Gezi parkı olayları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ifadelerinin de konuşulduğu meclis toplantısında gergin anlar yaşandı. Mecliste, ekmeğin 4 TL olması için tekliflerin verildiğini belirten CHP Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Erdal Gezen “Şu anda 210 gram ekmek 3 TL’den satılıyor. Ama çok yakın bir zamanda bu teklif verildi, 210 gram ekmeğin fiyatı 4 TL olacak. 50 kilogramlık bir unun fiyatını sadece 10 gün içinde 410 TL’den 500 TL’ye çıktığı, mayanın 230 TL’ye çıktığı, Odunun ise yaklaşık 5 ay içerisinde tonunun bin 180 TL’den 2 bin 300 TL’ye çıktığı bir Çanakkale’de yaşıyoruz. Yani bu zam kaçınılmaz ve ekmek 5 TL’ye kadar dayanacak. Bu ülkede ekmekle doymak da bir lüks olma yolunda gidiyoruz. Yerel yoğurdun kilosu 26 TL, Yumurtanın bile 2 TL’den alındığı bu ülkede çocukların aç yatmamaları mümkün değil” dedi.
Gergin geçen ilk oturumda gündem dışı konuşan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, geride bıraktığı bir aylık değerlendirmesini yaptı.
ÇOCUKLARININ GÖZÜ ÖNÜNDE GÖZALTINA ALMAK AYIPTIR
Belediye Başkanı Ülgür Gökhan Konuşmasında gözaltı süreçlerine de değinerek “Konumuz yargının gözaltına alma, alamaması değil, bizler Belediye Başkanlarıyız ve iyi kötü kanunları uygulamakla mükellefiz. Ben kaç kere çağırıldım savcılığa ve gittim ifade verdim. Yargılandım ve bu yargılanmalarla ilgili hiç benim ağzımdan bir eleştiri duydunuz mu? Ama adaletsizliği, tarafsızlığı eleştiriyorum. Ama daha yeni Anayasa kararlarını ‘Tanımıyorum’ diyen bir kimlik şu anda Adalet Bakanlığı yardımcısı oldu. Eleştirmek eyvallah, ama mahkeme kararını uygulamam denmez. İdare mahkemesinden bana karar geliyor ben uygulamam diyebilir miyim? Mahkeme kararlarını uygulamamak suç. Dolayısı ile hukuk kavramları ile ilgili bu ülkede bir karmaşa var. Bunu düzeltmemiz lazım. Bu düzenlememizin nedeni ekonomiden önce hukuk. Enflasyon düzelir ama bozulan hukuk düzelmez. Çağırıldığı zaman gider, gitmez burada tartışmanın bir manası yok ama sabaha karşı çocuğunun gözü önünde polis takdirinde alınması son derece yanlıştır, ayıptır” dedi.
Gündem dışı söz alan Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Belediye Meclis Grup Başkan Vekili Erdal Gezen de konuşmasının başında Belediye Başkanlarına yönelik yapılan operasyona değindi. Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan’ın ardından, Çan Belediye Başkanı Bülent Öz’ün gözaltına alınma sürecini ‘itibarsızlaştırma’ olarak değerlendirdi.
“ARADAKİ FARK %100 VE ÜLKE BATIYOR”
Konuşmasının devamında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine değinen CHP Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Erdal Gezen “2021 Haziran Ayında bu meclis salonundaki konuşmalarımdan bir alıntı ‘Hesap veremeyen, şeffaf olamayan bir ülkede demokrasi olmaz. Demokrasinin olmadığı bir ülkede de ekonomi hiçbir zaman gelişmez’ demişiz. O dönem Dolar 8.69 TL, altının gramı da 526 TL, TÜİK Tüketici enflasyon rakamı da %30 bir yıl sonraki verilerde ise TÜİK ‘ten %73 ile %80 arasında bir açıklama bekleniyor. Dolar 16,50 TL, altının ise gramı 980 TL. Aradaki fark %100 ve ülke batıyor. Bağımsız araştırmacılar 2022 yılında gerçek enflasyonun %20 civarında olacağını söylüyorlar. Birleşik kamu için Ar-ge birimi için yapılan bir çalışma var. 64 tane sabit gıda Tüketim maddesi üzerine her ay enflasyon çalışması yapılıyor. Gıda fiyatlarındaki yıllık artışların %140’ı ocak ayının başından Haziran ayına kadar ki artış %50’yi geçti. Bunların hepsi üst üste koyulduğunda nitelikli gıdaya erişimde ve açlık sınırının her geçen gün arttığını görüyoruz. İnsan onuruna yaraşır bir şekilde yaşayabilmek için her ailenin 12 bin TL Para kazanması gerekiyor. İki tane asgari ücretliyi yan yana koyduğunuz zaman 8 bin 500 TL’yi aşamıyor. Yani ülkemizde aileler nitelikli gıdaya ulaşamıyorlar” dedi.
