Çanakkale Belediyesi Aralık ayı Meclis Toplantısı’nın gündeminde ülke ekonomisi yer aldı. CHP Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Erdal Gezen sayısal veriler ile konuşarak, “Çanakkale nüfusunun yarısı bireysel kredi kullanıyor. Ülkenin mevcut durumu bu ve çaresizlik içindeyiz. Her 4 aileden biri icra tehdidi altında. Böyle bir kentte huzur ve mutluluk olur mu?” dedi. Ak Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel’in ülkenin manipüle edildiği yorumlarına cevap veren İyi Partili Burak Kunt ise “İktidarda olan sizsiniz niye hazırlanmadınız? 19 yıldırneden hazırlık yapmadınız? Yani bu söylemi artık kabul etmek istemiyorum. Onların eli armut toplamıyordu, sizin eliniz neden armut topluyor?” dedi.
Çanakkale’de vaka oranlarının artmasından dolayı alınan pandemi tedbirleri kapsamında Parion Otel’in toplantı salonun da gerçekleşen Çanakkale Belediyesi Aralık ayı Meclis Toplantısı’nın gündeminde ülke ekonomisi yer aldı.
Meclis Toplantısı gündem maddelerine geçmeden önce söz alan Grup Başkanları söz alarak yükselen döviz kurları ve ekonomi hakkında görüşlerini sundu.
Toplantının açılış konuşmasını Belediye Başkanı Ülgür Gökhan yaptı. Gökhan konuşmasında ülke gündemine girmeden bir aylık faaliyet ve Çanakkale Belediyesi tarafından yapılan bazı çalışmalar hakkında bilgiler verdi
“Atikhisar’da Sıkıntı Yok ama su bolluğu da yok”
Gündem dışı konuşmasında Atikhisar’daki su doluluğu ile ilgili de bilgiler veren Belediye Başkanı Ülgür Gökhan “Esas biraz da yağış lazım, Yağış lazım derken, bir bilgi de vereyim. Atikhisar barajımız 32 Milyon Metreküp, şu anda yani yüzde 62.5’u doluluk oranı var. Yani idare eder, çok iyi diyemeyiz ama, yüzde 75- 80 olsaydı, mutlu olurduk ama, 62.5’da iyi ama şunu demek istiyorum, su tasarrufuna devam edeceğiz, yani şu anda, su bolluğumuz filan yok. Çok dikkat etmemiz lazım evimizde kullanırken, özellikle sulama noktasında, bizde bu arıtma noktalarında, sularımızı yeniden, kullanımı ile ilgili, tahlil sonuçlarını aldıktan sonra hem Güzelyalı hem buradaki, arıtma sularının yeniden kullanılması için, tabii sulamada, kullanılması için uygun olup olmadığını, öğrendikten sonra gereğini yapacağız. Başka çaremiz yok. Hemşerilerimizden de dikkatli davranmaları istirham ediyoruz. 16 Kasım'da Mekanik Atık Arıtma tesisinin açılışını gerçekleştirdik. Biliyorsunuz hep beraber oradaydık katılan arkadaşlarımızla, güzel bir tesis oldu. İnşallah yakıt bölümünü de en yakın zamanda alıp, komple bir açılış yapacağız. Bakanlıktan da ilgilileri çağırıp, hatta Avrupa Birliğinin buradaki temsilcilerini çağırıp, Çevre Bakanlığı temsilcileri hep beraber bir açılış yaparız diye düşünüyorum” dedi.
“AŞI OLALIM, AŞI OLMAYA TEŞVİK EDELİM”
Başkan Gökhan, yükselen vakaları da hatırlatarak konuşmasında aşı çağrısı yaptı ve “Maalesef aşı konusunda çok hızlı hareket edemiyoruz. Gerçi dünyada pek hızlı hareket edemiyor ama, biz de özellikle hızlı hareket edemiyoruz. Onun için özellikle Çanakkale’deki hemşerilerimizden aşı konusuna önem vermeleri gerektiğini, aşılarını olmaları gerektiğini, ihmal etmemeleri gerektiğini, vurgulamak istiyorum. Çünkü aşı, olunduğu zaman hastalık çok daha hafif ve kolay geçiyor. Olmadığı zaman, maalesef ağır semptomlar gösteriyor. Onun için aşımızı olalım ve olmaya teşvik edelim” dedi.
