Ayvacık ilçesi 83 km’lik sahil şeridiyle Çanakkale’nin en uzun sahil kesimlerinden birine sahip. Yüzölçümü 874 km² olan ilçenin % 52’si ormanlık. Denizden yüksekliği 270 metre. İlçenin ovaları Tuzla Kösedere ve Babakale ovaları. Dağları, denize paralel olarak uzandığından, sahil şeridinde olağanüstü güzel koylar birbirini izlemekte. Son yıllarda yoğun ilgi gören bu koylar, turizm için cazibe merkezi.
Ayvacık ilçesinin Edremit Körfezi’ne bakan güney kıyısı Akdeniz ikliminin etkisini gösterirken, iç kısımlar Marmara ikliminin etkisindedir. Yerli ve yabancı gezginlerin her zaman ilgisini çeken Assos antik kenti, Gülpınar Apollon Kutsal Alanı; son yıllarda büyük kentlerden gelenlerin yerleştiği Behramkale, Adatepe, Yeşilyurt gibi köyler, Osmanlı’nın ilk dönem mimari yapılarını barındıran Tuzla, Babakale köyleri, Anadolu’nun aynı zamanda Asya kıtasının en uç noktası olan Bababurnu gibi özel yöreler Ayvacık ilçesini çok özel kılmakta. Turizmin yanı sıra zeytincilik ve zeytinyağı üretimi, halı dokumacılığı, peynir ve hayvancılık önemli gelir kaynakları arasındadır. Yöre halkı, oldukça zengin bir kültür yapısına sahip.
ADATEPE KÖYÜ
Kazdağları’nın güney eteklerinde zeytinliklerle çevrili genellikle iki katlı taş evleri ve serin gölgeli sokaklarıyla bir rüya bölgesi. İki yaşlı çınarın yer aldığı köy meydanı köyün kalbi gibidir.1989 yılında kentsel sit alanı ilan edilen köy, bölgedeki tek korunan köy olma özelliğini taşımaktadır. Köyün yakınında tarihin sayfalarında Zeus Altarı olarak yer almış bir sunak yeri var.
ADATEPE ZEYTİNYAĞI MÜZESİ
Küçükkuyu’nun Çanakkale girişinde yer alan müze 2001 yılında eski bir sabunhaneden müzeye dönüştürülmüş güzel bir mekândır. Bahçesinde ise zeytinden üretilmiş pek çok ürün satılmakta. Müze haftanın yedi günü 08.30-18.30 saatleri arasında açık olup giriş ücretsiz.
BABAKALE OSMANLI KÖYÜ
Bu yerleşim geçmişi ve barındırdığı mimari yapılarıyla ilgi çekmektedir. Burası aynı zamanda Asya Kıtası’nın da en batı ucudur. Babakale Kalesi, ülkemizin en batı ucundaki Osmanlı kalesidir. Osmanlı Devleti’nin tarihinde inşa ettiği son kale olması bakımından da özel bir yere sahiptir. Bu döneme ait Ulu Cami, çifte hamam ve çeşmeleriyle bezeli olan köy kalenin etrafında gelişmiştir. Günümüzde Babakale, nefis balıkları ve geçmişi 1700’lü yıllara dayanan el yapımı bıçaklarıyla, tarihi ve benzersiz doğasının kazandırdığı haklı ününe ün katmıştır.
BEHRAMKALE KÖYÜ
Çanakkale’nin de en ünlü köylerinden biridir Berhamkale. Bir Osmanlı köyüdür. Ayvacık’ın içinden geçip Behramkale köyüne gelindiğinde, Tuzla Çayı üzerinde gösterişli bir Osmanlı taş köprüsüyle sizi karşılar. Antik kentin surları içinde gelişmiş olmasından dolayı sit alanıdır. Tarihi Hüdavendigar Camii minaresiz oluşuyla da ilgi çeker. Sahilde dar bir kıyı şeridi bulunan Behramkale; limanı, çok temiz denizi, lezzetli balıkları ve muhteşem doğasıyla Assos ören yeri ile bütünleşmiş, küçük ve sakin bir tatil beldesidir.
TUZLA OSMANLI KASABASI VE HÜDAVENDİGAR CAMİİ
Tuzla da Behramkale gibi eski bir Osmanlı köyüdür. Buradaki Murat Hüdavendigar Camii ve Külliyesi en erken Osmanlı örneklerindendir. 2 kilometre doğusundaki Gülpınar Apollon Smintheus Tapınağı ve köyün çevresindeki Bizans yapı kalıntıları köyün yerleşiminin Bizans dönemlerine kadar gittiğini gösterir.