EKMEĞE BİR ZAM DAHA GELİYOR
Mecliste, ekmeğin 4 TL olması için tekliflerin verildiğini belirten CHP Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Erdal Gezen “Şu anda 210 gram ekmek 3 TL’den satılıyor. Ama çok yakın bir zamanda bu teklif verildi, 210 gram ekmeğin fiyatı 4 TL olacak. 50 kilogramlık bir unun fiyatını sadece 10 gün içinde 410 TL’den 500 TL’ye çıktığı, mayanın 230 TL’ye çıktığı, Odunun ise yaklaşık 5 ay içerisinde tonunun bin 180 TL’den 2 bin 300 TL’ye çıktığı bir Çanakkale’de yaşıyoruz. Yani bu zam kaçınılmaz ve ekmek 5 TL’ye kadar dayanacak. Bu ülkede ekmekle doymak da bir lüks olma yolunda gidiyoruz. Yerel yoğurdun kilosu 26 TL, Yumurtanın bile 2 TL’den alındığı bu ülkede çocukların aç yatmamaları mümkün değil” dedi.
“YARGI SİYASAL OLSAYDI ÜLGÜR GÖKHAN BERAAT EDEMEZDİ”
Gündem dışı söz alan AK Parti Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Esra Yüksel ise, İYİ Partili Burak Kunt ve CHP’li Erdal Gezen’in Belediye Başkanları ile ilgili konularına cevap verdi. İlk olarak Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin’in tutuklama sürecine değinen Yüksel “Gökçeada Belediye Başkanı ile ilgili bizim bildiğimiz kadarı ile kendisi ile ilgili yapılan hiçbir davetiyeye katılmayıp mahkemenin son gününde sahte doktor raporu ile mahkemenin raporu oylaması sonucu iddiaların vahameti karşısında da yakalama kararı dışında bir seçenek kalmadığı için bu duruma gelinmiştir. Süreci saptamalarla izlenirse bu durum ortaya çıkacaktır. Yargı siyasallaştı diyorsunuz. Yargı siyasallaşsaydı Ülgür Gökhan yargılandığı davada beraat eder miydi? Belediye Başkanı bir açıklama yaptı ve dedi ki ‘bir yargı süreci vardı beraat ettim, aklandım kendimden emindim çünkü ben hukuka güveniyorum ve adalet önünden başka hiçbir şeyin önünde eğilmeyen hâkimlerimiz var’ dediniz. Yani yargının siyasal olup olmadığını CHP’li başkanların mahkeme sonuçlarına göre mi tayin edeceğiz. Yargı ve hukukla ilgili sürekli itibarsızlaştırıcı tavırlarınızdan dolayı kınıyorum. Çan’a gelince bir baktım ki Bülent Öz’ün hukuk süreci başlar başlamaz, fikri olmayan herkes bir cümle kullanıyor ‘bir telefonla gelebilecekken’ diye başlayan paylaşımlar. Bu hukuksal sorgulamanın bir sürecinde nüfuslu kişilerin delil karartma ihtimaline karşı bilinen bir yöntem. Yani nüfuslu kişiler delil karartabilir, süreci farklı yöne getirebilir bu sadece Bülent Öz’e özel bir uygulama değil bu herkese karşı yapılıyor. Bunun üzerinden olayı mecrasından çıkartıp hedef şaşırtma gibi bir yöntemdir ve aciziyeti göstermektedir. Ayrıca iddialar karşısında sorgulanmak, yargılanmak ve aklanmak, o iddialarla muhattap olan başkanları istediği bir şey olmalıdır. Bizler sizin gibi sistem üzerinden değil, başkanlık makamı üzerinden hareket ediyoruz. Bu önemli makamı Belediyede çalışmış birileri tarafından şikayet ediliyor” dedi.
“BÖYLE SAÇMA SAPAN LAF OLUR MU?”
Yüksel’in bu sözleri üzerine araya giren Belediye Başkanı Ülgür Gökhan söylenenlerin hukuk saçmalığı olduğunu belirterek “Böyle saçma sapan laf olur mu? Delillerin kesin olduğunu nerden biliyorsunuz? Hukuk saçmalığına devam edin. Bu dediğiniz Hukuk saçmalığıdır. Orada kesinleşmemiş bir iddiayı burada söylemeniz hukuk saçmalığı. 15 gündür inceleniyor. Yani adam bir şey kanıtlayacak olsa 15 günde Belediyeyi boşaltır” dedi.
