ÇANAKKALE’nin Bayramiç ilçesinde geçmişi M.Ö. 7’nci yüzyıla kadar uzanan ve o dönem sikke basılan kentler arasında olan Kebrene Antik Kenti, defineciler tarafından delik deşik edildi. Bölge sakinleri, antin kentin daha iyi korunması için önlemlerin arttırılmasını istedi.
Bayramiç ilçesinin 15 kilometre güneyinde, Çaldağ ve Akpınar köyleri arasında bulunan 638 metre yüksekliğe sahip Fuğla Tepe ve Bakacak Tepe üzerine kurululan Kebrene Antik Kenti’nin geçmişi, arkeolojik verilere göre M.Ö. 7'nci yüzyıla kadar iniyor. Çanakkale Kültür Envanteri'nde yer alan bilgilere göre; Troas bölgesinin en yüksek konumlu yerleşmesi olan Kebrene, Bayramiç ve Ezine ovalarına hakim konumda, Kazdağlarının güney yamaçlarındaki antik kentlerle bağlantıyı sağlayan antik yolların üzerinde yer alıyor. Kentin etrafını çevreleyen ve uzunluğu 3,5 kilometreyi bulan sur duvarlarının kalıntılarını, günümüzde Çaldağ köyündeki bir evin bahçesinde görebilmek mümkün.
Yapılan araştırmalarda, en parlak döneminin M.Ö. 6’ncı yüzyıl ile 4’üncü yüzyıl olduğu tespit edilen Kebrene Antik Kenti'nin, gümüş madeni ve hayvancılıkla zenginleştiği, Troas bölgesinin sikke basan kentleri arasında yer aldığı biliniyor. M.Ö. 6’ncı yüzyılın sonlarından itibaren basılmaya başlanan sikkelerin ön yüzünde Apollon başı, arka yüzünde ise koç başı bulunuyor. Kentin ilk kuruluşunun, araştırmacılara göre Troialılar zamanına kadar gittiği tahmin ediliyor. Troia Antik Kenti’nde kazılar yapan ve hazineleri bulduktan sonra yurt dışına kaçıran Heinrich Schliemann’ın da 1882 yılında Kebrene Antik Kenti’nde kazı yapıp bazı gümüş ziynet eşyalarını çıkardığı biliniyor. 1970’li yıllarda Prof. Dr. Yusuf Boysal tarafından Bakacak Tepe üzerinde yapılan kısa süreli kazı çalışmasının sonuçları ise yayınlanmadı.
Antik kentin güney bölümünde bulunan Fuğla Tepe üzerinde ana kayaya oyulmuş sarnıç ve bu yapıya ait yoğun kiremit parçaları günümüze kadar ulaşmış duruda.
YILLARDIR DEFİNECİLERİN HEDEFİNDE
Kaçak kazı çukurlarında yapılan araştırmalarda şehrin nekropolüne ait kalıntılar tespit edilen Kebrene Antik Kenti, yıllardır definecilerin hedefinde. Zenginliği nedeniyle Çaldağ tepesindeki antik kent sınırlarında geçmiş yıllarda şiddetli yağmurların ardından toprak yüzeyinde sikkeler görüldüğü, yöre halkının da bu sikkelere denk gelebilmek için her adımını dikkatli şekilde atarak milyoner olabilme hayaliyle yaşadığı kulaktan kulağa dolaşan bir rivayet. Köylülerin zengin olabileceği bir hazineye rastlayıp rastlamadığı bilinmese de definecilerin, Kazdağları'na en yakın noktalardan birisi ve arkeolojik sit olan Kebrene'yi, hazine bulabilmek için delik deşik ettiği bir gerçek. Öyle ki defineciler, köylüleri bile canından bezdirmiş ve huzursuz etmiş. Jandarmanın gözetim altında olmasına rağmen, defineciler cihazlarıyla geceleri bölgeye gelerek, hazine arıyor. Belirledikleri alanlarda da kaçak kazı yapıyor.
Köylüler, eskiden şiddetli yağmurların ardından yüzeyde sikkeler bulunabildiğini söyledi. Definecilerin cihazlarla yaptığı aramalar nedeniyle artık yüzeyde sikke bulunmadığını, artık yerin altında kaldığını belirten köylüler, kaçak kazılara karşı yetkililerin önlem almasını istedi.
Zamanında antik kent bölgesine konulan, 'Kebren Parkuru' yazılı tabela da kırılarak çalıların arasına bırakılmış durumda. Yöre halkı, define cihazlarıyla hazine aranan ve kazılarak talan edilen antik kentin, daha iyi korunmasını talep ediyor.
Kaynak: DHA