Yeni başlayacak olan akademik yıl öncesi gerçekleşen toplantıda, üniversitenin gelişimi, akademik çalışmalar ve hastane gibi başlıklar hakkında basın mensuplarına bilgi verildi.
Toplantıya; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hüseyin Erkul, Prof. Dr. Okhan Akdur, Genel Sekreter Ayhan Monus, İletişim Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Deniz Yengin, Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, Dr. Öğr. Üyesi Tamer Bayrak ve basın mensupları katıldı.
Basın toplantısında konuşma yapan Rektör Murat, “Öğrencilerimiz dört gözle yüz yüze eğitim yapmayı beklediler. Geçtiğimiz sene yüzde 40 online; yüzde 60 yüz yüze olmak üzere modelini yürütmüştük. Ama bu eğitim dönemi bugün Tıp Fakültemiz başlıyor. Ekim’in ilk haftası da tüm fakültelerimizin faaliyet geçmesi ile Çanakkale cıvıl cıvıl bir hale gelecek. Üniversite hepimizin insanlar baki değildir. Baki olan kurumlardır, devlettir. Çanakkale’de değerli bir yerdir. Ben de Çanakkale ruhuna inanan bir insanım üniversitede de inşallah göreceksiniz çok kısa bir zamanda büyüyecek. Çünkü Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin başarıları, katlanarak kartopu gibi büyüyor. Üniversite akademisyenleri ne kadar kaliteli olursa, öğrenciler ne kadar başarılı olursa Çanakkale o kadar marka değeri kazanır” dedi.
“ÇANAKKALE KÜLTÜR, TURİZM VE SANAT ŞEHRİ OLSUN”
Sözlerine devam eden Rektör, “Ben alanlara çok önem veriyorum bunlardan bir tanesi de İletişim Fakültesi. Çok zayıf bir konumdaydı. Ben oraya çok fazla eleman aldım. Yine alacağım ve her yönüyle mükemmel bir iletişim fakültesi olacak. İletişim, Konservatuar ve Turizm Fakültesini canlandırmaya çalışıyorum. Çünkü hedefimiz Çanakkale kültür, turizm ve sanat şehri olsun. Artı tarım. Dünyanın en iyi tarım ürünlerinin birçoğunda coğrafi işaret aldık üniversitemizin hocalarının katkıları ile bunu daha da geliştirerek tarımsal yapı ile ilgili hedeflerimiz arasında ama önce turizm, kültür ve sanat” ifadelerini kullandı.
“SAHADAN GEÇMEYENE UNVAN VERİLMESİN”
İletişim fakültesi ile ilgili bilgiler veren Rektör Sedat Murat, “Tabii ki iletişim çağımızın en önemli aracı. Yazılı, sözlü, sosyal medya başta olmak üzere kitle iletişim araçlarının bu kadar artmasına rağmen iletişimimiz az. Dünyada iletişimin bu kadar artmasına ve bu sayede dünyanın bir köy haline gelmesine rağmen maalesef iletişimde ve diyalogda o kadar kopuğuz. Basın mensuplarının bu diyaloğun gelişmesinde ve kutsal bir görevi olduğuna inanıyorum. YÖK’te bir ara kanun değişiklikleri vardı ve ben şunu dedim YÖK’e ‘bütün birimler kendi alanları ile ilgili mutfaktan geçsinler. Sahadan geçmeyene unvan verilmesin’ dedim. İletişim Fakültesinde mi? Gazete, radyo, sinema, televizyon uzak tamamen teorik bir akademisyen olur mu? Dünyadaki gelişmeleri akademik anlamda herkesin yararlanması lazım. Biz şunu diyoruz. İnşallah Çanakkale bu anlamda bir model olur. Yüksek lisans, doktora programları yaparız” dedi.
