Profesör Doktor H. Yener Erken, 1994 yılında girdiği Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden 2000 yılında ikincilikle mezun oldu. Aynı yıl Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde başladığı ortopedi ve travmatoloji uzmanlık eğitimini 2005 yılında bitirerek ''Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı'' ünvanı aldı. 2006-2007 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri'nde dünyanın en önemli çocuk ortopedi merkezlerinden birisi olarak kabul edilen Texas Scottish Rite Hospital'da 1 yıl süreli ''Çocuk Ortopedisi'' ve ''Omurga Eğrilikleri (Skolyoz-Kifoz)'' konularında üst ihtisas yaptı. Yurda döndükten sonra 2007-2015 yılları arasında sırasıyla Medical Park Sağlık grubunda ve Anadolu Sağlık Merkezi'nde ortopedi ve travmatoloji uzmanı olarak çalışan Dr. Erken, 2015 yılında Doçent ünvanı aldı. 2015 Ağustos ve 2016 Ağustos arasında hastalarını Kolan International Hospital-Şişli'de muayene ve tedavi etti. Omurga cerrahisindeki uygulamalarında uzun zamandır omurgada sağlam dokulara zarar vermeyen bir yöntem olarak öne çıkan "Minimal İnvazif Omurga Cerrahisi ve Endoskopik Omurga Cerrahisi"ni kullanan Dr. Erken, 2016 Ağustos ayından itibaren bu konuda dünyadaki en önemli merkez olarak kabul edilen "Wooridul Spine Hospital"da 1 yıl süre ile Minimal İnvazif Omurga Cerrahisi ve Endoskopik Omurga Cerrahisi konularında ikinci bir üst ihtisas yaptı. Üst ihtisas sonrasında Türkiye'ye geri dönen Dr. Erken, Okan Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji anabilim dalında ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde öğretim üyeliği yaptı. Profesör Doktor Yener Erken Çanakkale Onsekiz Mart Hastanesinden ayrıldıktan sonra Çanakkale’ den ayrılmama kararı alarak geçtiğimiz ay Çanakkale merkezde özel kliniğini açtı. Şu anda Çanakkale'deki özel kliniğinde hastalarını kabul eden Profesör Doktor Yener Erken, Ağırlıklı olarak ilgi alanları olan "Çocuk Ortopedisi" ve Omurga Eğrilikleri Cerrahisi''nin yanı sıra, Minimal İnvazif Omurga Cerrahisi ve Endoskopik Omurga Cerrahisi tekniklerinin uygulanması ve yaygınlaştırılması konularında çalışıyor. Profesör Dr. Erken Türk Ortopedi ve Travmatoloji Eğitim Konseyi Board Sertifikası (TOTEK) sahibidir ve Avrupa Ortopedi ve Travmatoloji Board sınavını geçen ve FEBOT (Fellow of the European Board of Orthopaedics and Traumatology) ünvanı taşıyan ülkemizin sayılı ortopedi ve travmatoloji uzmanları arasında.

 

Aynı zamanda Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (TOTBİD), Türk Ortopedi ve Travmatoloji Eğitim Konseyi (TOTEK), European Board of Orthopaedics and Traumatology (EBOT), Türk Omurga Derneği (TOD) ve International Society for Minimal Intervention in Spinal Surgery (ISMISS) üyesi de olan Erken özel kiliniğinde yaptığı çalışmalar ile ilgili bilgiler vererek şunları söyledi.” Özellikle omurga Cerrahisi, minimal invaziv omurga cerrahisi, endoskopik omurga cerrahisi yani normalde açık yapılması gereken omurga ameliyatlarını, halk arasında platin ve açık ameliyatları kapalı bir ya da iki delikten minimalima olarak yapabilen teknikler üzerinde yoğun olarak çalışıyorum. Aynı zamanda ameliyatsız omurga işlemlerinde gerçekleştiriyorum. Ameliyatsız bel, boyun fıtığı tedavisi, omurilik, kanal daralması ile ilgili tedavi ve ameliyat işlemlerini gerçekleştiriyorum. Özel ilgi alanlarım arasında gene biraz önce bahsettiğim gibi çocuk ortopedisi de yer alıyor. Çocukların ortopedik problemlerine elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum”

Eklem Ağrısı ve Sıkıntılarına Son Veriyoruz

Profesör Doktor Yener Erken, Halk arasında hanımlarda ve beylerde de çok sık rastlanan dizlerde sıkıntı, yürüyememe, sorunları, ile ilgili tedavi çalışmaları da yaptıklarının altını çizerek, “konsantre grow faktörü yani konsantre edilmiş büyüme faktörleri elde ediyoruz. İçerisinde CD 34 dediğimiz hücreler de var. Bunlar halk arasında kök hücrelerde olarak ifade ediliyor. Bunları elde ediyoruz. Bunları elde ettikten sonra bizim kendi uyguladığımız yöntemde bunu ozon gazıyla da  karıştırarak etkisini arttırıyorsunuz. Yani mevcutta yapılanlardan farklı  etkisini arttırmak için ozonla birlikte karıştırıp bu işlemi yapıyoruz. Bu aynı zamanda  trombositlerin içerisindeki büyüme faktörlerini biraz daha ortaya çıkartıyor. Etkisini arttırıyor. Oradaki dokudaki kanlanmayı da arttırıyor. Birçok problemde diz, omuz ve tüm eklemlerde omurgada da bunları kliniğimizde uyguluyoruz ve hastalarımızın sıkıntılarını ortadan kaldırıyoruz.” dedi.

