Balkanlara ilgi duyanların ve Osmanlının son döneminin facialarını öğrenmek için ,okunması gereken bir kitap.
100 yıl süren bir yıkım.
Kalanlarda çile çekmeye devam ediyor.
Milli birlik için ne yamamız gerekiyorun ip uçları.
Gelmiş geçmiş tüm iktidarların ihmal ettiği bir coğrafya.
Asıl politika için ilgilenmemiz gereken yerler.
Siyasi partilerimizin bu alanda bir fikri yok.
Ferdi bir takım mülahazalar var o kadar.
Yine, bu coğrafya ki ,Balkan Türkiyesidir,6600 kadar trilyon değerinde mimari yapılar bıraktık.
Yıllarca yıka yıka bitiremediler.
Türk'ün izini bile silmek çok zor.
Bu konularda bilgi edinmek için çok okumalıyız.
Okumaya devam...
----
Bilgi edinmeniz dileğiyle....
Çanakkkale Ruhu
***********
" Bu esnada Tabur Komutanı Uşaklı Halis Bey geliverdi. Saatlerden beri tahammül edilmeyecek kadar ağır olan yükümün birdenbire üzerimden kalktığını hissediyordum. Henüz 20 yaşında olan genç bir zabit vekili için bundan daha büyük bir takviye kuvveti olamazdı.
Halis Bey'in gittikçe sararan yüzünden ve bakışlarındaki kuvveti kaybolan gözlerinden bir mana çıkarmak istiyordum.Fakat bunun için çok düşünmeye ve sebep aramaya gerek kalmadı. Sol kolunun haki kumaşı yavaş yavaş kızarıyor ve parmaklarının ucuna kan damlaları birikiyordu.'' Yararlanmışsınız" dedim." Sıhhiye Çavuşu" diye seslendim, beni susturdu ve ilave etti " aman asker duymasın."
Mucip Efendi, Halis Bey'i bir türlü tedavi için geri gitmesine ikna edemiyordu. Tecrübesizdi; ama üstünde cesaret ve şeref kaynağı olan gençliği vardı. Sonunda ikna olan Tabur Komutanı giderken Mucip Efendi'ye şu emri verdi:" Bulunduğunuz yerden katiyen geri çekilmeyeceksiniz; ancak geriye burada hepinizin öldüğünü bildirecek bir haberci gönderebilirsiniz." Mucip Efendi de komutanı geri giderken duygularını anılarında şöyle ifade ediyordu:" Tabur Komutanım gözden kaybolurken yüreğimin kanadığını hissediyordum. Çünkü tam manasıyla yalnız kalmış gibi oluverdim; ama yalnız değildim. Çünkü muhafazası bana bırakılmış bir vatan parçası ve bunun üzerinde kalplerini ve ruhlarını bütün mevcudiyeti ile bana bağlamış pervasızca cebelleşen Mehmetçiklerim vardı."
( Mucip Kemalyeri, Çanakkale Ruhu Nasıl Doğdu,İst.2005,s: 302-304)
************
İşte!" Çanakkale Ruhu " böyle oluştu.
Bu gün tarihimizde çok önemli bir gün.
13 Ağustos 1915, 57. Alay Komutanı Hüseyin Avni BEY'in şehit olduğu gün.
Bu vesileyle vatan için en kıymetli varlıkları olan canlarını seve seve veren, tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu kahramanların,Çanakkale sokak,cadde,meydan ve parklarına isimlerini verelim ,diye Çanakkale Belediyesi'ne verdiğim dilekçeme de cevap vermeyenleri Allah'a havale ediyorum.
Ey özgürlük ,derken bu kahramanların adlarının yaşaması için de ,özgürlük istiyorum.
Tabii ki varsa...