“TAVRINIZI KINIYORUM”
Konuşmasının devamında CHP Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Erdal Gezen’in Gezi eylemleri ile ilgili açıklamalarına da cevap veren AK Parti Belediye Meclisi Grup Başkanı Yüksel “Gezi’yi kutsamaktan, Gezi’yi kutlamaktan yorulmadınız. Gezi’yi o gün kınadık bugün de kınamaya devam ediyoruz. Gezi olaylarında tamamen çevre hassasiyeti ile bulunan insanlar dışındaki vandallığın, terörist başının posterinin açılmasının, devletin polisine saldırılmasının, halk otobüslerinin yakılmasının, esnafın dükkânlarını yağmalamanın suç olmadığını kimse düşünemez. Bunlar birer suçtur, ceza kanununda da yeri vardır. Ona göre de şu anda mahkemeler devam ediyor. Bütün bunlar olurken böyle bir vahameti siz sürekli kutlamaya çalıştıkça suçlusunuz. Hukukçusunuz, bir suçu ve suçluyu övmek gibi bir suça iştirak ettiğinizi düşünmüyor musunuz? Bu tavrınızı kınıyorum” dedi.
“CUMHURBAŞKANIMIZ BU SÖZLERİ TERÖRİSTLERE, BU ZARARI VERENLERE SÖYLÜYOR”
AK Parti Belediye Meclis Grup Başkan Vekili Esra Yüksel’in Gezi ile ilgili sözleri üzerine mecliste tansiyon yükselirken gündem dışı söz alan CHP Belediye Meclis Üyesi Rebiye Ünüvar yaptığı açıklamada “Bir kadın sonra insan olarak Cumhurbaşkanımızın söylediği bu sözden, gezi ruhu taşıyan kişiler olarak rencide olduk, çok üzüldük, canımız incindi. Esra hanım empati yapabilir o gezi ile ilgili her türlü algı onun algısıdır. Ama en azından biz Gezi ruhuna inanan insanlar olarak rencide olduk. Bizim rencide olmamızdan o da üzüntü duydu mu?” dedi. CHP Meclis Üyesi Rebiye Ünüvar’ın sözleri üzerine bir rapor okuyan AK Parti Meclis Üyesi Özlem Karadayı ise “Ben şimdi size bir rapor okuyacağım. 58 Kamu binası, 68 Mobese kamerası, 337 iş yeri tahrip edildi, 90 belediye otobüsü yakıldı, 214 özel araç, 240 polis aracı, 45 Ambulans, parti binalarına zarar verildi. Türkiye’ye ekonomik zararı 200 Milyar dolar. Cumhurbaşkanımız bu sözleri teröristlere, bu zararı verenlere söylüyor. Gerçekten ağaç sevdası ile gelenlere değil. Bu kişiler alınsın üstüne, siz neden alınıyorsunuz?” dedi.
“O ÜSLUP SAYIN CUMHURBAŞKANININ ÜSLUBU OLMAMALI”
“Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’da bizzat katıldığı Gezi Eylemleri ile ilgili açıklama yaparak “Ben Gezi’ye ilk günden katılan birisiyim. Ben yakıp yıkmadım ve benim gibi on binler de yakıp yıkmadı. Daha sonra bir takım provakatörler, kimlerin oraya atıldığı bilinen ve söylenmeyen provakatörler o işi bu hale getirdi. O yakanlar, yıkanlar biz değiliz. Oraya giden ve katılan, hiçbir günahı olmayan tamamen demokrasi için o iki ayyaş dendiği için tepki gösteren, Taksimde 31 Mart vakalarını hortlatmak için oraya o binanın yapılması için plan yapanlara karşı bir halkın direnişidir. Ondan sonraki olaylara şiddetle karşıyız. Biz Gezi’nin başlangıç anlayışlını kutluyoruz. Yoksa o terörizmi, tahribat edenleri, vandallığı kutlamamız söz konusu bile olamaz. O zamanlar sizin partinin içinde Geziye olumlu referans verenler vardı. Oralarda Cuma Namazları kılındı, iftar sofraları kuruldu ben bunların hepsine şahidim. Baktılar ki iş sakat aleyhte gidiyor. İşte o zaman o palalı, kılıçlı, baltalı adamları soktular. O provakatörlerle olay buralara geldi. Bu geldi geçti ama biz o anlayışı kutluyoruz. Buradan bir arkadaş da söyleyebilirdi ama o üslup Sayın Cumhurbaşkanının üslubu olmamalı” dedi.
Dilek Akşen