İŞGÜCÜ UCUZLUĞUNDA ÇİN’İ GERİDE BIRAKTIK
Kasım Ayı Belediye Meclisinde söz alan CHP Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Erdal Gezen, konuşmasında ekonomiye ağırlık verdi. Ekonomiyi genelde ve yerelde rakamlarla değerlendiren Erdal Gezen “ Asgari Ücret 2 bin 850 TL ne kadar olacağı tahmin ediliyor ve görüşmelerde gönül ister ki 4 bin lira olsun. Olur mu olmaz mı bilmiyorum ama Asgari Ücretlinin 2020 Ocak ayında aldığı ekmekle bu gün alınan ekmek arasında 65 ekmek kayıp var. Asgari ücretlide ısınma maliyeti %80 artmış. Barınma maliyeti %82 artmış. Çünkü örneğin Çanakkale’de yaşıyoruz. Çanakkale’de ev kiralarında %50 artış var. Asgari ücretin yılbaşından bu yana 160 dolar değer kaybettiğini biliyoruz. Asgari ücretin bu kadar düştüğü bir ortamda iş gücünde de Çin’i geride bıraktık. Evet Türkiye Ucuz bir işgücü cenneti haline getiriliyor. Memura ve emekliye %12 gibi bir zam yapıldı kademeli olarak. Fakat Hazine ve Maliye Bakanının tebliği ile yayınlanan değerleme oranları açıklandı. Yani 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren değerlenme oranına bağlı olarak vergiler, harçlar, ceza harçlarında %32 artış yaşandı. Yani arada %300’lük bir fark var. TÜİK’in enflasyon açıklaması %20 bu paradoksta biz ne yapacağız. Eğer iktidar açıkladığı kendi verisinde olsaydı bile değerleme oranını %20’de tutardı” dedi.
“TUZA % 50 ZAM OLUR MU?”
Gezen “Bu hükümet 2002 yılında geldiği zaman bir dolar 1.60 TL’ydi dolar. Bolluk, refah vaat edilmişti. Ekonomik anlamda ülkemizin çok üst pozisyonlara çıkacağı vaat edilmişti. Tek adamlık sisteme geçtiğiniz zaman dolar 4.60 TL’ydi. Fakat Bugün dolar 13 TL’yi aştı. Dün yine Hazine ve Maliye Bakanımız değişti. Türkiye’de son üç yılda 3 defa Hazine ve Maliye Bakanı değişti, 4 defa da Merkez Bankası Başkanı değişti. Aslında Ekonominin nasıl yönetilemediğini, ekonominin kaç başlı olduğunu bu değişimler bize gösteriyor. Gerçekten Değişken piyasa değil, değişken başkan ve bakan yapısı olarak bunu tanımlayabiliriz. 2022 yılı 162 Milyar Dolar Borcumuzu bu kurdan ödeyeceğiz. Yani bir yıl önce üç katını çalışarak Türk Milleti ödeyecek. İktidarın böyle bir derdi yok. Çünkü hiçbir geri adım atılmıyor, tasarrufta bulunulamıyor. Ocak ayında Benzin 6 lira 90 kuruşken şu anda 9 lira 82 kuruş. %30 küsurat bir zam olmuş. Bildiğimiz Tuza %50 zam olur mu?” dedi.
ÇANAKKALE’NİN YARISI BİREYSEL KREDİ KULLANIYOR
Çanakkale’de yüksek faizlere rağmen vatandaşların çaresizlikten krediye yöneldiğini ve Çanakkale Nüfusunun yarısının bireysel kredi kullandığını belirten CHP Grup Başkan Vekili Erdal Gezen “Çanakkale Merkez İlçemizde 196 tane kafe, 156 kahve, 96 çay ocağı 154 lokanta, 33 fırın, 32 kasap 5 kantin Esnaf ve Sanatkarlar odasına bağlı olarak çalışıyor. Bir de Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasına bağlı olarak bu tür faaliyetleri yapan işletmeler var. Esnaflarımızı dinliyoruz. Daha dün küçük bir lokanta, aylardır para kazanamadan gidiyoruz, böyle devam ederse kapatacağız diyor. Ürünleri tedarik edemiyoruz, tedarik ettiğimiz ürüne fiyat koyamıyoruz, fiyat koyduğumuzda yerine yenisini alamıyoruz diyorlar. Bu çaresizlik içinde mücadeleye devam ediyorlar. Çanakkale’de 2021 Eylül ayı tüketici kredileri, bunun içinde konut, araç ihtiyaçlar da var. 6 Milyon TL. Yani esnafımız yüksek faize rağmen çaresizlikten krediye gidiyor. Hani enflasyonun yüksek faize bağlı olduğunu onun için faizlerin indirileceği söyleniyor ya, hayır faizlerin nerelerde olduğunu banka faizlerinde görebilirsiniz. Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu Kredi kayıt bürosu Çanakkale’de 2021 yılında 317 bin 506 kişiye 5 Milyar 788 milyon 357 bin TL bireysel kredi verildiğini söylüyor. Yani Çanakkale nüfusunun yarısı bireysel kredi kullanıyor. Ülkenin Mevcut Durumu bu ve çaresizlik içindeyiz” dedi.
