Biz Lozan'a gittiğimizde karşımızda; İngiltere,Fransa,İtalya,Japonya,Yunanistan, Romanya,Sırp- Hırvat- Sloven devletleri vardı.
Sınır meselesinde;
1. Madde Türkiye ile Irak arasındaki hudut Cemiyet-i Akvam ' ın 29 Ekim 1924 tarihli toplantısında kararlaştırıldığı şekilde ( Brüksel sınır çizgisi) kesinleşmiştir. ( 1926 Antlaşması)
3. Madde ,2. Bent şöyle yazılmış:
" Irak sınırı, Türkiye ve İngiltere ile dostane şekilde çözülecek ve dokuz aylık bir sürede çözülmezse Milletler Cemiyeti'ne gidilecektir.
Yine, kesin anlaşma oluncaya kadar her iki tarafta askeri ya da başka harekette bulunmayacaktır. ( Lozan Antlaşmasına göre)
1/1000 000 ölçekli haritalarla sınırlar belirlenecek,harita yanlışları varsa Antlaşma hükümleri geçerli olacaktır.
1. Madde mucibince Irak'a terkedilen arazideki ahalinin tabiyeti Lozan Antlaşmasının 30-36. Maddelerine göre yapılacaktır.
Tabiyet konusunda Irak'ta kalmak isteyen orada kalacak,Türkiye'yi seçenlerde,antlaşma yürürlüğe girdikten 12 ay içinde gereğini yapacak, Türkiye bunları alıp almama konusunda serbestiye sahiptir.
Şimdi,asıl meseleye geliyoruz.
Madde-5 Taraflardan herbiri 1. Maddede belirlenen sınır hattını kesin ve bozulmaz olduğunu kabul ederek bunu değiştirmeye matuf her türlü teşebbüsten sakınmayı taahhüd eder.
"Buna göre,İngilizlere soralım,acaba bu duruma ne diyorlar?. İngilizler meydanda yoklar,neden?"
İkinci Fasıl
Türkiye ile Irak arasında iyi komşuluk münasebetleri
Madde-6 Taraflar bir veya birkaç silahlı kişinin sınır mıntıkasında yağmacılık veya eşkıyalık yapmak maksadıyla girişecekleri her şeyden önce Hudut Komisyonuna bildirerek tedbirler alacaktır.
Özetlersek,
Lozan'da çözümü ikili anlaşma veya milletler cemiyetine bırakıyoruz.
Sonra taraflar heyetler oluşturuyor,buna göre bir komisyon kurularak oy çokluğuyla kararlar alarak sınırı belirler.
Ankara Antlaşması'nda petrol gelirleri de gündeme gelmiş. Biz belli bir miktar tazminat alarak ,Irak ' la olan bağımızı tamamen koparmış olduk.
Irak,1959 yılında ,Türkmen kıyımı ile gündemimize tekrar girmiştir.
60' lı yıllarda Molla Mustafa Barzani ile tekrar gündeme gelmiştir.
Nihayet Irak,Saddam'la tekrar hareketleniyor.
Amerika' nın, silah satmak için çıkardığı Irak- İran savaşı çok uzun sürmüştür.
Saddam,elindeki silahlarla,İsrail'i tehdit edince ,Amerika 1991 ve 2003 operasyonlarını yaptı.
Yine ABD ,Büyük Ortaşark Projesiyle,İsrail'i güvenceye almak için de, bir Kürt Devleti kurdurarak ,oldu bitti yaparak, yeni ve bizi de bölecek olan ,bir fitneyi kurmaktadır.
İsrail,Arapların kendilerine bir zararı olmaz(48,67,73 savaşlarında Arapları yendi),asıl tehlike,Türkiye,İran,Sağlam Irak ve Suriye' den gelebilir. Kürt Devleti fitnesiyle bu ülkeleri meşgul ederek,rahatlayacaktır.
İsrail bu yüzden ,yapay devleti desteklemektedir.
Irak sınırında bir başka devletin olması,hem LOZAN'I hem de 1926 antlaşmasını yok etmektir.
O zaman ,eğer güçlü bir devletsek, biz de eski Osmanlı sınırlarımıza döneriz ,demeliyiz.
Şimdiki sınırları da tanımıyoruz,demeliyiz.
****
Biz Antlaşmaları İngilizler ve Fransızlarla yaptık.
Bu ülkelere nota vererek durumu bildirelim.
Antlaşma gereği 75 km toprakta ,güvenlik için girme hakkımızı kullanalım , kararı alalım, derim.
Yine eşkiya başı olarak,Barzani ve ekibini suçlu ilan edelim.İnterpol'den aranıyor ,kararı çıkartalım.
Sınıra asker yığalım.
Tüm siyasi partiler, birlikte basın toplantısı yapıp ,milli bütünlüğümüzü gösterelim.
*****
Şimdi biz girmezsek birkaç yıl sonra onlar bize girecek.
Benden söylemesi.