Arıcılık konusunda Çanakkale’deki son durumu Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Cahit İleri değerlendirdi. Bal üretiminin birçok sorunla karşılaştığını da söyleyen İleri, çam alanlarının korunması gerektiğinin altını çizdi.
 
Türkiye bir süredir Akdeniz ve Ege kıyılarında meydana gelen orman yangınlarıyla mücadele ediyor. Şimdiye kadar 20'yi aşkın il ve ilçede toplamda 200'den fazla noktada orman yangını çıktı. Yangından en çok etkilenenler ise dünyadaki çam balı üretiminin yüzde 90'ını gerçekleştiren ve yüzde 68'i ormanlarla kaplı Muğla ve çevresinde faaliyet gösteren arıcılar oldu.  Muğla'daki yangınlar dünyaca ünlü çam balına çok zarar verdi. Çıkan yangında hem çam ağaçları hem de arılar telef oldu. Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Cahit İleri, Çam balı üretiminde Çanakkale’nin de önemli bir nokta olduğunu ifade ederek Çanakkale’ de ve ülke genelinde arıcılığın durumu hakkında değerlendirmelerde bulundu.
 
 “BU YIL BAL VERİMİ BÖLGEMİZDE YÜKSEK”
 
İleri, “Arıcılıkta bizim açımızdan negatif bir gelişme yok. Bu yıl arıcılıkta en güzel yıllardan birisi diyebiliriz. Bu yıl bölgemiz normalin üzerinde yağış aldı. Yağışın çok olması, bitkilerin sağlıklı olmasını ve iyi gelişmesini sağladı. Bitkilerin verdiği balında dolaylı yoldan iyi gelişmesini sağladı. Bu yıl bal verimi bölgemizde yüksek. Hatta yağışlar çiftçimizin de yüzünü güldürdü. Arpa, buğday gibi tarım alanlarında da rekolte normalin üstündeydi. Bölgemizde arıcılık açısından gelişmeler güzel” dedi.
 
‘’ÇAM BALI ÜRETİM ALANLARINDA YÜZDE KIRKLIK BİR DARALMA VAR’’
 
Başkan İleri, “Ülke genelinde ise orman yangınları sebebiyle özellikle çam balı üretim alanlarında yüzde kırklık bir daralma var. Çam balı üretim alanları yandı. Bu konuda üzgünüz. Özellikle Muğla, arıcıların yoğun olduğu bir şehirdi. Üye sayısı da epey fazla, orada bulunan ürünün azalması bu yılı etkilediği kadar diğer yılları da etkiliyor. Çünkü çam ağacı çabuk yetişen bir ağaç değil, ağacın yetişmesi için minimum 30 yıl gerekir. Ciddi bir azalma oldu, eski verimin geri kazandırılması gerekiyor. Çam balı yapan çam pamuklu böceği var. Çam kabuklarının arasında, Konak olarak bulunuyor ve çam balını oluşturan nektarı meydana getiriyorlar.  Arı da bu nektarı topluyor ve enzimlerini katarak çam balına dönüştürüyor. Dolayısı ile bu işin hemen olması zor, otuz yıllık bir süre mi gerekiyor yoksa diğer çamlara yöneltmek mi gerekiyor, karar vermek lazım. Özellikle yangından etkilenmeyen çamlara, çam balı vermeyen, genellikle kereste değeri düşük olan ağaçlara ulaştırma ( transplantasyon )  yöntemiyle bu böceğin aşılanması, bal verimini arttırır. Yetkililerden isteğimiz çam balı veren böceğin, yangından etkilenmeyen ağaçlara ulaştırma ( transplantasyon) yöntemiyle aktarılmasıdır. Bu işlem ile dört yıl sonra ağaçlar, çam balı verebilir hale geleceklerdir. Çanakkale’nin yüzde elli ikisi ormanlarla kaplı, bu böceğin olduğu alanlar çok az” diye konuştu. 
 