ÇANAKKALE’DE AİLELER İCRA KORKUSU İLE YAŞIYOR
Gezen, Çanakkale’deki icra dosyalarına da değinerek “Yılı kapatıyoruz. Kasım Ayı itibari ile Çanakkale icra müdürlüklerinde açık görülen icra dosyası 52 bin 3 bin 500 tane de talimat dosyası olduğu söylendi. Yani başka kentlerden icrayı koyup da talimatla gelip burada haciz işlemi yapılan dosyalar var. Yani sayı 55 bin dosya kentin nüfusu ne kadar olabilir ki. Yani her 4 aileden biri icra tehdidi altında. Böyle bir kentte huzur ve mutluluk olur mu? Sabahleyin kalktığı zaman çocuğunun cebine harçlık koyamayan bir baba huzurlu ve mutlu bir aile yapısı oluşturur mu? Onuniçin şu anda aile mahkemelerinde bine yakın dosya var. Huzurlu bir kent arıyorsanız Çanakkale’ye bakın çünkü biz Barışın kentiyiz diyoruz ama aile yapımız bile zarar görüyor. Bunun nedeni ise siyasi iktidar ve ekonomidir. Müteahhitler Birliği Salih Yıldız’ın bir açıklaması oldu ‘Memur maaşı ile Çanakkale’de ev almak hayaldir artık’ diyor. Ne kadar acı değil mi? Ki Çanakkale memurların, emeklilerin huzur bulduğu, emekli maaşları ile geçindiği bir kent diyoruz biz buraya” dedi.
“BU ÜLKENİN GELİŞTİRECEK OLAN AK PARTİDİR”
AK Parti Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Esra Yüksel ise ekonomi konuşmalarına yanıt vererek yaptığı açıklamada, yaşanan sorunları düzlüğe çıkaracak partinin yine ak parti olduğunu belirterek “ İki yıldır Koronavirüsün etkisi ile dünya ekonomileri küçüldü. Tedarik zinciri koptu, rakamlar arttı artı dolar üzerinden ekonomimizi manipüle eden bir güç var. Sorunlar var, sorunların sebepleri belli. Siz izliyorsunuz kabul da etmiyorsunuz ama biz ikna etmek zorunda değiliz. Çünkü bakış çerçeveleriniz belli. Kaldı ki siz 20 yıldır muhalefette olan bir partisini sorumluluk almak, iktidar olmak nedir bilmediğiniz için havanda suyu dövüp duruyorsunuz. Ülkenin sorunları vardır ve bunları dindirecek AK Partidir, alternatifi de yoktur. O yüzden seçim seçim diye söyleyip duruyorsunuz muharrem İnce’nin iki tane cümlesi var dikkatimi çekmişti ‘çıktı yendi, çıktı yendi’ diyor sizi eleştirdiği için parti dışında kalan ve bir dönem Cumhurbaşkanı Adayınız. Bir de dedi ki ‘Bir adamı dövmek için 7 kişi bir araya mı geliyor almayacağım araya dayak yersin’ dedi. Yani seçim seçim diyorsunuz, seçime hazırlanışınız birin altındaki ondalık partlarla ifade edilen partileri markaj altına alarak enerjinizi buna harcıyorsunuz. O yüzde seçim zamanında da olsa sonuç değişmeyecektir. AK Parti 2002’den beri bu halkın iradesi ile iktidardadır. Dış güçler ve dış güçlerin içerdeki felaket telalarına rağmen yine halkın iradesi ile seçilip bu ülkeyi yönetmeye devam edecektir. Mağduriyet yaşayan her kes için hükümet tüm kurumlarıyla hem destekte bulunuyor hem de Koronavirüs ile ediyor. Bütün bunlara rağmen yatırım da yapıyor. Üretime ve istihdama yönelik bir seferberlik başlamıştır. Bu yaşananların nedeni, dünya 5’ten büyüktür diyen bir iktidar var. Bundan rahatsız olan çevreler de ekonomi üzerinden Türkiye’yi manipüle ediyor. Sonuç itibari ile bu ülkenin geliştirecek olan AK Partidir, alternatifi yoktur. O günleri göreceğiz. O günleri gördükten sonra yine beraber konuşuruz” dedi.
