Ben, 1960 yılından bu yana geçen sürede toplumsal hayatımızı hatırlıyorum. Bu süre içinde bu kadar büyük fiyat artışlarını hatırlamıyorum.
Ben, 1960 yılından bu yana geçen sürede toplumsal hayatımızı hatırlıyorum. Bu süre içinde bu kadar büyük fiyat artışlarını hatırlamıyorum. Hayat pahalılığı vardı. Karne ile akaryakıt almışlığım vardır. Yoklukları da hep birlikte yaşadık. Ancak, bu kadar başıboş, bu kadar insafsız bir fiyat artışı hiç görmedim...
Altmışlı yıllar, inkılâp sonrası yıllar... Yine de halk mutluydu. Olumsuzlukların çözüleceğini ve geçici olan fiyat artışlarının duracağına inancı tamdı... Güzel günlerdi... Siyasi parti mensuplarının birbirini eleştirisinde bile bir naiflik vardı... Partililer, aynı kahvede oturur, şakalaşır ve birlikte eğlenebilirdi... Şimdi, böyle bir atmosferi ara ki bulasınız...
Daha iki ay önce elli liraya aldığımız çilek, markette 169,90tl. fiyatla satılıyor... İnsaf ya hu!
Ne günlere kaldık!
Yazık!
Acil tedbirler alınmalı...
Yoksa, gidişat çok çok kötü...
Üretim ekonomisine geçilmeli... Tarım desteklenmeli...
Hukuk konusunda, bana göre sana göre kavramı bitmeli... Hukuk, herkese eşit olmalı...
Erdemli ve ahlâklı nesiller yetiştirmeliyiz...
Türk insanını dış etkilere karşı savunmasız bırakmamalıyız, derim...
Adil vergi sistemi uygulanmalı... Zenginden fazla, fakirden az vergi alınmalı...
Bir milyona kadar olan gelirlerden %20, beş yüz bin liraya kadar olan gelirlerden de %15 vergi alınmalı... İki yüz elli bin liraya kadar olan gelirlerden de %10 vergi alınmalı, derim.
Bunun için de vergi reformu şart...
Piyasaya mal arzı fazla olmalı ve denetlenmelidir de...
İnşallah yapılır...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam..