Biga ilçesinde saat 16.09’da 4,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. AFAD depremin 7 kilometre derinlikte gerçekleştiğini açıklarken, sarsıntı çevre illerden de hissedildi. Depremin ardından il genelinde bir olusmuzluğun olup olmadığı il ilgili araştırma yapıldı.

 

BAKAN YERLİKAYA: OLUMSUZ BİR DURUM YOK

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, depremin ardından yaptığı açıklamada saha çalışmalarının başladığını söyledi. Bakan Yerlikaya, “An itibari ile olumsuz bir durum yoktur. Gelişmeleri takip ediyoruz.” dedi.

Öte yandan, depremin merkez üssü olan Biga ilçesinde vatandaşlar kısa süreli panik yaşadı. Bazı vatandaşların dışarı çıktığı görülürken, Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Kütüphanesi’nde ders çalışan öğrencilerin de dışarı çıkartıldığı belirtildi.

24 ŞUBAT’TA BU MANŞETİ YAPMIŞTIK

“Biga’da yeni bir fay ortaya çıkmış olabilir”

Biga ilçesinde 20 günde 150 deprem meydana gelirken, uzmanlar bölgede yeni bir fay hattının ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Beşik gibi sallanan ilçede vatandaşlar  ise tedirgin.

 

Deprem kuşağında olan illerden biri de Çanakkale. Çanakkale’de son 10 yılda çok sayıda deprem meydana geldi. 2013 yılında Gökçeada’da, 2019 Ayvacık ilçesinde meydana gelen depremlerle yıkımlar oldu. Deprem kuşağında olan Çanakkale’de şimdiye kadar en çok korkulan fay hattı ise, Ayvacık, Bayramiç ve Çan bölgesindeki faylar.

Bu faylardan korkulurken, Biga ilçesinde 4 Şubat'tan bu yana mikro ölçekli toplamda 150 deprem meydana geldi. Hareketlilik sonrasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler önemli açıklamalarda bulundu.

Bu hareketliliğin büyük bir depremin öncüsü olmadığını belirtip, yeni bir fayın ortaya çıkabileceğini söyleyen, Prof. Dr. Bekler, “Ancak yaklaşık 4 Şubat'tan bu yana 150'ye yakın mikro deprem diye tabir ettiğimiz küçük depremlerin bu bölgenin gerilme ortamına bağlı olarak oluştuğunu görüyoruz. Bu büyük bir depremin ya da farklı bir yer hareketliliğinin öncüsü ya da belirteci olduğunu söylememiz mümkün değil. Kaldı ki o bölgede bölgenin aktif faylarına yakın ya da bu depremleri üretecek bir fay görülmemekte. Zaman zaman bu gerilmelerin neticesinde bu küçük depremlerin oluşturduğu yeni bir fayın ortaya çıktığını söylemek söz konusu olabilir. Daha detaylı yer bilimleri çalışmasıyla ortaya çıkacak olan bir durum. Bunu Doğu Anadolu'da, Batı Anadolu'nun farklı bölgelerinde de görebiliyoruz. Biga zaten oldukça karmaşık bir bölge. Türkiye'deki tektonik yapılar içerisinde farklı tektonik rejimlerin geliştirdiği ciddi bir gerilme alanları oluşturan karmaşık bir bölge. Dolayısıyla bunu herhangi bir yere olumsuz anlamda çevirmenin doğru olduğunu düşünmüyorum.

Bundan sonra İstanbul ya da Marmara depremi değil; beklenen Anadolu depremi olarak ya da Anadolu depremleri olarak düşünmek istiyorum. Bunu Kahramanmaraş depreminde de gördük. Daha önce Van, İzmir depreminde gördük. Dolayısıyla bir depremin, bir başka depremle ilintisini ortaya çıkarabilecek fayların hareketliliğiyle doğrudan bir bağlantı söylememiz çok zor. Çünkü çok küçük bir hareketlilik. Farklı sebeplerden kaynaklanabiliyor. En önemli sebebi; burada oldukça boyu kısa, geometrisi oldukça dar bir alanda gelişen bir faylanmanın ortaya çıkardığı mikro depremler. Buradan İstanbul ya da Marmara'yla alakalı bir yükleme, bir gerilmenin olması söz konusu olduğunu zannetmiyorum.” dedi.

 

Bünyamin Nami Tonka