Üreticilerin süt sorunun koronavirüs süreci ile başladığını aktaran Savran, “Coronavirüs sürecinden dolayı raftaki peynirler tüketilemediği için peynir üreticisinin elinde peynir stoğu var. Peynir üreticilerin depoları dolu. Mandıracılar ‘Biz bu fiyatlar ile bu işin içinden çıkamıyoruz biz süt fiyatlarını düşürüyoruz’ dediler. Biz de 18 Mart’ta Çanakkale’ye gelecek olan Cumhurbaşkanımızdan süt üreticileri olarak Tarım Kredi Kooperatiflerine süt vermek istediğimizi, bu süt satışının yapılması için ricada bulunmayı planlıyoruz” dedi.
Çanakkale Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ferhan Savran, Boğaz TV’de canlı olarak yayınlanan “Güncel” programına konuk olarak küçükbaş hayvan yetiştiricilerinin sorunlarını aktardı Kısa süre önce Söğütgediği köyünde küçükbaş süt üreticinin gerçekleştiği eylemin nedenini de anlatan Savran sorunun kısa sürede çözülmesi için gayret sarf ettiklerini söyledi.
Savran şu başlıklara vurgu yaptı:
SÜT SORUNU ESAS KORONAVİRÜS SÜRECİ İLE BAŞLADI
“Küçükbaş hayvan üreticilerinin ürettiği süt genelde içme için değil peynir ve yoğurt yapımında kullanılır. Peyniri baz alacak olursak ki bizim bölgemizde en önemli şey peynir. Peynirde bir markayız Ezine Peynirimiz var. Pandemi ile birlikte, biliyorsunuz Ezine Peyniri yüksek kalitede bir peynir olduğu için fiyatı da farklı. O dönemde bizim koyun, keçi sütümüzün fiyatı bütün Türkiye’deki Koyun Keçi süt fiyatları pazarı Çanakkale’de belirlenirdi. Ürün pahalı ve değerli bir ürün olduğu için koyun, keçi sütü üreticileri fiyatlarını diğer illerden daha yüksek alırdı. Bir dönem koyun sütünde düşük fiyat oluşmuştu üreticiler “Biz Bu Fiyata Koyunların Sütünü Sağmayız “dediler. Üreticiler o dönem “koyunlarımızı süt üretiminden alır eti için kestiririz” dediler ve biz bu duruma karşı çıktık. O dönem birçok koyun sütü üreticisi et ırkı hayvanlar üretmeye yöneldiler tabi bir süre sonra sütün değeri artınca bu üreticiler tekrar süt üretimine döndüler. Coronavirüs sürecinden dolayı raftaki peynirler tüketilemediği için peynir üreticisinin elinde peynir stoğu var. Peynir üreticilerin depoları dolu. Mandıracılar “Biz bu fiyatlar ile bu işin içinden çıkamıyoruz biz süt fiyatlarını düşürüyoruz“ dediler. Mandıracılar “biz bu fiyatlardan süt alamayacağız dediler. “süt alırsak düşük fiyattan alırız” dediler. Geçen sene Mayıs ayının sonuna doğru keçi sütünü 4 - 4,5 TL’ ye 7,5 TL gibi de koyun sütü fiyatlandırması yapıldı. Bu sene yine aynı sorunlar var. Dünde süt üreticileri Söğütgediği Köyünde süt toplama merkezinin önünde süt fiyatlarını protesto etmek için eylem yaptı. Oradaki bir üretici arkadaşımız “ben süt fiyatlarını protesto edeceğim bana destek olun” dediler. Birde birlik olarak oraya gittik ve küçükbaş süt üreticilerimize destek olduk.”
“CUMHURBAŞKANIMIZDAN RİCADA BULUNACAĞIZ”
“Kısa bir süre önce küçükbaş hayvanların süt fiyatları ile ilgili toplantı düzenledik bu toplantıya mandıra sahipleri de katıldı. Bu toplantıda ben küçükbaş hayvanların süt üretimleri ile ilgili üretim maliyet hesaplarını çıkarttırdım. Bu maliyet hesaplamasının sonunda keçi sütünün maliyeti 7.17 TL, koyun sütü maliyeti 8.90 TL olduğu görüldü. Fiyatların altında verilecek olan süt fiyatları üreticilerin zararına üretim yapması anlamına geliyor. Unutulmamalıdır ki süt üreticiler bu üretimi gelir elde etmek için yapıyor zarar etmek için değil. Süt üreticisi neden bu süt fiyatı ile zarar ederim diyor. çünkü küçükbaş hayvanlarının yediği yem çok ciddi şekilde zamlandı. Zamma örnek vermek gerekirse geçen sene 50 kilogramlık yem çuvalı 140 TL idi. Bu fiyat 2021 Aralık ayında 197 TL oldu. 2022 yılında Şubat ayında yemi 242 TL’ye aldım bugün ise yemin çuvalı 272 TL. Yemin fiyatı yaklaşık 2 katına çıktı. Buda süt üreticisinin değişken maliyetlerinin 2 katına çıktığı anlamına geliyor. Bu nedenle süt fiyatları da tüketicinin ayakta kalabilmesi için iki katına çıkarılmalı. Peki ne oldu gecen sene Keçi Sütü 4 – 4.5 TL, Koyun Sütü’ de 7.5 TL idi. Bu sene netleşmemekle beraber Keçi 5 TL, Koyun 7 TL denmiş ama bu fiyatlarında altına süt alımı yapılacağı ifade ediliyor. Yani süt üreticisine sen zararına süt sat diyor mandıralar. Zaten şu anda depolarımızda süt stoğu var diyerek süt alımı da yapmıyorlar. Biz sorunun çözülmesinden yanayız. Bu çözümde de tüm yükü mandıracılar çeksin de demiyoruz. Hem süt üreticisi hem de mandıra sahipleri taşın altına elini sokacak. Burada süt üreticisi ve mandıralar beraber hareket etmeli. Mandıralar ham madde olmadan üretimlerine devam edemez, mandıralar olmazsa süt üreticileri de ürettikleri sütü satamazlar. Şimdi biz bu süreçte bir çalışma daha yaptık. Son dönemde biliyorsunuz Tarım Kredi Kooperatifleri var. Onlarda süt alımı yapıyor. Biz de 18 martta Çanakkale’ye gelecek olan Cumhurbaşkanımızdan süt üreticileri olarak Tarım Kredi Kooperatiflerine süt vermek istediğimizi, bu süt satışının yapılması için ricada bulunmayı planlıyoruz. İzmir’de benzer bir çalışma yapılmış. Eğer biz süt üreticilerimizin sütünün bir bölümünü Tarım kredi kooperatiflerine satabilirsek piyasada bir rahatlama sağlarız.”
Dilek Akşen