Geçtiğimiz gün Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 7.7; saat 13.24'te Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Gaziantep, Adana, Malatya, Hatay, Adıyaman ve Şanlıurfa başta olmak üzere diğer pek çok ilde hissedilen depremler milyonlarca vatandaş derinden etkilendi. Depremzedeler başta beslenme noktası olmak üzere birçok konuda derinden etkileniyor. 
 
Deprem sürecinde beslenme hakkında değerlendirme yapan Diyetisyen Bihter Taşdelen; ‘’Büyük kayıplara neden olan afetlerde sağlık ve beslenme hizmetlerinin organizasyonunun etkin bir şekilde sağlanması, insanların felaketin hem fizyolojik hem de psikolojik sonuçlarının üstesinden gelebilmeleri için zorunludur. Beslenme hizmetlerinin organizasyonu, kaynakların verimli kullanımına yönelik gerekli uygulamaları içeren hızlı, etkin, basit plan ve programlardan oluşmalıdır.’’ diyerek beslenme hakkında değerlendirmelerini kaleme aldı.
 
İşte Bihter Taşdelen’in o yazısı; 
 
ACİL BESLENME KİTİ
Sıcak yemek servisi başlatılana kadar beslenme hizmetinin kısmen yerine getirilebilmesini sağlamak amacıyla hazırlanmış kitlerdir. Acil Beslenme Kiti içerisinde en az 1 adet tuzlu ve 1 adet tatlı bisküvi, 1 adet 200 ml. Meyve suyu ve 1 adet 0,25 ml su bulunmalıdır.
 
 KUMANYA
Olası bir afet ve acil durum sonrasında ilk 72 saat içerisinde afetzedelerin acil beslenme ihtiyacını karşılamak amacıyla pratik, hijyenik ve sağlıklı koşullarda sunulan beslenme hizmetidir. Genelde kolay temin edilebilir, hazırlanabilir ve kalori değeri yüksek gıdalardan oluşur. Büyük ölçekli afetlerin ilk günlerinde sıcak yemek dağıtım ekipmanları tesis edilene kadar afetzedelerin beslenme ihtiyacının karşılanması için kullanılır. Kumanya içeriğinde kolay temin edilebilen, kısa sürede hazırlanabilen peynir, ekmek, helva, meyve, yüksek enerjili beslenme malzemeleri ve içme suyu vb. bulunur. Kumanyalar, ihtiyaç duyulduğunda zaman zaman uzun süreli beslenme faaliyetlerinde ara öğün olarak da dağıtılabilir. Beslenme hizmetlerinin süresi, erken dönem (ilk 72 saat) ve uzun dönem (72 saat sonrası) olmak üzere iki gruba ayrılır: Afet ve acil durumu takip eden kritik saatlerde afetzedelere sıcak bir içeceğin (çorba, çay, yüksek enerjili besin maddeleri vb.) verilmesi, beslenme ihtiyacını karşılarken afetten etkilenen insanlara psikolojik destek sağlayan bir araçtır. İlk günlerde hazır besinlerin (kolay tedarik edilebilir, herhangi bir işlem gerektirmeyen ekmek, simit, kek, bisküvi, meyve suyu, yüksek enerjili besin maddeleri vb. verilmesi uygundur. Bu dönemde özellikle tüketimi kolay, çabuk bozulmayan gıda maddeleri sağlanmalıdır. 
 
Kısa dönem beslenme organizasyonu: İlk birkaç hafta içinde gerçekleşmektedir. Bu aşama içerisinde, servis edilmeye uygun yemek ve sağlıklı su sağlanması büyük önem taşımaktadır. Afet sonrası sağlıklı su temini, ılıman mevsimlerde günde kişi başına 3 litre, sıcak mevsimlerde ise 6 litre olmalıdır. Bu miktar ilk fırsatta arttırılmalı ve geçici yerleşime geçildiğinde, kişi başına günlük 15-40 litre içme ve kullanma suyu sağlanmalıdır. Geçici yerleşime kadar içme suyu “Sağlık Bakanlığı izni ve tarihi” bulunan ambalajlı sularla karşılanmalı, kapağı açılmış suların kullanılması engellenmelidir. Sağlıklı su temin edilmezse, ani ve yaygın salgınlar ortaya çıkabilmektedir. Sağlıklı su temininde mobil su arıtma ünitelerinin yanında su tankerleri de kullanılabilmektedir. Bu su tankerlerinin temiz olması, temiz kaynaktan doldurulmuş olması büyük bir önem taşımaktadır. Eğer tankere doldurulan su dolumdan önce klorlanmamış ise mutlaka tankerde klorlama yapılmalıdır.
 
İkinci aşama olan uzun dönem beslenme organizasyonu: Gelişme ve rehabilitasyon ile gerçekleştirilmelidir. Afet sonrası birkaç hafta ile birkaç ay arasında gerçekleşen bu aşamada, merkezi mutfakların çalışması sağlanmalıdır. Bu dönemde yemek yiyenlerin kaydı alınmalı, risk gruplarına uygun beslenme kartları hazırlanmalı, kişi sayısı belirlenmeli, depolama ve tüketim kayıtları alınmalıdır. İshal, hepatit, tüberküloz gibi ciddi hastalıkların ve malnütrisyonun önüne geçilebilmesi amacıyla uygun beslenme programları uygulanmalıdır. Gebe-emzikli kadınlar ve 3-5 yaşından küçük çocukların günlük diyetlerine besin ilavesi yapılmalı, her gün ek olarak bir öğün sağlanmalıdır.
 
 
‘’Çocuklar için süt, yoğurt, tahıllı ve yoğurtlu çorbalar temin edilmelidir’’
 
 
‘’Afet gibi acil durumlarda sağlıklı bir yetişkin için günlük enerji ihtiyacı ortalama 2100 kaloridir. Bu enerji 450 g tahıl, 25 g yağ, 50 g kuru baklagil içeren yiyecekler ile temin edilebilir. Bu enerjinin %10-12’si proteinden %17’si yağdan sağlanmalıdır. İlave olarak çay, şeker, tuz, baharat, taze sebze ve meyveler, yeme kültürü ve beslenme alışkanlıkları göz önünde bulundurularak sağlanabilir. Tüm bu beslenme hizmetleri verilirken, gebe ve emzikli kadınların enerji ihtiyacının daha fazla olduğu mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuklar için süt, yoğurt, tahıllı ve yoğurtlu çorbalar temin edilmelidir. Emziren annelerin bebeklerini emzirmeye devam etmesi teşvik edilmelidir. Anne sütü her durumda hazır, temiz ve besin değeri yüksek bir besindir, aynı zamanda psikolojik olarak anneye destek sağlamaktadır. Emzirme, özellikle afet gibi acil durumlarda daha büyük bir öneme sahiptir. Çünkü bebeklere verilecek olan ek besinler için su, yakıt ve malzemeler yeterli değildir. Süt annelik dâhil, çözüm yolları tükendikten sonra bebek maması tercih edilmelidir. Afetten psikolojik olarak olumsuz etkilenen annenin sütü azalabilir, hatta tamamen kesilebilir. Eğer anne afette kaybedilmişse veya yeterli miktarda sütü bulunmuyorsa; 0-6 aylık bebekler süt, yoğurt, muhallebi, bisküvi, tahıl ve sebze çorbaları, taze meyve suyu ve püreleri, 6-12 aylık bebekler ise tüm bunlara ek olarak kuru baklagil yemekleri, çorbaları ve yumurta ile beslenmelidir.’’ dedi.

İbrahim Akın Kazancı