“GENÇLİK ÇOK GÜZEL BULUŞLAR YAPIYOR”
İnsanın olduğu yerde mutlaka hata olduğunu ifade eden Murat, “O kadar farklı şeylerle uğraşıyoruz ki insan idare etmek çok zor ve sıkıntılı. Ama Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi devasa bir üniversite. Şehrin nüfusunun üçte birinden daha fazla. 50 bin civarında öğrencimiz var. Devasa bir öğrenci kitlesi. Yani 5 bin civarında çalışan, 50 bin civarında öğrencimiz var. Bu devasa kitlenin iş birliğine çok ihtiyacı var. Gençlik rol model arıyor. Bu günlerde çok tartışılan bir konu var Z kuşağı ve biz bunları çok eleştiriyoruz. Sorun Z kuşağında değil, sorun X kuşağı olan bizlerde. Biz örnek olalım, güzellikleri yayalım gençlik de eminim ki güzelin peşinden gidecektir. Ama biz örnek olmuyoruz ki birbirimizle didişiyoruz, kavgalar yapıyoruz gençlik de buna bakarak ümitsizliğe kapılıyor. Benim Üniversitede üç hedefim vardır bunlardan bir tanesi de üniversite gençleri. Pandemi geldi bağımız maalesef biraz koptu. Sanal ortamda duygu iletişimi olmuyor. Bizim iletişimimiz de sadece sözde değil kurgusal anlamda da çok önemlidir. Birbirimizi anlamak için bir araya gelmemiz gerekir. Bu yüzden öğrencilerle bu sene çok daha sıkı fıkı programlar yapacağız. Ben bu sene bütün enerjimi başta öğrencilere harcayacağım. Çok nitelikli bir öğrenci kitlesi meydana getirmeye çalışıyoruz. Geçen hafta TEKNOFEST heyecanı vardı ve ben de ordaydım. Gençlik o kadar güzel buluşlar yapıyor ki uluslararası arenada Türkiye Cumhuriyetinin nasıl bir güce geldiğini bütün dünya görüyor. Ama biz ne kadar güçlü olursak o kadar sağlam temellerimiz olacak. Dolayısı ile birlik ve beraberlik bizim için vazgeçilmez ve onu oluşturmaya çalışıyoruz” dedi.
“BENİM KIRMIZI ÇİZGİLERİM VAR”
Rektör Sedat Murat kırmızı çizgilerinin olduğunu belirterek, “Bizim kırmızı çizgilerimiz var ve buradan açıkça ilan edeyim. Bu ülkenin bölünmez bütünlüğün, değerlerine, Türklüğüne, İslam’a ki Müslüman olmayabilir, bu değerlere hakaret edeni, küfür edeni asla kabul etmem. Bu devletin temelini sarsacak ABD işbirliği, İngiliz ile iş birliği, ortak diyalog da kuracağız ama benim ecdadımın değerleri bununla ölçülmez. Bir de bir Batı Kompleksi almış başını gidiyor. İlim evrenseldir ama bizi biz yapan değerlerimiz vardır. Bu değerlere karşı düşmanlık yapanlar benim kırmızı çizgilerime basmış oluyor. Türk askerine ‘Faşist, katliam yapıyor’ diyen bir öğretim üyesi, ‘Türk Devleti Kürt katliamı yapıyor, Ermeni katliamı yapıyor’ diyen öğretim üyeleri var bu ülkede. Dünyanın hangi ülkesinde bu insanlara tahammül ediliyor. Biz diyoruz ki benim Öğretim Üyem vatanına, milletine ihanet etmeyecek. Ben İmam Hatip Mezunuyum ama ben dindardır ya da değildir diye bir ayrım yapamam. Hak ediyorsa kadrosunu alacaktır. Ben kul hakkından korkarım. Allah’ın bile karışmadığı kul hakkına ben özlük hakları ile oynayamam, psikolojisi ile oynamam, mobbinge ise şiddetle karşıyım” şeklinde konuştu.
