ABD'nin İran'a olan yaptırımlarını delmek ve bankacılık sahtekarlığı yaptığı gerekçesiyle FBI tarafından gözaltına alınmış, ABD'nin New York kentinde aynı gün hakim karşısına çıkarıldı ve tutuklandı. Rıza Zarrab'ın davasıyla bağlantılı olarak tutuklanan Mehmet Hakan Atilla, tutuklanmasının ardından Rıza Zarrab'ın da yattığı Manhattan'daki cezaevine konulmuştu.
Eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, “iyi hal yasası nedeniyle” 2.5 yıl hapis yattıktan sonra erken tahliye edilerek, 19 Temmuz 2019’da serbest kaldı. O günlerde çok gündeme gelen Atilla, 2.5 yıl burada tutuklu kaldı. Daha sonra Türkiye’ye gelen Atilla, Ekim 2019’da Türkiye’ye iade edilerek ülkeye döndü. Dönüşünde Borsa İstanbul Genel Müdürü olarak göreve başladı. Daha sonra buradan da ayrılarak kabuğuna çekildi.
SESSİZLİĞİNİ ÇANAKKALELİ GAZETECİYE BOZDU
Pek gündeme gelmeyen Atilla, geçtiğimiz günlerde Çanakkaleli gazeteci İlker Karagöz’e konuştu. Karagöz ilk olarak Reza Zarrapp kim? diye sordu.
Bu soruya Atilla şu cevabı verdi;
Ben onu bankadaki geçmişi ile biliyorum. Bildiğim kadarıyla Azeri asıllı İranlı, kuyumculuk, döviz işi yapan biriydi. Öyle hatırlıyorum.
Karagöz, “Türkiye’de hayırsever işadamı olarak lanse edildi, sonra çıktı TV programına arkasında Türk bayrağı ile Türkiye’nin cari açığını ben tek başıma kapatıyorum dedi. Bu kadar muteber birisimiydi? Halk Bankası’na geldiğinde siz niye itiraz ettiniz?” diye sordu.
Atilla, “O dönem hatırladığım kadarıyla basında çıkan sansasyonel haberler vardı hakkında. Kendisinin miydi şoförünün müydü tam hatırlamıyorum. Parasal hareketlerin içinde olduğu, zaten döviz kuyum işi ile uğraştığı için de kendisine rahat isnat edilebilecek konularla alakalı basında haberler vardı. Onlar dolayısı ile ben banka ile çalışmasını uygun görmemiştim. Kendisi de o haberlerin basında belli kişiler tarafından yapıldığını. Onlarla arasında husumet bulunduğundan bahsetmişti.” cevabını verdi.
“Siz böyle bir direnç gösterdiniz. Sonrasında Rezza Zarrp nasıl oldu da Halk Bankası ile çalıştı.” sorusuna ise Atilla, “Nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Çalışması ile ilgili karşısına çıkacak bir engel yoktu. Sadece benim basında gördüğüm gerekçeler vardı. Onun dışında bir şey yoktu. Tahmin ediyorum herhangi yasal bir engel bulunmadığı için çalışmasına müsaade etmiş olabilir. Farklı motivasyonlar da olabilir ama benim bilgim yok. “ diye cevap verdi.
Sunucunun “Halk bankası davası devam ediyor ABD’de. ABD’de nasıl bir hukuk sistemi var. Bunu siz orada yaşadınız. Bu dava ile Türkiye’nin başına bir çorap mı örülmeye çalışılıyor. Ne yapılmaya çalışılıyor?” sorusuna
Atailla şöyle cevapladı, “İlk önce kendi fikrimi söylemek istiyorum sonra oradaki hukuksal bakış açısını değerlendirim. Bana göre Halk Bankası’nı suçlayacak bir suç mevcut değil. ABD’nin yasa ve kurumlarına tabii bir kurum değil. Gerçi ben de kişi olarak tabi değildim ama, ABD’de böyle bir iş modeli ile bağlantılı değil, Türkiye’de faaliyet gösteriyor. ABD’nin yasalarına uymak zorunda olduğu doğrudan bir yapı içinde değil. Dolayısı ile Türkiye’nin uyguladığı ekonomik politikaları ve yasaları ile çalışmakla mükellef. Halk böyle olunca da Halk Bankası’nın ABD kanunlarına uymadığı için ilk önce siz kendi topraklarınızda faaliyet gösteriyor olmanız lazım. Öyle bir durum yok. Bunu mahkemeler değerlendirecek. Açık söylemek gerekirse mahkemenin objektif davrandığını düşünmüyorum. Kendi temiz davamda da gördüm. Temiz mahkemesi benim mahkememde hataları kabul etti, fakat talebimi reddetti. “
Nami Tonka