Gelişen ve göç alan Çanakkale’nin belediye başkan adaylarının master planlarını açıklamasını isteyen Semizoğlu, devlet hastanesine sadece bir yolun gittiğini bunun B planı olması gerektiğini hatırlattı. Meclis Üyesi Selçuk Aslan ise “Çanakkale Teknopark’ta sıkıntılarımız var. Oradaki arkadaşlarımız mobing ile kira kontratları yenilenmeden çıkarılmak isteniyor ve sözleşmeleri yenilenmiyor.” dedi.

 

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası 2024 yılı Şubat Ayı Olağan Meclis Toplantısı ÇTSO Kongre ve Fuar Merkezi’nde yapıldı. Meclis açılış konuşmasını Meclis Başkanı Osman Okyay yaptı. İşsizlik konusunu ele alan ve bu konuda görüşlerini aktaran Başkan Okyay, “TÜİK tarafından her ay düzenli olarak açıklanan iki temel veri var; biri enflasyon, diğeri işsizlik… Herkesi doğrudan etkilediği için enflasyon, ülkemizin üretim gücünü şekillendirdiği için de işsizlik verileri büyük dikkatle takip edilir. Biz, bu kürsüde çok defa enflasyona ilişkin gelişmeleri değerlendirdik.

 

 

Bugün işsizlik konusunu mercek altına almak ve görüşlerimi dile getirmek istiyorum. TÜİK’ten yapılan açıklamaya göre, işsizlik oranı geçen aralık ayında 0,1 puan azalarak yüzde 8,8 oldu. Bu dönemde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 3 milyon 98 bin kişi oldu. İşsiz sayısının 12 bin kişi azaldığı açıklandı.

 

 

Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz, bu veriler ışığında 2023 işsizlik oranının, Orta Vadeli Program'da öngörülen yüzde 10,1'in altında gerçekleşme ihtimalinin arttığını söylüyor. Ekonomi çevrelerinde zaman zaman işsizlik oranının gerçekten düşmediğine, insanların iş bulmaktan umutlarını kestikçe başvuruda bulunmadıklarına dair çeşitli değerlendirmeler yapılır. Bunlarda haklılık payı da olabilir. Ben yeni açıklanan bu veri vesilesiyle özelde gençlerimiz, ancak iş gücü piyasasındaki herkes için yeni iş fırsatları yaratma gereğinin altını çizmek istiyorum. Büyümek, güçlenmek, daha fazla istihdam yaratmak için yatırım iştahımızın korunması gerekiyor. Aslına bakarsanız, pandemi sonrasındaki dönemde yatırım eğilimi gayet yüksekti. Ancak bu sefer de kur oynaklığının yüksek olması nedeniyle fizibilite yapmak ve projenin kar edip etmeyeceğini hesaplamak zorlaştı. Bu da yatırım kararlarını zora soktu. Tabii bir de bankaların daha sınırlı kredi vermeye başlaması, iş dünyasını sınırladı. Geçen yıl bir kişi için iş yaratma maliyeti 3 milyon TL’nin üzerindeydi. Bu hiç de az bir maliyet değil! Bildiğiniz gibi bizim ülkemizde yatırımlar genelde döviz kredisiyle yapılıyor. Bazı büyük projelerde yabancı ortakla çalışmak biraz rahatlatıcı ama bu her zaman mümkün olamıyor. Buna bankaların daha sınırlı kredi vermeye başlaması da eklenince proje finansmanı iyice çıkmaza girmeye başlıyor.” dedi.

