AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, AK Parti Lapseki İlçe Başkanlığında yaptığı açıklamada, “Meclis genel kurulunun çalışma esaslarını belirleyen en temel metin. 1973 tarihinde hazırlanan bir tüzükle şuan karşı karşıyayız. Bu tüzüğün artısı ve eksisi var. Ancak en çok eleştirilen şey hatırlanacağı üzere kamuoyunda sürekli ‘neden geceliğin kanun çıkıyor, neden geç saate çalışma yapılıyor?’ gibi bir takım eleştiriler oluyor. Ancak meclisin rutin işlemesine baktığımızda gündüzleri sadece polemik yapan grup önerileriyle zaman kaybetmeyi bir muhalefet zanneden anlayışa izin vermeyen bir tüzükten bahsediyoruz. O yüzden bence tüzüğün iş yapan, demokratik kuralları işleten her partinin kendi hakkını kollayan bir metin halinde tekrar revize edilmesi lazım. İyi niyetten kaynaklı istismara izin vermeyen bir tüzük olması lazım. Siz bir hakkın istismarını, hakkın su istimalini isterseniz buna ilişkin yasal bir zemin olsa da toplum buna yan bakar, kızgınlıkla yaklaşır. Bizim şuan tüzüğümüzdeki sorun o. Yani örneğin grup önerileri. Grup önerilerinin verme hakkı var mı? Var. Ama grup önerisi meclisin gündemi oluşsun diye verilir. Siz her gün usulen verip de sadece konuşma hakkının istismarını ortaya koyarsanız, bununla ilgili tüzüğün kendisinden değil de sizin niyetinizden bahsedilir. O yüzden bizim önümüzde iki tane mesele var. Bir tanesi uyum yasaları kapsamında 2019’da değişen sistemle ilgili yeni tüzük ihtiyacı. Çünkü orada biliyorsunuz kanun hükmünde kararnameler kalkacak. Cumhurbaşkanı kararnameleri var. Hükümetin yasama faaliyetlerine biliyorsunuz mesafeli katılması süreci başlayacak gibi gibi. O yüzden 2019 da hayata geçecek olan bir tüzük ihtiyacımız var. Fakat biz şu iddiadayız, biz iş yapmak istiyoruz. Milletimizin taleplerini yerine getirmek istiyoruz. Bakın ben bugün köyleri gezdim köylerden buraya geldim. O köylerin talepleri, dertleri, sorunları var. Onların karşılanması için bizim zamanla yarışmamız lazım. Grup önerileriyle usul tartışmalarıyla kendisine kaynaklı verilen bu hakkı istismar eden muhalefetin tekrar düşünüp, bence şu an ki yani 2019’a kadar olan sürece de bir tüzük revizesine gitmek lazım. İki işimiz var bir 2019’dan sonra ki uyum yasalarına bağlım tüzük değişikliği birde şimdiki zamanda daha iyi çalışabilmek için usul ekonomisini gözeten, toplumun beklentilerine yerine getirmeyi sağlayacak bir tüzük değişikliğini yapmamız lazım acilen. Biz isteriz ki dört parti birden bu işi yapsın. Meclis başkanımız toplantı yaptı dört partiyi davet etti. Ancak buradan bir sonuç çıkmayacağı görülmüş oldu. Şimdi bir yol kaldı. Her parti kendi önergesini konuya ilişkin vermesi lazım. Daha sağlıklı daha demokratik usullerin hayat geçirildiği ama demokratik usullerin hayata geçirilirken iş yapma niyetini ortaya koyan tüzüğün hayat geçmesi lazım. İsteriz ki dört parti bunu versin ortak taraflar öne çıkar, tartışma olacak konular varsa bunları tartışırız. Ama yine meclisin şu an ki tüzüğünün hatları çerçevesinde bir kanun görüşmesi gibi bu görüşmeleri yaparız ve tüzüğümüzü hayata geçiririz diye düşünüyorum" dedi.