“Üretimi Uçuruyoruz “ projesi kapsamında “Web Tabanlı Çiftçi Akademisi eğitim Programı“ projesi imzaları Çanakkale Belediyesi Tohum Sandığı binasında atıldı. Proje paydaşları Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Bayramiç Belediye Başkanı Mert Uygun, Balya Belediye Başkanı Orhan Gaga, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Dinçay Köksal, Prof. Dr. Evren Karayel Gökkaya, Çanakkale Belediye Başkan Yardımcıları M. İrfan Mutluay ve Z. Özleyiş Çetin, Ziraat Odası Başkanı Ufuk Ünver, ÇOMÜ SEM Müdürü Öğr. Gör. Dr. İsmail Satmaz, ÇOMÜ SEM Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Dr. Ulaş Yabanova, ÇOMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Şeker ve Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fatih Kahrıman, Çanakkale Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Mustafa Ömür İstek, GMKA Temsilcisi Seray Servi başta olmak üzere ilgili kurumların temsilcileri ve davetliler katıldı.
Güney Marmara Kalkınma Ajansı (GMKA) tarafından açılan “Kırsal Ekonominin Geliştirilmesi Mali Destek Programı” kapsamında kabul edilen ve 10 Mayıs 2023 tarihinde protokol imza töreni ile başlatılan “Üretimi Uçuruyoruz” projesinin faaliyetleri sürüyor. Bu kapsamda çevrimiçi eğitimleri kapsayan ve Üretimi Uçuruyoruz Projesinin alt faaliyeti olan Web Tabanlı Çiftçi Akademisi Projesi için Çanakkale Belediyesi Tohum Sandığında düzenlenen imza töreninde öncesinde ilk olarak Proje Koordinatörü Esra Rüveyda Özdemir, Üretimi Uçuruyoruz Projesine ilişkin bilgiler verirken, ÇOMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Şeker de Web Tabanlı Çiftçi Akademisi Projesinin ders içeriğine ilişkin sunumda bulundu. Törende, ÇOMÜ SEM Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Dr. Ulaş Yabanova ve ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu da projeye ilişkin konuşmalarını gerçekleştirdi.
Proje ile ilgili konuşan Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, “Çanakkale genelinin önemli bir bölümü geliri tarıma dayalı. Dolayısıyla kent ekonomisinin gerek Çanakkale il merkezinin gerekse diğer ilçelerimizin gelirleri önemli ölçüde tarıma dayalı. Dolayısıyla ekonominin çarkları tarımla dönüyor. Bu nedenle yerel yönetimlerin, belediyelerin tarımla ilgili işler yapmak zorunda olduğunu düşündük ve Belediye Başkanımız Ülgür Gökhan'ın tasarrufuyla ben de Belediye Meclis Üyesi olarak görev aldım ve bu çalışmaları arkadaşlarımızla birlikte başladık ve sürdürdük. Aslında bu çalışmalar 2017 yılında Tohum Sandığı çalışmaları ile başladı. Genetik mirasımız olarak adlandırdığımız atalık ve yerel çeşit tohumları geliştirmek, yaygınlaştırmak adına bu çalışmalar başlamıştı. Bu dönemle birlikte biz kendi bünyemizde Yerel Kalkınma Birimi oluşturduk. Birimimiz üretimin, üreticinin ve kooperatifçiliğin desteklenmesi ve bunun dışında coğrafi işaret, markalaşma ve pazarlamaya dönük üç ana başlıkta kendi görevini tanımladı. Bu çalışmaların devamı olarak da çiftçimize ücretsiz toprak analizi hizmeti sunduk. Neden sunduk? Kontrollü gübre kullanımı ve kontrolsüz gübre kullanımının bitki sağlığına, toprağa, suya ve dolayısıyla insan sağlığına olan olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla kurduk. Bu yıl ücretsiz zeytinyağı analizine başladık. Nedeni ise hem üreticinin ürettiği zeytinyağının kalitesini bilmesi, tüketicinin de bu belgeye, bu kaliteye güvenerek bunu tüketmesi veya satın almasını sağlamaktı. Bununla birlikte yeni projemiz ki Ocak ayında