 

YENİ NESİL SANAYİ BÖLGELERİNE GEREK VAR

 

Beyin göçünün önemli bir sorun olduğunu belirten Başkan Okyay, yeni nesil sanayi bölgelerine gerek olduğunu belirtti. Okyay şu değerlendirmelerde bulundu; “Finansmana erişimdeki sıkıntının yanı sıra özellikle teknolojik ve katma değerli ürün odağında teşviklerin artmasına ihtiyaç var. Yatırım için tahsis edilecek sanayi arsaları konusunda sorunlar söz konusu. Bu nedenle her platformda yeni nesil sanayi bölgelerine gerek duyulduğunun altını çiziyoruz. Beyin göçü zaten önemli bir sorun. Bu nedenle her aşamada nitelikli eleman arayışı giderek büyüyor. Bugün neredeyse her 4 şirketten 3’ü, yetenek açığı yaşadığını ya da işe alım yapmakta zorlandığını belirtiyor. Türkiye genelinde işverenlerin yüzde 88’i, gerekli mesleki beceriye ve niteliğe sahip eleman bulamamaktan mustarip. Sanayici yeşil dönüşüm konusunda yatırım yaparak AB’ye uyumu tamamlamak istiyor, ancak bu konuda da regülasyonların tamamlanması konusunda hızlanmak gerekiyor.  Tüm bu nedenlerle ekonomimize katkı sağlayan tüm şirketler için yeni stratejiler ve teşvik politikaları belirlenmesini istiyoruz. Madalyonun diğer yüzünde iş dünyasına da düşen bir görev var. İnsan kaynağını eğitmek, yetiştirmek, yeni beceriler kazandırmak. Halen ülke genelindeki 20 milyonu aşkın çalışanın mevcut becerileri, önümüzdeki yıllarda mevcut işlerinde çalışmaya devam edebilmeleri için maalesef yeterli olmayacak. 6 milyona yakın kişinin teknolojik yeniliklere ayak uydurabilir duruma gelmesi için farklı yetkinlikler geliştirmesi, 2 milyon kişinin ise farklı sektörlerde çalışmak ya da yeni meslekler edinmek için yeni beceriler kazanması gerekecek. Burada bir çıkış yolu bulamazsak iş gücü piyasasındaki yapısal sorunlar devam edecek ve yüksek katma değerli üretime geçemeyeceğiz.

 

Bize düşen görev, şirketlerimizde gerekli yetenek dönüşümü için yatırım yapmak. Çalışanlarımızın mevcut yetkinliklerini geliştirmelerini ve yeni yetkinlikler kazanmalarını sağlamak. Hem kendimiz hem de ülke ekonomimiz için nitelikli kadrolar oluşturmaya önem vermeliyiz. Biliyorum, bu konu zaten birçoğunuzun gündeminde… Ben bu vesileyle konunun önemini bir kez daha hatırlatmak istedim.

 

Kıymetli Başkan, Değerli Üyeler, Hazır yatırım ihtiyacından konuşurken, Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın tüm girişimcilere ışık tutan bir hizmetini de burada anmak istiyorum.  Ajans, Çanakkale’nin içinde bulunduğu Güney Marmara Bölgesine yatırım yapmak isteyen girişimciler için kapsamlı fizibilite raporları hazırlıyor. Bölgede yatırım yapılacak potansiyeli ortaya koyarak adeta bir yol haritası sunuyor. Böylece bölgemizde yapılacak yatırımların başarı şansının artırılması amaçlanıyor. Öte yandan malumunuz, Çanakkale özünde tarım ve hayvancılık şehri. Kentimizde buna bağlı olarak tarım ve hayvancılığa bağlı sanayi gelişmiş durumda. Şehir genelinde istihdam yoğunluğunun en fazla olduğu sektör, Gıda Ürünleri İmalatı… Ancak son gelen bir veri, alarm zillerinin çaldığını gösteriyor. Ziraat Odası Başkanımız Ufuk Bey (Ünver), Çanakkale’de 2023 yılında 10 bin büyükbaş hayvanın azaldığını açıkladı. Çok üzücü bir durum!  Ülke genelinde büyükbaş hayvan varlığı son 6 yılın, küçükbaş hayvan varlığı ise son 4 yılın en düşük seviyesinde. Sebebini biliyoruz, hepimizin dertli olduğu girdi maliyetlerindeki yükseliş. Tüm zorluklara rağmen üretime devam eden küçük üretici, bu girdi maliyetlerine daha fazla direnemiyor ve maalesef hayvanını kesime göndermek zorunda kalıyor. Tarım Bakanlığının küçük aile işletmelerini desteklemek için bir plan üzerinde çalıştığı biliniyor. Umarım, alınacak tedbirlerle bu gidişat bir an önce son bulur. Bu çok önemli sorununun önüne geçilmiş olur.”

