Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer, koronavirüs nedeniyle turizmde yeni bir konseptin ortaya çıktığını söyleyerek, “Seyahat tüketici eğilimleri de bu son süreç içerisinde daha küçük, doğal, doğa ile iç içe tesislere önem vereceği, kapasite olarak daha küçük tesisleri tercih edeceği yönünde beklenti söz konusu. Bu da Çanakkale’deki tesislerimizin çok büyük olmaması, daha küçük, kişiye özel hizmet sunabilecek nitelikte olması pozitif bir avantajı olacağı yönünde.
Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs nedeniyle birçok ekonomik alan olumsuz etkilendi. Bu süreçten en çok etkilenen alanlardan biride turizm sektörü. Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamalarda Haziran ayı gibi ülke için turizmde hareketlilik yaşanması beklendiği dile getirildi. Bu kapsamda Çanakkale’de bulunan turizm paydaşlar video konferans sistemiyle gerçekleştirdiği toplantıda bu hareketlilikten Çanakkale bölgesini en iyi şekilde yararlanması için yapılabilecek çalışmalar hakkında bilgi alışverişi yapıldı. Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer yapılan toplantıyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, Haziran ayında turizmde gerçekleşmesi beklenen iç hareketlilik ile ilgili açıklamalarda bulundu.
TÜM TÜRKİYE’DE ÇOK GÜÇLÜ BİR ETKİLEŞİM YARATILMASI HEDEFLENMİŞTİR
Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer, Çanakkale’mizde turizmle ilgili Sivil Toplum Kuruluşları Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı koordinasyonuyla bir araya geldiğini söyleyerek, “Çanakkale’nin bu süreçte özellikle Kovid-19’a bağlı ülke turizmi ve dünya turizmindeki bu yavaşlama nedeniyle, Çanakkale açısından bir farkındalık üretmesi için sosyal medyada hareket etmesi, bu çerçevede içerikler üretilmesi için bir çalışma gerçekleştiriliyor. Buradaki amaç herkesin evinde geçirdiği bu sürede en azından Haziran ayından itibaren başlaması ihtimali olan iç turizm hareketini şehrimizin lehine çevirmek açısından bir çalışma yapılması. Bu kapsamda ilimizde bulunan tüm turistik cazibe alanlarıyla alakalı dijital içeriklerinin geliştirilmesi, bu dijital içeriklerin platformda yer alan Sivil Toplum Kuruluşlarınca paylaşılarak tüm Türkiye’de çok güçlü bir etkileşim yaratılması hedeflenmiştir. Bu kapsamda da özellikle Haziran ayı ile birlikte oluşması ihtimali olan iç pazarda Çanakkale’nin daha tercih edilen bir destinasyon olması hedeflenmektedir” diye konuştu.
ETAPTA İÇ TURİZM KONUSUNDA BEKLENTİ SÖZ KONUSU
Koronavirüs sürecinde en çok etkilenen alanlardan birinin turizm olduğunu söyleyen Aydeğer, “Bununla alakalı bizler konunun tıbbı yönünün çözülmesiyle ilgili olarak stratejilerimi belirlememiz mümkün. En son Kültür ve Turizm Bakanımızın yapmış olduğu açıklama çerçevesinde Haziran ayı ile birlikte normalleşme yönünde adımlar atılacak. Şuanda ilk etapta iç turizm konusunda beklenti söz konusu. Dış turizm ile alakalı olan konu ülkeler arası seyahat ilgili yeni normların belirlenmesi ile ilgili bir konu olacak. Bazı ülkelerle seyahat hareketi biraz daha uzun sürebilir. 2020 yılı için sonbahardan önce dış pazar için önemli bir hareketi beklemek şuan için mümkün gözükmüyor. Bu süreci hızlandıracak veya geciktirecek en önemli etkenlerden bir tanesi tıbbı olarak aşının bulunması. Aşının bulunması halinde buradaki süreçte değişim gösterecektir” şeklinde konuştu.
ARTIK TURİZM HAREKETLERİ ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK
Aydeğer, turizm camiasının iki ana konuda odaklandığını söyleyerek, “Bir tanesi finansal süreçlerin 2020 yılını aşacak şekilde planlanması ile ilgili yoğun bir çalışma var. Devletimizin açıklamış olduğu paketler var. Bu paketlerle ilgili süreçlerin doğru yöneltilmesi açısından üyelerimizi bilgilendiriyoruz. Birde operasyonel olarak koronavirüs sürecinden sonra artık turizm hareketleri eskisi gibi olmayacak. Hiçbirimiz eskisi gibi normale dönmeyi beklemiyoruz. Sektör bu çerçevede de kendi yeni normlarını oturtmaya çalışıyor. Bununla ilgili tüketici tercihlerinde çok belirgin gözle görünür bir değişiklik olması söz konusu. Özellikle sosyal mesafenin normalleşme süreci başlasa bile korunacağı, bu çerçevede de özellikle hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin kapasitelerinin belli bir oranda düşürülmesi gerektiği şuanda görüşülen normlardan bir tanesi” ifadelerini kullandı.