‘’AĞACIN KERESTESİ ODUNU BİR TARAFA BALI ÇOK DAHA KIYMETLİ’’
 
“Burada bir sıkıntımız var’’ diyen Başkan İleri ‘’Çam balı üretim alanlarında, işletmeler tarafından kesim programları yapılıyor. Genellikle elli santim çapında bir ağaç, yıllık ortalama yirmi kilo bal veriyor. Dolayısı ile ağacın kerestesi odunu bir tarafa balı çok daha kıymetli.  Çam balımız ihraç ediliyor, dünyada çam balı üretimi sadece yüzde doksan ikisi Türkiye ve yüzde sekizi Yunanistan’ da yapılıyor. Türkiye’ de Ege ve Marmara kıyılarında üretilmekte, özel ve kıymetli bir ürün. Bu ürünün üretilebilmesi için Orman Bölge Müdürlüğünden isteğimiz çam balı üretim alanlarının kesim programının dışına çıkarılmasıdır.  Kereste kıymetli ama bal çok daha kıymetli.  Zaman zaman ihaleler yapılıyor ağaçlar satışa çıkarılıyorlar. Biz kesilirken görüyoruz. İhaleden haberdar olamıyoruz. Kesimi durdurmak da oldukça zor” şeklinde konuştu.
 
ÇAM ALANLARI KISITLI
 
Geçtiğimiz haftalarda ülkemizin dört bir yanı orman yangınlarına teslim olmuştu. Günlerce süren yangında bölgede arıcılık faaliyetin bulunulan neredeyse tüm çam ağaçları yandı. Sadece belirli yerlerde üretilen Çam balı da tehlikeye düştü. Cahit İleri yaşanan yangınlardan sonra bölgede arıcılık yapanlar hakkında, ‘’Muğla’ da gerçekleşen orman yangını sebebi ile o bölgeye giremeyen arıcıların da bu bölgeye sevk edilmesi söz konusu. Çanakkale’ ye gelelim diyorlar ama alanlar kısıtlı, mevcut arıcımıza da yetmiyor. Bu konuda sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz. Çam balı alanlarının korunması gerekiyor. Çiçek balı ile çam balının farkı ise çam balının mineral bakımından zengin ve insan sağlığı açısında önemli olmasıdır. Üst solunum yolları hastalılarında tedavi edicidir. Yıl itibari ile Anadolu’nun geneli kurak geçti.  Çiçek balında özellikle Güney Doğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerimiz kurak geçti. Görüşmelerimiz sonrasında bal veriminin önceki yıllara göre az olduğunu söylediler. Bizim açımızdan böyle bir sıkıntı yok.  Ülke genelinde çiçek balı bakımından kuraklık, çam balı bakımından da orman yangınları sorunları var.  Üretimin bu denli sorunla karşılaşması fiyatlara da yansıyacaktır. Bal sağlık açısından son derece kıymetli bir ürün, özellikle güvenilir kaynaklardan temin edilip, sofralara girmesi gerekiyor.  Arıcılar birliği olarak da kendi üretim tesisimizde Arıburnu markası ile birçok arı ürününü üretmekteyiz. Çanakkalelerin bu konuda şanslı olduklarını düşünüyorum. Katkısız, doğal ürünlere daha kolay ulaşabiliyorlar” şeklinde konuştu.
 
 
‘’GÜVENİLİR ARI ÜRÜNLERİNİ VATANDAŞLARA SUNMAYA DEVAM EDİYORUZ’’
 
Çanakkale İli Arı Yetiştiricileri Birliği 7. Olağan Genel Kurulu geçtiğimiz hafta gerçekleştirildi.   Genel kurulda güven tazeleyerek yeniden başkan seçilen İleri, ayrılmayı düşünmesine karşın kendisine yöneltilen ısrarlar sonunda dayanamayıp yeniden aday olduğunu ifade etti. İleri, ‘’Yaklaşık on altı yıldır bu işle uğraşıyorum. Başkanlık sürem dolmuştu.  Ayrılmayı düşündüm ama ısrarlar sonrasında dayanamayıp, tekrar aday oldum. Geçtiğimiz hafta yapılan seçimde sonucunda da bir dönem daha görevi yürüteceğim. Projelerimize devam edeceğiz, Çanakkale halkı bizi tercih ettiği müddetçe biz de elimizden geleni yapacağız.  Güvenilir arı ürünlerini vatandaşlara sunmaya devam ediyoruz” dedi.
 
Mine Yel