 

 

ÜRETİM VE TASARUF YAPMAMIZ LAZIM

 

Başkan Okyay’dan sonra konuşma yapan ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu, ekonomik krize, gelir adaletsizliğine değinerek ortay konan enflasyon hedefinin üretim ve tasarruf yapmadan ulaşmanın gerçekçi olamayacağını söyledi.  Başkan Semizoğlu, “Üzücü bir haberle güne başladık. Erzincan’ın İliç İlçesinde altın maden ocağında yaşanan toprak kayması sonucunda 9 işçi heyelan altında kaldı ve bölgede arama-kurtarma çalışması halen yürütülüyor.  İnşallah sevindirici haberler almayı umut ediyoruz. Madencilik, yaşamın olduğu yerde olmazsa olmazımızdır. Kurallara, kaidelere uyularak güvenli bir şekilde yapılması hepimizin arzu ettiği bir şey. Ama bazen de bu tür kazalar geliyorum diyor. Buna hazırlıklı olmamız gerektiğine inanıyorum. İyi haberler beklediğimi ifade ederek konuşmama geçiyorum.

 

10-11 Şubat tarihlerinde Meclisimizden 25 kişilik bir grupla TOBB’da Meclis Üyeleri Bilgilendirme Seminerine katılım sağladık. Orada çok güzel iki gün geçirdik. Çok verimli bir seminerdi. Katılamayan arkadaşlarımız için de seminerler önümüzdeki süreçte devam ediyor. Onların da katılımlarını istiyorum. Birliğimizin kurumsal yapısı ve karar alma süreçlerindeki rolü ile başlayan sunumlardan; Protokol Kuralları, Yeşil Dönüşüm, Küresel  Gelişmeler ve Türkiye, Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler, Kredi Garanti Fonu, Türk Ticaret Merkezleri  gibi konularda toplam 17 başlık altında sunumlar yapıldı. Anayasaya dayalı ve kamu kurumu niteliğinde bir kuruluş olan camiamızın bu denli güçlü ve büyük olduğunu ve farkımızı hissettiren bir programdı Umarım katılan arkadaşlar da benim gibi düşünüyorlardır. TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hısarcıklıoğlu’na bu vesile ile bir kez daha teşekkür ediyorum. Rıfat Başkan Çanakkalemize verdiği önemi oradaki konuşmalarda da, sunumlarda da bize bir kez daha hissettirdi. Huzurlarınızda katılan arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Katılmayanların da kaydını yaptırmasını istiyorum. Bu arada seminer ile ilgili sunumları sizlerle paylaşacağız. Ayrıca önümüzdeki aylarda oradaki uzmanlarımızdan bazı başlıkları Meclisimizde de anlatmasını istemeyi planlıyoruz. Mesela protokol kuralları çok akıcı ve eğlenceliydi. Nasıl geçtiğini anlamadık.

 

