Tesbih yaparken sakinlik gerektiğini ifade eden Zanaatkâr Odabaşı, “Çanakkale'nin bu sakinliği beni çekti. Yaptığımı iş için buna ihtiyacımız var.'' dedi. Tesbih üretmenin de kullanmanın da derin bir kültürü olduğunu aktaran Odabaşı sözlerine; “Dünyada en iyi tesbihi Türkler yapar, en kaliteli tesbihleri de Türkler kullanır diye bir söz vardır. Tesbih sahibi ile birlikte anı hatıra biriktirip sahibiyle birlikte yaşlanır” ifadelerini de ekledi.

Çanakkale’nin tek tesbih zanaatkârı Furkan Odabaşı, fosil dişlerden çeşitli hayvan boynuzlarından, kabuklardan kişiye özel el yapımı tesbihler ile nesilden nesile kalacak değerler üretiyor.

Tesbih yaparken sakinlik gerektiğini ifade eden Zanaatkar Odabaşı; “İstanbul doğumluyum 2015 yılında eğitimim için  geldim buraya, onun öncesinde Çanakkale'yi gezmiştim gerek kültürü gerek maneviyatı yaşanmışlıkları beni aşık etti kendine diyebilirim. İstanbul gürültüsü kalabalığı bizim gibi insanları yoruyor. Bende ilk atölyemi burada kurdum, öncesinde koleksiyon da yaptım, sayfalarda açtım, insanlar ile ustaları buluşturdum. Emek verdim bu işle, 7- 8 senedir bu işin içerisindeyim, benim gördüğümü insanlar görsün diye çok emek harcadım. Çanakkale'nin bu sakinliği beni çekti. Yaptığımı iş için buna ihtiyacımız var.'' dedi.

“EN İYİ TESBİHİ TÜRKLER YAPAR, EN KALİTELİ TESBİHLERİ DE TÜRKLER KULLANIR”
Tesbih üretmenin de kullanmanın da derin bir kültürü olduğunu aktaran  Odabaşı; ''Tesbih bana göre bir yaren, bir arkadaş bir dosttur. Kişiyi temsil eden bir araç bir aksesuar diyebiliriz. Bunu koleksiyon boyutunda yapan insanlar mücevher gibi taşıyorlar zaten özel kutularında, sergiliyorlar. Kimi sadece bakıyor, bizim kültürümüzde cumhuriyet öncesinde çok rövanşta olan değer verilen bir sanat cumhuriyet dönemimde teknolojinin gelişmesi ile biraz daha profesyonelleşme başlıyor. Şöyle bir sözde var. Dünyada en iyi tesbihi Türkler yapar, en kaliteli tesbihleri de Türkler kullanır diye bir söz vardır. Diğer kültürlerde Araplarda filanda tercih ediliyor ama biz kadar estetik katan emek veren bir toplum yok. Çok dinde de tercih edilen zikir amacında da kullanılan insanların bunları bir şekilde meditasyon açısından inandıkları tanrılar tanrıçalara biraz daha yakınlaşmak adına araç olarak kullanıyorlar. Günümüzde ise  tesbihi kendini bilen tanıyan değer veren insanlar kullanır, bir duruşu bir tavrı olan insanlar kullanır. Tesbih şuan çok yanlış kişilerin elinde, bugün çok değerli akademisyenler çok değerli siyasiler çok efendi isimler'' dedi.

Hangi malzemelerden üretim yaptığını da anlatan Odabaşı;  ''Endemik ve tropikal ağaçlar, çeşitli meyveler kuka ve narçıl gibi, Fosil dişler fosil kehribar, çeşitli hayvan boynuzları kabukları, antika bakalit türevli objeleri kullanıyorum. Tesbih sahibi ile birlikte anı hatıra biriktirip sahibiyle birlikte yaşlanır. Tıpkı insan gibi soladabilir; sevgiyle birlikte tıpkı elmas gibi parıldayabilir. Eski dönem tesbihlerinin ve hammaddelerin eksperliğini yapıyorum bu konuda Türkiye'de ve dünyada çok az bilinçli insan var” dedi.

Dilek Akşen