ONLİNE EĞİTİMDE BAŞARI
Üniversite ile ilgili hedeflerine de değinen ÇOMÜ rektörü Prof. Dr. Sedat Murat “2020 yılında Koronavirüs sürecinden sonra Türkiye’de ikinci en başarılı üniversite olduk. Online eğitimde 7/24 öğretim elemanlarımız öğrencilerle diyalog hallinde oldu. Sadece Kayseri’deki bir üniversite birinci oldu. O da fakültemiz kadar öğrencisi olan bir üniversite. Genel memnuniyet bakımından çok üst sıralardaydık. Ama bu yeterli değil. Ben bir ÇOMÜ Markasını oluşturmak istiyorum. Yani Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bir marka oldun. Bu hepimizin gururu olacak. Bu sadece Sedat Murat’ın değil bütün yönetimin ve Çanakkalelilerin başarısı olacaktır. Bu konuda da herkesin desteğini bekliyoruz. İstanbul’un, Ortadoğu’nun haklı bir markası var. Tesadüfen oluşmamış bunlar. Bunlar o markaları ter dökerek almışlardır. Biz de tam 30 yaşındayız. 30 senede çok badireler atlatıldı ve önemli mesafeler alındı. Biz istiyoruz ki hocasına da çalışanına da öğrencilerinde de sıkıntılar olmasın” dedi.
ARAŞTIRMA PROJELERİNİN ÖNEMİ
ÇOMÜ’lü akademisyenler hakkında da konuşan Rektör Prof. Dr. Sedat Murat “Üzerinde önemle durduğumuz bir başka program ise araştırma projeleri. Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) 15-16 milyon civarında bir bütçesi var. Buraya giden projeler de önemli ama artık tüm üniversiteler hayati projelere önem veriyor. Avrupa ve TÜBİTAK projelerine. Uluslararası akademik yazıların yayınlandığı dergilerdeki yayınlarımız artıyor. Avrupa Birliği projesi olan hocalara randevu vermiyorum direkt görüşüyorum. Çünkü Avrupa Birliği projeleri çok az alma. Türkiye’ye maalesef bir ön yargı var. Sözüm ona Batı Medeniyeti hala bunu bir türlü kabullenemiyor. Ne Çanakkale’yi, ne İstanbul’u ne de Türk milletinin başarısını kabullenemiyor. Ama biz oralara giden hocalarımızı hep destekleyeceğiz. Kalite bakımından kurumsal akreditasyon aldık. Kendini bilmezin bir tweeti her yerde paylaşılırken üniversitenin bu başarısı hiç paylaşılamıyor. Üniversitemizin kalitesi, başarısı artıyor ve çok önemli çalışmalar var” ifadelerini kullandı.
“HOCALARIMIZI HER ALANDA ÇALIŞMAYA TEŞVİK EDİYORUZ”
Biyoteknoloji alanında önemli çalışmalar yapan akademisyenler olduğunu aktaran Rektör Murat, “Geleneksel yöntemlerle sağlık üreten bir bölüm kurmayı düşünüyorum ona göre hocalar ve altyapı oluşturuyorum. İnşallah ilerde çok esaslı geleneksel tedavi yöntemlerin olduğu bir bölüm kurmayı düşünüyorum. Çünkü Çanakkale’de bunlar yapılır. Hocalarımız her alanda çalışmaya teşvik ediyoruz. Çok önem verdiğim diğer bir alan ise toplumsal katkı. Bütün kesime, topluma faydalı olacak projeler üreteceğiz. Üniversitedeki herkes Çanakkale’ye hizmet edecek. Tarımından, denizinden balıkçılığına. Çevre kirliliğinden doğasına kadar birçok alanda sosyal sorumluluk projeleri hazırlanmasına önem veriyoruz. Önce Çanakkale’ye sonra ülkemize daha sonra ise tüm insanlığa hizmet edecek projeler yapacağız. Hastanemiz birkaç alanda kalite belgesi aldı. Ulusal ve uluslararası alanda kalite belgelerini almamız gerekiyor. ÇOMÜ bir kalite markası olmalıdır” dedi.