Boyun ve Bel Fıtıklarında Hem Ameliyatlı Hem Ameliyatsız Tedavi Yapabiliyoruz

Boyun ve bel fıtığının halk arasında çok yaygın olduğunu ifade eden Profesör Doktor Yener Erken boyun ve bel fıtığı ile ilgili tedavi ve son olarak da ameliyat çalışmalarının bulunduğunu ifade ederek “Bel ve Boyun fıtığı ile ilgili  çözümler var tabii. Omurgamız otuz üç katlı bir bina. Çünkü otuz üç tane omurgadan oluşuyor. Evet. Fıtık ne demek? Bu omur kemikleri arasında diskler var. Bu diskler daha yumuşak bir doku. kıkırdağa benzer bir doku. Etrafında sert bir doku var. Bu analos fibroz dediğimiz dış katmanındaki yırtıklar olunca ve omurgadaki biyomekanik bozukluklar nedeniyle zaman içerisinde fıtıklar ortaya çıkabiliyor. Orası bel bölgesi. İçerideki yani o jelatinsi kısım o yırtıktan dışarı çıkıyor, omurilikte ve sinirlerde basıya yol açıyor. Bu bel fıtığı. gene buna benzer bir olayla gene aynı mekanizmalardan tabii biraz daha etkileri altta yatan nedenler farklı olmakla birlikte. Boyun bölgesinde de sıklıkta fıtık görüyoruz. Yani fıtık dediğimiz hadise omurlar arasındaki disklerin bozulmasıyla aradaki yırtıklardan Içindeki materyalin dışarı çıkıp sinirlere bası yapması bu da ağrıya yol açması. Boyun ve Bel fıtıklarında tedavi hem ameliyatlı hem ameliyatsız tedaviler yapıyoruz. Artık ameliyatsız da tedavi olunabiliyor. Çünkü hani ben her hastaya kendi yakınıma ne önereceksem onu  önermeye çalışıyorum. Daha önceden omurga problemleri çok yaşamış bir kişiyim. Hastalar için damdan düşen bir doktorum. Hem boyun fıtığından ameliyat oldum. Hem  belimde yaşadığım  problemlerimden dolayı kendim de endoskopik cerrahi oldum. O yüzden omurga problemleri yaşamış birisi olarak onların ağrılarını daha iyi hissedebiliyorum ve anlayabiliyorum. Çok kolay yöntemleri artık mevcut. Ameliyatsız tedavi seçeneklerimiz de var. Fıtıklarda bel ve boyun fıtıklarında özellikle acil ameliyat gerekmeyen hastalarda disk içi işlemler yapabiliyoruz. Bu diskin içerisine bir çok ince bir iğneyle girip içine ozon mikrodiskektomi dediğimiz ya da ozon dediğimiz bir yöntem uyguluyoruz.  Ozon gazını  elde edip çeşitli konsantrasyonlarını da onu diskin içerisine enjekte ettiğimizde zaman içerisinde bu diskte  bir büzüşmeye yol açıyor.. Aynı zamanda anti inflamatuar yani giderici ve  ağrıyı ortadan kaldırıcı. Etkisi de var. Çünkü ozonla ilgili çok fazla çalışma var artık. Bunları uygulayabiliyoruz. Keza aynı şekilde boyunda da uygulayabiliyoruz. Lokal anestezi altında herhangi bir anestezi gerektirmiyor. Buna benzer olarak gene bir iğneyle girip içerisine  lazer ya da radyo frekans uygulamaları yapabiliyoruz. Gene bu da benzer bir etki gösterip fıtığın küçülmesini ve sinir üzerindeki baskının azalmasını veya ortadan kalkmasını, dolayısıyla hastanın ağrısının ortadan kalkmasına yol açıyor. Ameliyat gerektiren hastalarda da bizim  ben bir yıl Güney Kore'de bu yöntemleri öğrenmek için ıbulundum Için, bel fıtıklarına, lokal anestezi altında endoskopik olarak tedavi ediyorum. muhtemelen haniTürkiye'de endoskopik  cerrahi  yeni gelişmeye başladı. Ben uzun zamandır uyguluyorum bu ameliyat şeklini.” dedi.

BHA