.
Korona virüsle ilgili yayınları takip ediyorum...
Biz daha salgın olmadan gerekli tedbirleri alabilirdik, geç kaldık...
Bulaşma alanları
1- Turistler...
2-İran'dan kaçak girenler...
3-İspanya'ya ve İtalya'ya giden yerli turistler...
4-Umre ziyaretine gidenler...
Bunlara, şimdi uyguladığımız tedbirleri 11 Mart'ta uygulasaydık, bu durumda olmaz ve dünyaya örnek olurduk...
Şimdi, önümüzde örnek alınacak iki ülke var...
Çin ve İsrail...
Diğer ülkeler, eğitimli nüfusa rağmen çöp...
Çin
Herkesi kontrol edecek bir sistem kurdu... Her yer kamera... Ayrıca, sizi bankkart, telefon kiti, sağlık için müracaatta kontrol ediyor... Kameralarla yüz taraması yapıyor... Sonra, siz hastaneye müracaat ettiğinizde ve durumunuz pozitif çıkmışsa kimlerle temas halinde olduğunuzu tespit edip temasta olduğunuz kişiler uyarılarak evde izole ediyor... Sağlık personeli gelerek sizi tedaviye başlıyor... Böylece salgını kaynağında önlüyor...Herkes renkli konuma geliyor... Sarı, kırmızı, yeşil...
Yeşil her yere gidiyor... Yaş sınırlaması yok... Sarı gözetim altında... Kırmızı tedavi altında oluyor... İşte başarının sırrı...
İsrail
Çin'in yaptığının aynısını yapıyor ve takip sonucu kimle temastaysanız onları uyararak sağlık merkezlerine yönlendiriyor... Tedavi ediyor... Bu arada sizin yaşadığınız sokakta kim virüs taşıyorsa çevresinde yaşayan herkese bilgi veriyor... Cep telefonunuza çevrenizdeki herkesin sağlık durumu geliyor, siz de ona göre hareket ediyorsunuz... İşte böyle şeffaf bir yönetim tarzıyla başarılı oldular...
Biz ne yaptık...
Salgının birden artmaması için test yapma hızımızı düşük tuttuk... Böylece yaygın salgın yok intibaı verdik... Halkın ihtiyaç duyduğu malzemeleri tam tedarik edemedik... Sonra, öğrenciler, halk eğitimler maske üretiyor haberlerini halka duyurduk... Demek ki yeterince hazırlıklı değilmişiz... Bizde kimler yeşil, kimler sarı, kimler kırmızı bilmiyoruz... Yaptığımız test sonucu tespit yapıyoruz... Tespit yaptıklarımızı ayrı bir hastanede tedaviye alamadık... Zamanında seçmediğimiz için hastanelerin bazılarını ve bir bölümlerini salgın için kullandık... Bu da başarılı olmamızı olumsuz etkiledi...
Biz, daha önce Çanakkale 'de dört tane bu iş için kullanılacak hastane var dedik ve bunlardan ihtiyaca göre, arka arkaya hizmete alınacak şekilde, bir işlem yapmamız gerekirken bunları yapamadık... Bu da, sağlık hizmetlerinin süratle yapılmasını olumsuz etkiliyor, derim ... Hala geç kalmış değiliz! ... Yine yapabiliriz! ... İnşallah yapılır! ...
Sağlık personelinin istediği tüm malzeme sınırsız temin edilmeliydi... Burada da sıkıntılar olduğu görülüyor... Biz, göç yolda düzelir, uygulaması yapmış olduk...Bu da güven problemi yarattı...
Yine kampanya başlattık... Ne zaman Mart sonunda...
Bu kampanyayı olumlu görüyorum...
Burada, tüm yaptıklarınızı, maddi gücünüzü söyledikten sonra, lazım olan miktar için yardım kampanyası yapsaydınız daha etkili olurdu... Tartışma yaratmazdı...
Bununla ilgili güzel örnek Çanakkale Şehitleri Abidesi yapılması kampanyasıdır...
Gerekli olan para 2 800 000 liraydı. .. Halk 5 000 000 lira destek sağladı.. Hem, Abide yapıldı hem de Türkiye'deki birçok şehitlik, mezar ve abide yapılmış oldu...
Burada da daha şeffaf bir yapıyla hareket edilse iyi olurdu, derim...
Mali konularda daha dikkatli olmak, gerek...
Bir de, STK'lar hala devrede değil... Devlet de hantal yapısıyla arkadan geliyor... Sağlık çalışanlarını destekliyecek görüntüler verilmeli... Kurtulan hastalar gösterilmeli ve hikayeleri anlatılmalı...
Malzeme açısından güçlü olduğumuz da gösterilmeli...
İllerde kurulan kurullara STK'ları da alarak topyekun bir mücadele örneği gösterilmeli...
Yine, tüm çalışan memurlara ve emeklilerine bir maaş maddi destek sağlayın...
İhtiyaç sahibi olan ve sizin listenizde olmayanlara da destek verin... Hem ayni hem de nakdi yardımı bir asgari ücret olarak verin...
Ve telefonlarınız daima açık olsun...
Tüm bakanlarımız her ilden vatandaşla görüşsün moral motivasyonu artırsın...
Salgın devam ederse Ramazan Bayramı öncesi bir maaş ödemesi daha yapın...
Mayıs sonu hayat normale dönecek, kampanyası yapın... Bunun için çalışıyoruz, deyin...
Bu hızınızla hayat ancak ekim ayında normale döner gibi gözüküyor... Bu çok kötü...
İnşallah yanılırım...
Ben de, Bayram sonu hayat normale dönsün temennisindeyim...
İnşallah olur... Mutlu da oluruz...
Şimdilik bu kadar...
Lütfen evde kalın...
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...