ÇOMÜ’NÜN YENİLEBİLİR ENERJİ ÇALIŞMALARI
Yenilenebilir Enerji konusunda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin attığı adımlara da değinen Rektör Sedat Murat, “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak üç alanda araştırma yapacağız. Bir güneş, iki rüzgâr üçüncüsü ise biyokimya. Yenilenebilir enerji ve bütün dünya buna yöneliyor. Şu anda bu alanda, bu sektörde bizden iletişim ve direktifini almadan bu sektörde çalışmak mümkün olmayacak. Bunu da Balıkesir Üniversitesi ile işbirliği halinde yapıyoruz. Marmara Kalkınma ajansının destekleri de var. Bizden belge alan kişiler Avrupa’da ve dünyada istediği yere gidip rahatlıkla çalışabilecek. Çanakkale’yi bir marka yapmak benim hedefim ve idealim” sözlerini söyledi.
ÖĞRENCİLERİN BARINMA SORUNU
Öğrencilerin barınma sorunu ile ilgili konuşan Rektör Murat, “Öğrencilerin barınma sorunu bizi ilgilendirmez diyemeyeceğim ama Valilik ile yapılan koordinasyon toplantısında dile getirildi. Şu andaki durumda öğrencilere yönelik barınma sorunumuz hemen hemen hiç olmayacak gibi. Çanakkale Merkezde sorun yaşayacağımız düşünmezken bazı ilçelerde sıkıntılarımız var. Çanakkale Merkezindeki bütün kamu kuruluşlarının misafirhaneleri öncelikli olarak öğrencilere tahsis edilecek. Sadece bir 400-500 öğrencinin sıkıntı çekeceği gibi bir tahminimiz var. Ama bunu önümüzdeki günlerde halledeceğiz. Bakanlığımız da buradaki barınma sorunu ile ilgili önemli yatırımlar gerçekleştirdi. Spor alanlarının da bulunduğu bir yurt planımız var. Bin kişilik olacak bu yurdumuz Belediye’de ruhsat aşamasında. Çanakkaleli iş adamları öğrenci öğrenci diyorlar ama neden bu fiyatlar bu kadar pahalı? Ben de bundan şikâyetçiyim ama bu bir serbest piyasa. Ancak bu kadar da acımasız olmaması lazım. Madem öğrenci dostuyuz diyorlar öğrencilere biraz daha anlayış gösterilemez mi? Elbette arz ve talep meselesi ama böyle de olmaması gerekir. Ben gittiğim her toplantıda hocalarıma söylüyorum öğrenci ile bire bir ilgilenmeyen hoca da istemiyorum yönetici de” dedi.
“BENİM DİNLENECEK DEĞİL, ÇALIŞACAK HOCAYA İHTİYACIM VAR”
Üniversite hastanesi üzerine konuşan Rektör Murat,“Hastaneye çok kaliteli hocaları bulup getirmeye çalışıyorum. Özellikle dışardan getirdiğimiz hocalara diyorum ki ‘Burası dinlenme, tatil yapma yeri değil’ benim dinlenmeye gelen bir hocaya ihtiyacım yok. Benim çalışacak hocaya ihtiyacım var. Böyle kaliteli hocaları bulmak için uğraşıyorum. Ama Doktorlar ün yaptığı zaman gidiyorlar. Gelirlerimiz de maalesef maliyetlerimizin altında. Pandemi döneminde bile çok özel gayretlerimiz oldu. Özellikle Cerrahpaşa, ÇAP gibi uzman kişilerin Çanakkale’ye gelmesi için çalışıyoruz” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmaların ardından toplu hatıra fotoğrafı çekildi ve toplantı sona erdi.
Bünyamin Nami Tonka