devreye girecek; özellikle orman yangınından etkilenen, çok yoğun bir şekilde arıcılık faaliyeti yapan bal üreticilerimiz var; onlara temel petek desteği sunacağız. Kısmen de olsa bu zararı azaltmak adına Çanakkale Belediyesi katkı sunacak. Sera alanlarımızı genişlettik. Fideler üretmeye başladık. Sadece atalık ve yerel çeşit fideler üretmedik; bu yıl ilk defa 132 bin hibrit çeşit Emma F1 çeşit fideyi tohumdan üreterek arazi varlığı çok az olan, bir, bir buçuk dönümün altında arazisi olan çiftçilere 132 bin fideyi ücretsiz olarak verdik ve sahada gözlemler yaptı arkadaşlarımız; çok da iyi bir verim aldık. Dolayısıyla bu ekonomik katkıyı da çiftçimize sunduk. Ben burada Ziraat Odası Başkanımıza da ayrıca teşekkür etmek istiyorum; bu noktada bizim çiftçiyle iletişim kurmamızı sağladı. Bunun bir parçası olarak da projeler hazırlamaya başladık. Bunlardan biri de Üretimi Uçuruyoruz Projesiydi ki dünyada her alanın dijitalleşmeye başladığı, teknolojinin en uç noktalara kadar girdiği günümüzde tarımda da yenilikçi bir anlayışın devreye girmesi, dijital teknolojilerin kullanılması noktasında bu projeyi hazırladık. Güney Marmara Kalkınma Ajansımız da projeyi desteklemeye layık gördü. Dijital Drone, Dijital Toprak Analizi ile birlikte paydaşlarımız Ziraat Odası, Bayramiç, Balya ve Yenice Belediyelerimiz ile birlikte 80 kadar genç çiftçiye, genç tarım eğitimi almış insana bu sertifikaları ücretsiz olarak sunma olanağına da kavuşmuş olacağız. Ve tarımla içli dışlı olan bu genç insanların üretimlerine devam etmesi ve her geçen gün kan kaybeden kırsalda, insanların üretmekten vazgeçtiği bir dönemde gençlerin üretimin içinde kalması ve istihdam sağlamasını düşünüyoruz” dedi. Mutluay, proje ortaklarına ve çalışmalarda emeği geçenlere teşekkürlerini sundu.” dedi.
TARIM BİR FABRİKA
Törende konuşma yapan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ise, kentte tarımın öneminin çok büyük olduğunu vurguladı. Gökhan, Çanakkale Merkezde, nasıl üniversitemiz bizim kaynağımızsa, vazgeçemeyeceğimiz bir varlıksa tarım da öyle. Tarımda işler iyi giderse Çanakkale'nin ekonomisi düzelir. Tarımda işler kötü giderse, esnaf sıkıntı çekiyor. Kötü giderse ayrıca tüketici sıkıntı çekiyor. Çünkü ürünler pahalanıyor, fiyatlar artıyor. Tarım aslında bir fabrika. Fabrikaya ham maddeyi sokuyorsunuz, işliyorsunuz, ürün çıkarıyorsunuz. Tarımda da öyle. Tohumu atıyorsunuz, işliyorsunuz, oradan bir ürün çıkıyor. Ama bu noktada açık bir risk alanı tarım. Çünkü, yağış olursa bir türlü, kuraklık olursa bir türlü, don olursa bir türlü. Dolayısıyla zor bir süreç. Kırsalda bunların karşılığını alamadığınız zaman özellikle gençler, buraları terk ediyorlar. Tarımı da terk etmek demek yakın bir zamanda gıdaların pahalanması, bulunmazlığı, gıda sıkıntısı demek. Tarımdaki en önemli unsurlardan bir diğeri de verimlilik. Yanlış sulama, yanlış gübreleme, toprak analizinin yapılmaması gibi faktörler verimliliği düşürüyor. Öte yandan dünyada tarım teknolojisi de gelişiyor. Bunu da en iyi bilim adamları, üniversiteler takip eder. Dolayısıyla bizim üniversitemizin, ziraat fakültemizin bu konudaki bütün bilgilerini bizim buradaki tarım faaliyetlerine aktarmalarını sağlamak zorundayız. Dolayısıyla bir işbirliği ihtiyacımız var.” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından imzalar atıldı, proje faaliyetlerinden olan toprak analizi cihazı ve ilaçlama drone'unun test çalışmaları da gerçekleştirildi.
Tuba Demirtaş
Foto: BHA