Dünyada İlk Felsefe Okulunun Açıldığı Bilgi Bahçesi
ASSOS
Ayvacık ilçesinin dünyaca meşhur antik kentlerinden biri de Assos’tur. M.Ö. 348-345 yılları arasında Filozof Aristoteles, Kral Hermias’ın daveti üzerine Assos’a gelmiş ve dünyada bilinen “İlk Felsefe Okulu” burada açmıştır. Dönemine göre büyük bir kültür merkezi olan Assos’ta, Aristo, Erdeme Övgü” adlı eserini de kaleme almıştır.
ASSOS ANTİK KENTİ
Behramkale köyü ile iç içedir. Akropolis (yukarı şehir) ve güneye doğru inen teraslar üzerindeki yapıları; çevre yüksekliği yer yer 20 metreye kadar ulaşan sekiz kule ve on iki değişik kapının yer aldığı yaklaşık dört kilometre uzunluğundaki surlarla çevrilidir.
GÜLPINAR APOLLON SMİNTHEUS (SMİNTHEİON) KUTSAL ALANI
Aleksandria Troas kenti tarafından kullanılan ve tanrı Apollon’a adanmış bu kutsal alanın kalıntıları Gülpınar beldesi sınırları içerisindedir. M.Ö. 2. yüzyılda yapılmış İon düzenindeki tapınağı ve su yapılarıyla zamanının önemli bir kehanet ve sağlık merkezi olmuştur. Müze sadece yaz aylarında, kazı mevsiminde ziyaret edilebilmektedir.
KÜÇÜKKUYU BELDESİ
Her yeri zeytin ağaçları ile kaplı olan Küçükkuyu için zeytin ve zeytinyağı üretimiyle ün kazanmıştır. Her yerde Zeytin ürünleri satan işletmelere rastlamak mümkündür. Gülpınar beldesinin batısında kumuyla meşhur olan, Ak Liman’dan, Mıhlı Çayı’na kadar uzanan sahil şeridi size unutulmaz bir deniz keyfi sunar. Küçükkuyu sahilinde 2012 yılında kentin ilk mübadillerinin anılması amacıyla dikilmiş bir anıt bulunmaktadır.
MIHLI ÇAYI, MIHLI ŞELALESİ VE KÖPRÜSÜ
Ayvacık’a bağlı Küçükkuyu’dadır. Mıhlı Çayı’nın bulunduğu bölgede, suyolları ve taşları aynen muhafaza edilerek restore edilmiş eski bir değirmene Roma döneminden kalma kemerli bir köprü eşlik etmektedir. Değirmenin bir kaç km. ilerisinde bir gölet ve bu gölete akan harika Mıhlı Şelalesi bulunmaktadır.
YEŞİLYURT KÖYÜ
Ayvacık ilçesine 21 km uzaklıkta, Kazdağları’nın eteklerindedir. Yakındaki Nusratlı’dan çıkarılan taşlarla yapılmış evleri doğayla uyum içerisindedir.
KIYI TURİZMİ
Ayvacık kıyı turizminde isim yapmış yerlerin başında Assos gelmektedir. Assos mavi bayraklı plajları, butik otelleri ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilere muhteşem bir tatil olanağı sunmaktadır. Kadırga koyu, Assos Liman plajı, Yeşil Liman, Koruoba Sahili, Assos Sivrice, Assos Sokakağzı, Akliman Koyu, Küçükkuyu’da turizmin gelişmesine katkıları büyük olan önemli kıyılardır.
TERMAL TURİZM
Küçükçetmi Kaplıcaları (Afrodit Kaplıcası)
Efsaneye göre “cüzzam hastalığına yakalanarak güzelliği kaybolan Afrodit, Tanrı Zeus tarafından yanından uzaklaştırılır. Afrodit şifa aramak için, İda Dağı’nda gezerken bir kurdun suyun çıktığı mağaraya girdiğini görür. Buradan çıkan şifalı sularda her gün yıkanan Afrodit cüzzamdan kurtularak eski güzelliğine yeniden kavuşur.”
Turizm açısından henüz çok gelişmemiş olmasına rağmen, taş ve tahtanın bir arada kullanıldığı tarihi evlere sahip Küçükçetmi köyünde bulunan kaplıcalar, sağlık açısından aranılan bir yerdir. Tanrıça Afrodit Kaplıcaları’nda hamam, otel ve havuzlar bulunmaktadır. Su sıcaklığı 43°, Ph değeri 7’dir. Oksijen oranı yüksek temiz bir hava ile çam, zeytin ve meyve ağaçları arasında konaklama olanağı sunan kaplıcalar sakin, sessiz ortamlarıyla, sizlere huzur ve sağlık vadetmektedir.
Mine Yel