YENİ BİR KONSEPT SÖZ KONUSU
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın koronavirüse karşı tedbir alan tesisler için sertifikasyon çalışması gerçekleştirdiğini söyleyen Aydeğer, “Kovid-19’a karşı tedbir alan işletmelere bakanlık ayrıca açıklıyor olacak. Burada önemli konulardan bir tanesi geçmişte devam eden açık büfe hizmet standardının değişimi nokrasında bir durum söz konusu olabilir. Açık alanlarda, ortak kullanım alanlarında kapasitelerin düşürülmesi söz konusu olabilir. Bu süreçlerle ilgili genel olarak hijyen ve dezenfeksiyon konusunda da ekstra tedbirlerin alınması söz konusu. Bunlarla ilgili bakanlık Mayıs ayının ilk haftasının sonlarına doğru bu standartları belirleyen şeyi açıklıyor olacak. Çok zor bir süreç geçiriyoruz. Birçok bilinmezleriyle geliyor. Bizler bu konuda ÇATOD olarak kendi tesislerimizde yeni sürece adapta olmak için elimizden gelen gayreti göstermeye çalışıyoruz. Yeni dönem içerisinde Çanakkale’nin şanslı olabileceği birkaç alan var. Bunlardan en önemlisi yeni süreçle ilgili birçok bilimsel araştırma şunu gösteriyor; insanlar bir süre uzun seyahatlerden kaçınacaklar. Kendi araçlarıyla seyahat etmek isteyecekler. Şuanda yeni bir konsept söz konusu. Bulundukları alana yakın iki, üç günlük kısa tatillerin söz konusu olabileceği yönünde. Çanakkale özellikle İstanbul, Bursa, İzmir gibi büyük şehirlere yakınlığı nedeniyle iki-üç günlük kısa ve kendi araçlarıyla seyahat etmek isteyenler için iyi bir alternatif olarak görünüyor. Seyahat tüketici eğilimleri de bu son süreç içerisinde daha küçük, doğal, doğa ile iç içe tesislere önem vereceği, kapasite olarak daha küçük tesisleri tercih edeceği yönünde beklenti söz konusu. Bu da Çanakkale’deki tesislerimizin çok büyük olmaması, daha küçük, kişiye özel hizmet sunabilecek nitelikte olması pozitif bir avantajı olacağı yönünde. Bunları yaşayarak öğreneceğiz” dedi.
PANDEMİ SÜRECİNİ EN İYİ ŞEKİLDE ATLATABİLMEK İÇİN NELER YAPABİLİRİZ KONUŞTUK
Video konferans toplantısıyla ilgili değerlendirmeler de bulunan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Ahmet Çelik, “Eceabat Kaymakamı Hasan Ongu’nun liderliğinde ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığımızın moderatörlüğünde turizm paydaşlarının tamamının bir araya gelip, fikirlerini beyan ettiği ve Çanakkale turizmi ile ilgili konuların masaya yatırıldığı bir toplantı oldu. Amacımız birincisi, bölgemizde var olan ekonomik tesislerimizden dolayı, ikincisi kısa mesafede olup ulaşım konusunda ekonomik olmamızdan dolayı ve üçüncüsü tarih, deniz, güneş hepsini barındırdığımızdan dolayı, diğer bölgelere göre daha rekabetçi olduğumuz ve kötü zamanda bu pandemi sürecini en iyi şekilde atlatabilmek için neler yapabiliriz ile ilgili fikirlerimizi beyan ettiğimiz bir toplantı oldu. Fakat pandemi sürecinde insanların hemen hemen çoğunun takip ettiği dijital medya ve dijital kanallar oldu. Bu yüzden Alan Başkanlığının himayesinde, dijital olarak pandemi sonrasındaki dönemde beklentileri karşılayacak ve beklentilerin meydana getirdiği standartlarda bölgeye sahip olduğumuz ve bu bölgedeki bütün var olan altyapımızla, araçlarımızla, tesislerimizle yen dönemdeki normlara zaten sahip olduğumuzu, dijital ortama çevirip ve sanal ortamda bunun reklamının yapılması, duyurulması konularında fikir birliğine varmaya çalıştık. Çanakkale bölgesi, İstanbul, Bursa, İzmir üçgeninde ekonomik ulaşılabilirliği ile ön plana çıkıyor ve pandemi sonrasında outdoor dediğimiz aktivitelerin, doğa turlarının revaçta olmasından ötürü, Troas Kültür Rotaları gibi, dalış turizmi, yüzme, bisiklet gibi altyapısına sahip olduğumuz konuları bütün Türkiye’ye duyuracağımız bir dijital kampanya başlatmak hedefi ile bir araya geldik. Bütün paydaşlar, Troya Müzesi, Alan Başkanlığı, İl Kültür Müdürlüğü, ÇARO, TÜRSAB, ÇATOD, ÇATUD, ÇTSO, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü, bütün bu kurumların bir araya gelip bu kampanyayı başlatmakla ilgili çalışmaya başladık. Bölgemizde neler yapılması ile ilgili de acentalarla, otellerle, rehberlerle istişare edip, eksikliklerin ortaya çıkarılması, özellikle ön planda olduğumuz konularda iddialı olduğumuz diğer bölgelerden üstün olduğumuz özelliklerin ön plana çıkarılmalı ve bunun dijital platformlara aktarılıp, reklamının yapılması konusunda hem fikir olduk” dedi.
Muzaffer Cirtel