizin acısı derin, üzüntümüz de sonsuz. Onun 1955 yılından itibaren başladığı çalışmaları, 57 yılında temelini attığı ve bu sene Allah nasip edip bize aynı temelin üzerinde yenilediğimiz bu binanın önünde, bu kuruluşların ilk kapısının önünde ağırlamayı uygun bulduk. Ama ne kadar şanslı bir insanız ki, ulu çınarın gölgesinde yetişmeyi, sanayiciliği, iş adamlığını, her şeyden önce insan olmanın ne demek olduğunu onun gölgesinde öğrenme şansı bulduk. Babamın öğütlerini ömür boyu ben ve tüm Kale ailesi çalışanları olarak hatırlayacağız. Gerçekten ondan çok şey öğrendik. Bize rehberlik etti. Gerçekten yolumuzu da aydınlattı. Daima inandı, güvendi, cesaretlendirdi. Sevgi ve saygıyı öğreten çok yüce gönüllü bir insandı. Attığı her adımı insan sevgisiyle, memleket sevdasıyla atan gerçekten bir rol modeldi. Ben ömrüm boyunca onun gibi vatanperver, onun gibi bu millete inanan bir insan az gördüm. Onun mirasını gelecek kuşaklara, aynı değerleri koruyarak aktarmak bizim boynumuzun borcudur. Ben eminim ki, şimdi soruyorum, aynı düstur üzerine gitmeye tüm Kale ailesi olarak var mısınız? Allah razı olsun. Onun mirasını korumak hepimizin boynumuzun borcu. Allah hepimize sabır versin. Gerçekten içimden bir parça kopuyor. Ben bir evlat olarak ondan bir kere razıyım. Allah’a şükrediyorum böyle bir babanın evladı olduğum için. Hepimiz inançlı insanlarız. Burada bitmediğine inanan insanlarız. Anneme de Allah'tan hayırlı uzun ömür niyaz ediyorum” dedi.
Bodur’un konuşması sırasında Ahmet Yaramaz isimli eski bir çalışan Zeynep Bodur Okyay’a, “Ben buranın temelinde çalıştım. 1958 yılında bitti bıraktım. 1983 yılında da emekli oldum. En son 40’ncı yılında geldiğinde kendisiyle görümüştük” dedi. Bodur da Yaramaz’ın elini öptü.
Çanakkale Valisi Hamza Erkal ise, Bodur'a Allah'tan rahmet diledi. Memleketin çok kıymetli bir insanı kaybettiğine işaret eden Vali Erkal, sanayi duayeni olan Bodur'un bütün halkına, yaşadığı memleketine, Çan'a, İstanbul'a ve bütün memlekete hizmet ettiğini vurguladı. Erkal, Bodur'un herkese öncülük ettiğini, bu yönüyle dev bir insan olduğunu belirterek, “İsminde de Kale vardı, Çanakkale'ye yakışır bir şekilde. Kale gibi bir insandı. Bu memleketin kalesiydi. Hem sanayisiyle, hem yaptıkları hayırlarıyla, hem gönül insanı olmakla ve buradaki yaşayan herkese kucak açmakla kale gibi bir insandı. Bugün bu kale gibi insanı ahirete yolcu ediyoruz” dedi.
Törenin ardından Bodur’un tabutu omuzlarda taşınarak Fabrika içindeki Kaleseramik Fabrikaları Camii önüne getirildi. Torunu İbrahim Bodur ise dedesi İbrahim Bodur’un resmini taşıdı. Namaz saatine kadar dualar okundu. Öğe namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Bodur’un cenazesi doğduğu köy olan Yenice İlçesine bağlı Nevruz Köyü’ne götürülerek, aile kabristanlığında defnedildi.