TÜİK’in 2023 için yayınladığı ‘Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri’  ile ‘Gelir Dağılımı İstatistikleri’  haber bültenleri gelir ve yaşam koşulları araştırmasına dayanıyor. Bu iki haber bültenlerinde de özetle Türkiye’de gelir eşitsizliğin arttığı ve orta gelirlilerin yoksullaştığı sonucu çıkıyor ve bu sonuçlar da tabi yüksek enflasyonun sonuçları. Ticaret Bakanımız geçen gün enflasyon oranlarının 2026 sonlarında yeniden tek haneli rakamlara geleceğini beyan etti. Merkez Bankasının yayınladığı yılın ilk enflasyon raporunda da enflasyonun 2024 sonunda % 36, 2025 sonunda da % 14 seviyesine gerileyeceği tahmini var. Osman Başkanımın da ifade ettiği gibi üretmeden ve tasarruf etmeden bu hedeflere ulaşmamız pek realist gözükmüyor. Üretmemiz lazım, ihracatımızı artırmamız lazım, bir taraftan da tasarruf etmemiz lazım. Son 15-20 gündür bir çok üst düzey banka yetkilisi yerel ve Ankara merkezli gelip Başkanım kimlerle çalışabiliriz? Ne yapabiliriz? diye soruyorlar. Çünkü %45, %50 civarında bir mevduata faiz öderken takdir edersiniz ki bankanın da bir operasyon gideri var. Bir de kar etmesi lazım. %50'nin üzerine kim para alacak? Kim bu parayla yatırım yapacak? Bu para ne kadar sürede dönecek? Türkiye'de üretimi sanayi yatırımına fonlayamadığımız sürece uzun vadeli 8 yıllık 10 yıllık fonlama olmadığı sürece bu tahminlerin hepsi havada kalır diye düşünüyorum. Çünkü gerçekten çok ciddi bir tüketim toplumu olduk. Çok şükür ki Çanakkalemiz bundan fazla etkilenmiyor. Çünkü pandemi Çanakkale lehine bazı şeyleri işletmesinden dolayı bu sorunlardan etkilendiğimiz söylenemez. Osman Başkanım konuşmasında Çanakkale’nin tarım ve hayvancılık şehri. Evet Yenice'de de süt üretimi düştü. Biga'da da düştü. Şimdi yeni yeni toparlanmaya başladı. Ben eski bir un ve yem sanayicisi bir kardeşinizim. 1980'li yıllarda yemin %100'ü yerliydi. Yani süt aldığımız hayvanların yediği yemlerin %100'ü yerliydi. İlkokulda çok eski konuşmalarımda vardır Yerli Malı Haftası kutlardık. O zamanlar Türkiye kendi kendine yeten yedi ülkeden birisi derlerdi.

 

Şu gün hayvan yeminin yaklaşık %75'i ithal geliyor. Dolayısıyla ithal gelen hammadde de dövize bağlı oluyor. Ne alakası var diyorsunuz ya niye dolar artınca hem fiyat artıyor? Mesela siyasete bir şey konu ediliyor. Samanı bile ithal ediyoruz. Samanı ithal edelim de, kirazı ihraç edelim. Şeftaliyi ihraç edelim. Peyniri ihraç edelim. Çünkü benim çocukluğumda Çanakkale'de şehrin girişindeydi fabrikamız Oraya gelene kadar her taraf ay çiçeği tarlası, buğday tarlasıydı. Lapseki ona keza, Bayramiç ona keza. Devlet yatırımı yaptı. Sulak arazi haline geldi. Yaş sebze ve meyve üretmeye başladık. Buğdaydan arpadan biraz çıktık. Dolayısıyla samanı ithal etmeye başladık. Gerçek olan tespit bu. Çanakkale kalkınmada daha düne kadar 2. Bölgedeydi. Geçen dönem bunun çok lobiciliğini yaptık. 3. dönemde olan bizden daha fazla teşvik alacak iller arasında Kayseri, Antep, Manisa, Denizli vardı. Bunun lobiciliğini yaptık. Yaptık da sonradan İlçe bazında teşvik planlamasına geçildi. Yeterli mi? Yine yeterli değil. İğneyi kendimize, çuvaldızı başkasına batırmamız lazım. Sayın Başkanım ifade etti. Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nda ben Yönetim Kurulu Üyesiyim. O raporlar gerçekçi değil. Böyle eleştiriyi kendilerine de yapıyorum. Buradan kürsüden de yapmış olayım. Çünkü yapıyormuş gibi yaparak bir şey yapamayız. Yapmamız lazım, katma değerli üretim yapmamız lazım.

