Çelenklerin Atatürk heykeli önüne konulmasının ardından saygı duruşu yapılarak İstiklal Marşı okundu. Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmayı ise CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural yaptı.
18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferinin 107 yılı nedeni ile Cumhuriyet Halk Partisi önderliğinde Cumhuriyet Meydanında yapılan resmi törenin ardından alternatif tören düzenlendi.
Alternatif törene İyi Parti Çanakkale Teşkilatı, Gelecek Partisi Çanakkale İl Teşkilatı, Doğruyol Partisi Çanakkale İl Teşkilatı, Atatürkçü Düşünce Derneği Çanakkale Şubesi ve bazı sivil toplum örgütlerinin Çanakkale Şube Teşkilatları katıldı.
“MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE MÜCADELE ARKADAŞLARININ HATIRALARI ÖNÜNDE SAYGIYLA EĞİLİYORUM”
Saygı duruşunun ardından günün anlam ve önemi ile ilgili konuma yapan CHP Çanakkale İl Başkanı Metin Ümit Ural şunları söyledi.
“Sözlerime, bıyığı terlememiş 15’lik delikanlıların, aksakallı dedelerin, al pürçekli ninelerin, tüm dünyaya; yiğitliği, mertliği bir kez daha öğrettiği, bir milletin işgale karşı, top yekûn şahlanışının; tarihi değiştirdiği Çanakkale Zaferi ile Özgürlükçü bir Cumhuriyeti mirası bırakan başta Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşlarının hatıraları önünde saygıyla eğildiğimi belirterek başlamak istiyorum. 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferinin 107.Yıl dönümü kutlu olsun.”
“BU TOPRAKLARDAN EMPERYALİZMİN ALAŞAĞI EDİLMESİ ARTIK BİR ZORUNLULUK HALİNE GELMİŞTİR”
Ural konuşmasının devamında şu cümlelere yer verdi :
“18 Mart, olağanüstü özverilerle, kan, gözyaşı ve nice can pahasını göze alarak düşünmeden, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Anadolu’nun dört bir yanından gelerek savaşa katılan binlerce kahraman, yurtseverin ulaşabildiğimiz bağımsızlık ve özgürlük uğruna, amansız bir mücadele vererek geri dönmeyi bile düşünmedikleri zafer günüdür.18 Mart, savaşa katılan asker sayısı ve silah gücü yönünden, emperyalist güçlerin ordusundan çok daha dezavantajlı olunmasına karşın, bağımsızlığımız ve Cumhuriyetimiz için çok büyük bedeller ödeyerek savaşı zafer ile sonuçlandıranları ve karşısında elde ettiğimiz kazanımlarımıza sahip çıkma bilinç ve irademizin tazelendiği, güçlendiği günü ifade eder. Çanakkale, dünyanın bir ucundan birbirleriyle savaşmak üzere cepheye gelen askerlerin arkadaş olduğu, çocukları ve torunlarının da kardeş olduğu yerdir. Çanakkale, tüm emperyalist oyunların bozulduğu, özgürlüğün galip geldiği ve savaşın içinden barışın çıktığı yerdir. Çanakkale, Anadolu’nun işgal altında olduğu İngiliz, Fransız ve İtalyanların harita üzerinde paylaşım yaptıkları şartlarda Laik Demokratik Cumhuriyetin önsözünün yazıldığı yerdir. Çanakkale, Emperyalizme karşı verilen mücadelenin, cesaretin, özgürlüğün, umudun ve bağımsızlık inancının en yüce göstergesidir. Çanakkale, işbirlikçi saltanata ve memleket topraklarını paylaşmak isteyen emperyalistlere karşı, Cumhuriyetin öncü kadrolarının şekillendiği yerdir. 107 yıl önce Çanakkale boğazına dayanan büyük ittifak bugün sermayesiyle, üsleriyle, yerli temsilcileriyle, beşli çeteleriyle ülkemizi işgal altına almıştır. Türkiye çaresiz değildir. Bu topraklardan emperyalizmin alaşağı edilmesi artık bir zorunluluk haline gelmiştir.”
“1915’TE MEHMETÇİKLER, 2022 YILINDA DA BİZLER VARIZ”
Ural konuşmasını şu cümleler ile son verdi.
“Türkiye'de emperyalizme karşı gerçek mücadele için 1915’te Mehmetçikler, 2022 yılında da bizler varız. Milletimizin birliğinden, topraklarımızın bütünlüğünden rahatsız olanlar dün olduğu gibi bugün de emellerine ulaşamayacaklar, hedeflerini gerçekleştiremeyeceklerdir.” Ülkemizin içinde bulunduğu kötü koşulların yaşandığı bu günlerde, daha iyi bir yaşam için mücadelemiz hiçbir zaman son bulmayacaktır. Ülkemizi yeniden çağdaş, demokratik, laik ve daha yaşanabilir kılabilmek için vermemiz gereken mücadelenin önemi daha da artmıştır Hiçbir savaşın hiçbir ulusa yarar getirmeyeceğini buradan belirtmek isterim. Koşulsuz biçimde savaşların olmaması için irademizi sergileme cesareti göstermeliyiz. Gelecek güzel günler için birliktelik ve dayanışma duygularını her zaman ön planda tutacağımıza olan inancımla sözlerimi bitirmek istiyorum. Bu vesile ile bizlere bağımsız Türkiye Cumhuriyetini miras bırakan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, ülkemizin birlik ve bütünlüğü için hiç düşünmeden canını veren tüm şehitlerimizi saygı, şükran ve minnetle anıyorum.”
Muzaffer Cirtel