İktidarda Olan Sizsiniz Neden Hazırlanmadınız
İYİ Parti Meclis Üyesi Burak Kunt da AK Parti Grup Başkan Vekili Esra Yüksel’in dış güçler sözlerine yanıt verdi.
Kunt konuşmasında ; ‘’Şimdi benim asıl mesleğim ekonometrisim, bu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, üzerinde TC Devleti diye yazan, bir üniversitesinden lisans diplomam var. Üzerine birde yüksek lisans diplomam da var ama, aynı zamanda, 3 nesildir müteşebbis olan bir ailenin, oğluyum, kendimde, fena becermediğini düşünen bir adamım, bunun kararını siz vereceksiniz tabi. Son zamanda deniliyor ki, bize dışardan saldırıyorlar. Zaten 20 yıldır bir hikâyedir de bu, ama şu son dönemde dolarla ilgili böyle bir şey geliyor. Ben size bunu tarihten örnek vermek istiyorum, Şimdi 1187 yılı Selahattin Eyyubi Kudüs’ü almış, hemen 1189 yılında da Kudüs’ü tekrardan geri almak için 3. Haçlı seferini Aslan Yürekli Richard, 2 Filipe Ağustos’te, Frederic Barbarossa tarafından 3. haçlı seferleri düzenlenmiş, Şimdi Selahattin Eyyubi bu seferi kışkırtmış, dememiş ki, bize dış güçler saldırıyor dememiş ki, görüyorsunuz arkadaş biz nasıl bu işi yapıyoruz. Ne demiş hazırlanmış, yabancı düşmanlara karşı dimdik, durmuş, Kudüs'te vermemiş. Değerli arkadaşlar Kudüs oradaydı, bugün burada, aha tamda ayaklarımızın altında, burada bu Kudüs'ü biz savunacağız. Dış güçler bize şöyle yaptı, yok bizde rahip krizi var. İktidarda olan sizsiniz niye hazırlanmadınız? 19 yıldır neden hazırlık yapmadınız? Yani bu söylemi artık kabul etmek istemiyorum. Onların eli armut toplamıyordu, sizin eliniz neden armut topluyor? ” dedi.
BİR MALI DAHA UCUZ SATTIĞI İÇİN ÖVÜNEN BİR ÜLKE YOK
İhracat için verilen rakamlara ve Türkiye’nin ihracat politikasına da değinen Burak Kunt “Ekonomi ile alakalı ihracat rakamları, değerli arkadaşlarım bir malı daha ucuz sattığı için, övünen başka bir örnek görmedim. Ya biz diyoruz ki katma değer biz diyoruz ki, yüksek teknolojili ürün, mevcut ürünü daha ucuz sattığı için övünen bir millet vallahi görmedim billahi görmedim. Utanmalısınız, ihracat rakamı yükselmiyor. Daha ucuza daha değersiz mal satıyorsunuz. Yani bakın değerli arkadaşlarım enflasyonu düşürmenin yolu bütçe açığını, paranızı dertleştirerek ihracatı arttırma değildir. Bu bir cehalettir. Bunlardan bahsetmeyelim, Çok üzülüyorum, neden üzülüyorum biliyor musunuz, Kişi başında düşen milli gelirin, yıllardan belli gerilediği bir ülkede büyüdük demenize üzülüyorum. Yapmayın, TL bazlı büyümekte bahsetmiyorum. Sizin ne kadar büyüdüğünüzün benim zerre kadar önemi yok. Siz sayın başkan, arabanız ile şoförünüz 150 km hızla gidebilir. Bundan 20 sene önce 100 km hızla gidiyordu. Peki ama rakip nerde rakip nerde, kaç km hızla gidiyor. Sizin kaç km hızla gittiğinizin önemi yok, sizin kaçıncı bitirdiğinizin önemi var. Biraz önce G 21’ düştük dedik. İlk 20’deki ekonomiden, Türkiye'nin 16. Olarak sabitlendiği ekonomiden biz 21’e düştük. 3-5 sene sonra bizi G-20'yede çağırmazlar” dedi.
Bünyamin Nami Tonka