Çanakkale Ülkü Ocakları geniş bir katılım ile iftar yemeği düzenledi. Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen iftar yemeğine MHP Çanakkale İl Başkanı Hakan Pınar, Merkez İlçe Başkanı Mesut Ergin, Ülkü Ocakları Çanakkale İl Başkanı Selçuk Birer, Bayramiç Belediye Başkanı Saadettin Arslan, Bayramiç Kaymakamı, Kamu-Sen Şube Başkanı, Şehit Aileleri Derneği ve Muharip Gaziler Derneği Başkanları ile çok sayıda Ülkü Ocaklı, partili ve vatandaş katıldı. Geçmiş dönem Ülkü Ocakları’nda ve Milliyetçi Hareket Partisi’nde görev yapmış eski yöneticilerin de katıldığı iftar yemeğinde aynı sofrada toplanan misafirler hep birlikte oruç açmanın mutluluğunu yaşadı. İlahiler ve sema gösterileriyle zenginleşen organizasyonda, ayrıca Türkmeneli’ye yardım kampanyasına destek verildi.
  

Dualarla yapılan iftar sonrasında bir konuşma yapan Çanakkale Ülkü Ocakları İl Başkanı Selçuk Birer, Ramazan ayının maneviyatından bahsederek, aynı sofrayı paylaşmanın ortak bir bağ oluşturduğunu ve Türk Milleti’nin bağımsız yaşamak konusunda iradeli ve kararlı olduğunu vurguladı. Birer, yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Manevi hazzın ve lezzetin zirve yaptığı kutlu bir dönemin içinden geçmekteyiz. Dualarımız odur ki; Cenab-ı Allah tuttuğumuz oruçları ve yaptığımız duaları kabul etsin ve üzerimizden ihsanını ve rahmetini esirgemesin. ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diyen bir Peygamberin ümmeti olarak farkındayız ki, milletimizin her bir ferdinin derdi, tasası bizim derdimizdir, tasamızdır. Allah Resulunun ‘Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır’ Hadis-i Şerif’ine binaen bu mübarek günde, bu mübarek sofrada beraber oturduğumuz herkese şükranlarımı sunuyorum. Türk Milleti olarak mukeddesatımızın yol göstericiliğinden asırlarca hiç ayrılmadık. Sabırla, huşuyla kutsallarımıza ve inançlarımıza sahip çıktık, toz kondurmadık ve onlara göz bebeğimiz gibi baktık. Bizi bir arada tutan ilkeler ve töremizden hiç ayrılmadık. Ramazan davuluyla sahurumuzu yaptık, minarelerden yükselen kutlu çağrıyla aynı safa girdik, aynı sofrayı paylaştık. Hiç şüphesiz, benzerliklerimiz birilerinin ısrarla sürdüğü sözde ayrılıklardan daha fazla, daha yoğun ve daha üstündür. Bizi Türk Milleti yapan ve birlikte yaşamamızı güçlendiren duygu; bilgi, tarihi birikim, ülkü, kültür ve inançlar aramızda kopmaz manevi bağlar oluşturmuştur. Buradan aldığımız ilhamla Türk Milleti olarak, bağımsız yaşamak ve parçalanmaz bir bütün halinde var olmak konusunda irademiz ve kararlılığımız tamdır. Ne var ki, bu Ramazan ayını zehirlemeye çalışan malum bölücü mihrakların hain eylemlerine hep birlikte şahit oluyoruz.”
Ülkücü camiaya atılan iftiralara cevap veren Birer; “Hiç şüphesiz Türk Milleti’nin varlık davasında çok mühim bir görev üstlenen Ülkücüler de hain saldırı ve iftiralardan nasibini almakta. Bayrak ve şehide tahammül edemeyenler yaptıkları ihanetin üstünü örtmek için Hürriyetçilik ve Şahsiyetçilik ilkesine sarılmış, bu ülkeyi kendisine kılavuz bilmiş Ülkücülere ‘Oruç tutmayanlara saldırıyorlar’ şeklinde iftira atmaktan dahi geri durmamışlardır. 50 senelik şanlı ve temiz bir maziye sahip Ülkücü Hareket, bu iftira ve karalama kampanyalarından yılmayacak, er ya da geç hesap soracaktır” şeklinde konuştu.


Mübarek Ramazan ayında terör eylemlerinin durmaması ve verilen şehitler hakkında da konuşan Birer, “Vatan, bayrak ve Allah için bir ölüp bin dirileceğiz; bir gidip bin geleceğiz” dedi. Birer, konuşmasını ‘Ne Mutlu Türk’üm Diyene’ sözüyle bitirdi.

Sinem Tetik