Tabii ki Öğretmen Okulları Türkiye'nin yüz akıydı. Dönemin en zeki çocukları iki farklı sınavdan sonra bu okullara girebilirdi.
Yine dönemin en iyi ,disiplinli öğretmenleri bu okullarda olurdu.
Tüm öğretmenlerimiz kendi alanında bir ekol olarak iz bıraktı.
En zor dersler; Resim, Müzik, İş Bilgisi ve
Beden Eğitimi dersleriydi.
Önce 16 Mart Günü okul Gecesi, daha sonra 1. - 2.-3. Sınıf Geceleri yapılırdı.
Okulumuzla ilgili kişiler de gelirdi.
Sınıflar en güzel gece için yarışırdı.
Sonra bu okullar ,çok başarılı olduğu için olsa gerek, sonlandırıldı ve kapandı.
Şimdi yine varlar ama ruhunu kaybetmiş.
Bence Türkiye'nin en büyük problemi "Öğretmen Yetiştirme Sistemi" nin olmaması.
Bunun için değişik projeler hazırladım ancak dinleyen olmadı.
Politikacılarımızın daha önemli işleri vardı.
Üniversitelerimiz sustu.
Üniversitelerden Temel Bilimler kovalandı. Aslında tüm bilim alanlarına Temel Bilimler Hazırlık Sınıfı koyarak bilimsel çalışmalarda disiplinler arası geçişi sağlamalıyız.
Yine, Türkiye'de tüm üniversite mezunlarının katıldığı Doktor Ünvanı'nın verildiği bir sisteme geçmeliyiz.
Yani ,üniversite üstü 4 yıllık bir eğitim şart. Bunların tezleri basılmalı böylece bilim de gelişmeli derim.
Bu sisteme gelmediğimiz müddetçe Türkiye bir yere gelemez.
İdari yapıda istediğiniz değişikliği yapın sonuç alamazsınız.
Çöküş devam eder.
Hemen bir reform çalışmasına girmeliyiz. Türkiye enerjisini boş işlerle harcamamalı, derim.
Bu vesileyle ,mensubu olduğum Öğretmen Okulları Kuruluş Günü'nde ,Tüm Öğretmenlerin Öğretmenler Günü'nü kutlarım.
Aramızdan ayrılan öğretmenlerimize ve öğretmen arkadaşlarımıza Allah'tan rahmet dilerim.
Tüm arkadaşlarıma sağlıklı huzurlu bir ömür dilerim.
Kalbi selamlar.