 

ÇANAKKALE HIZLA GELİŞİYOR

 

Bakın TUİK Çanakkalemizin nüfusunun bir önceki yıla göre 11.116 kişi artarak 2023 yılında 570.499'a yükseldiğini açıkladı. Başka bir istatistiki bilgi Çanakkale'de her iki kişiye bir araç düşüyor. Çanakkale göç alan bir şehir her defasında bizim yapmamız gereken bizim misyonlarımızdan birinin şu olduğunu ifade etmek istiyorum; Evet göç alacak Çanakkale'yi pastanın aynı lezzeti ile büyütmemiz lazım. Doğal güzellikleriyle, çevreyi koruyarak, çevreye saygılı bir şekilde. Şimdi nüfusumuz artıyor. Her iki kişiye bir araç düşüyor. Çanakkale’de yerel yöneticiler olarak biz ne yapıyoruz? Artık çevre yolundan dahi iş yerlerinizden evlerinize gidip gelme süreniz yarım saat, 40 dakikaya çıkmaya başladı. Bu konuda ne yapılıyor? Bunu konuşmanın tam zamanı. Mart ayının sonunda yerel seçimler var, aday veya parti bizi ilgilendirmiyor. Bu konudaki somut projelerini, planlarını mümkünse master planlarını kamuoyuna açıklamalarını istiyoruz. Devlet hastanemizin bir tane yolu var arkadaşlar. Allah muhafaza köprüye bir şey olsa Devlet Hastanesi yok. Orada oturanlar yok. Ne giriş var ne çıkış var. Bunun bir B planı olması lazım bunun altını çizmek istedim.” dedi.

 

Konuşmaların ardından odanın güncel faaliyetleri paylaşıldı.

 

Daha sonra üyeler söz aldı. 19 no’lu Komite Üyesi ve TOBB Çanakkale Kadın Girişimciler Kurulu Üyesi Filiz Bahar: “Biz 19 no’lu Komite olarak aynı zamanda hem komite üyesi hem de kadın girişimciler kurulu üyesi olarak burada bizim de neler yapmamız gerektiğini sorduğumuz ve sorguladığımız bir dönem olmasını diliyorum. Aynı şekilde dün başımıza gelen faciada yaşamını kaybeden işçilerimizin de yine tüm o çatısı altında arkadaşlar Maden Mühendisleri Odası’nın da bu konuda elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum. Artık bu facialara göz yummayalım, bunlar için üzülmeyelim diliyorum.” dedi.

 

ÇANAKKALE TEKNOPARK’TA KİRACILARA MOBİNG UYGULANIYOR

 

Meclis Üyesi Selçuk Aslan: “Öncelikle geçen hafta sonu TOBB’un bilgilendirme semineri için başta Selçuk Başkanım olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Ben ilk kez Meclis Üyeliği yapıyorum. TOBB’un bu kadar büyük bir kurum olduğunu ve piyasaya bu kadar hakim olduğunu ve yönlendirdiğini orada görmüş oldum. Katılmayan arkadaşlara tavsiye ediyorum. Hafta sonu orada bir konu konuşmuştuk aramızda. Çanakkale Teknopark’ta sıkıntılarımız var. Oradaki arkadaşlarımız mobing ile kira kontratları yenilenmeden çıkarılmak isteniyor ve sözleşmeleri yenilenmiyor. Bu konuyu burada aramızda kalmayacak şekilde bütün Meclis Üyelerinin önünde söylemek istedim ve ona göre bir aramızda komisyon kuralım. Ben tek başıma gitmek istemiyorum.” dedi.

 

Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu: “Öncelikle Filiz hanımın dediklerine katılıyorum. Bu konuların konuşulması lazım. Teknopark yöneticileri Meclisimize gelip sunum yapmak istediler. Biz de Osman Başkanımla bu konuyu konuştuk. Teknopark yönetiminin bizi davet etmesi için yazı yazdık. Çanakkale'nin geleceği için emek veriyoruz Teknopark da Çanakkale'nin bir değeri. Selçuk Bey’e teşekkür ederim. Biz bunu duyuralım ve kaç kişi gideceksek orada fiziki olarak bulunalım. Bir sonraki Meclis toplantımızda ise Merkez İlçe Belediye Başkan adaylarımızın her birini davet etmeyi düşünüyoruz. Kendilerine belli bir süre verip kendilerini dinleyeceğiz. Daha sonrasında Meclis Üyelerimizin sorularını sormalarını sağlayacağız.” dedi.

 

Sedat Uz

Foto: ÇTSO