Banu Avar'ın yakın dönem ve Ortaşark meselesine yönelik bir değerlendirmesi...


Bilgi edinmeniz dileğiyle...
ABD’NİN MAYMUNCUĞU: IŞİD!
İslâm’ı canilikle tanımlamak, Sünni-Şii savaşı çıkarmak için yazılan 
senaryonun aktörü: 
IŞİD!
Kukla Kürt devleti kurmak için Suriye’deki Kürtleri Türkiye’nin 
güneydoğusuna doldurma aracı: IŞİD!
Musul-Hayfa ‘petrol koridoru’ (petrol için güvenli bölge) oluşturmak için: 
IŞİD!
Savaş sanayiini zengin edecek formülün adı: IŞİD!
ABD ve dünya kamuoyunu Esad’ın devrilmesine ikna için: IŞİD!
IŞİD yıllardır değişik isimlerle sahnede. Bir İhvan oluyor adı, bir Taliban, 
veya Nusra, ÖSO. Çok maskeli bir Amerikan ‘örtülü operasyon’ timi. İçinde 
Türkiye dahil her devletten terörist var.
Biden, Türkiye ve Körfez ülkelerine çok maskeli terör yapılarını destekleme 
ve Esad’ı devirme görevini veren merkezin adamı. Harvard’daki 
konuşmasında, ‘müttefiklerinin’ ABD’nin en büyük ‘derdi’ olduğunu söylüyor: “Müttefiklerimiz Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudiler, Esad’ı devirmek 
için Sünni-Şii savaşı başlattılar, önlerine gelen terör örgütlerini, yüzlerce 
milyon dolar ve on binlerce ton silahla donattılar! Müttefiklerimizi 
durduramadık.”
Yılların katilleri birden ‘melek’ kostümüyle sahnede.
ABD kendi hazırladığı örtülü operasyonun yükünü bölgedeki müttefiklerine yıkıveriyor... Biden konuşmasının bir yerinde bunu gerekçelendiriyor:
“ Amerika bir kez daha Ortadoğu’da Müslüman bir devlete savaş açmamalı… Sünni teröristlerle sünniler savaşmalı…” Birkaç yıl önce ‘eldiven’ 
kullanmanın gerekliliğinden sözetmişti.
Pentagon’un düşünce kuruluşu Stratfor’un başkanı Friedman da 2011’deki röportajında “Türkiye bölgede elini kirletmek zorunda!” demişti.
3 yıl sonra o noktada.. Çetebaşı suçu, maşalarına atıp, ‘arabulucu’ katına yükselmeyi planlıyor.. Dünya kamuoyu önünde kendini ‘ak’layıveriyor..
Biden açıklamalarına ‘bozulan’ ‘dost ve müttefik ülke’ cumhurbaşkanıyla 
dalga geçmeyi de ihmal etmiyor. ‘Hayranım sana’ diye mesaj yolluyor, özür 
diliyor, ‘ama sözlerimi geri almam’ diye ekliyor.
Egemenliğini emperyal ülkelere peşkeş çeken iktidarlar, onun bunun
oyuncağı olur, burunlarını pislikten kurtaramazlar. Bizimkiler 70 yıldır 
batının deli gömleğinde kıvranıp, milleti inletiyor.
Hedef ülke Türkiye’dir, Suriye’dir, İran’dır, Rusya’dır, Çin’dir ve Orta 
Asya’nın paha biçilmez, petrol uranyum, doğal gaz, elmas rezervleridir.
Tepetaklak aşağı inen batı, bu zenginliklere kısa zaman içinde el 
koyamazsa mahvolacaktır.
Bunun için tüm bölgeyi uzun süreli kaosta tutmak ve tüm bölge ülkelerini 
birbiriyle savaştırmak hem maddi hem stratejik kazanım sağlayacaktır.
Kukla Kürt devletinin kurulması için Suriye Kürtleri Türkiye sınırlarından içeri sokulacak ve Türkiye’nin nüfus yapısı bozulacaktır. Bu kısmen gerçekleşti. Türkiye’nin güneydoğusu önce ‘tampon bölge’ sonra Kürdistan olacaktır. 
Plan budur.
Suriye’nin Türkiye sınırında ‘uçuşa yasaklı’ boş bir bölge oluşturulacak, Musul Hayfa petrol hattı hayâli gerçek olacaktır. Ayn el Arap ya da Kobani 
falan kalmayacaktır.
Oyun Türkiye’nin güneydoğusuna sınırları belirsiz bir Kürdistan kurmaktır.
Ve o bölgede yaşayanlar bu oyun tutarsa bugüne kadar hiç görmedikleri 
oranda bir kan denizinde kalacaklardır.
Malûm emperyalizm toprağın üstündekilerle değil altındakilerle uğraşır!
Banu AVAR, 6 Ekim 2014