Çanakkale 'de bayramlarda ve bazı törenlerde Atatürk Heykeline çelenk konulmaktadır.
Çanakkale 'de bayramlarda ve bazı törenlerde Atatürk Heykeline çelenk konulmaktadır. Biz de resmi görevimiz gereği çelenk koyma görevimizi severek yıllarca yaptık... Bundan elli sene önce de nöbet de tutmuştum... Güzel günlerdi... Atatürk sevgisi üst seviyedeydi...
Çelenk koymak için yapılan tören de saatlerce sürerdi...
Bizim, Atatürk Heykeli daha önce yurt binasına sırtını dönmüş ve iskeleye dönük, kaidesi yüksekti... Altta Atatürk'le ilgili yazı da vardı... Şimdi sadece heykel var... Bunu yapan da yerel yönetim... Gelenler de uzakta bir heykel var, bu kim, diye bilgi almak istese bilgi yok... Bizim için problem yok da, yabancılar için bilgi olmalı, derim...
Neyse, çelenk koyma işinde, devlet bir karar alıp tüm valiliklere göndermiş... Sadece Valilik, Garnizon Komutanı ve Belediye çelenk koyacakmış... Aslında burada, demokrasi için üç güç olan yasama, yürütme ve yargı güçü için Baş Savcılığın da çelenk koyması gerekir, diye düşünürüm...
İşte, daha önce paylaştığım fotoğrafta Valilik, Boğaz ve Garnizon Komutanı, Belediye Başkanlığının çelenkleri var... Ayrıca Millet ittifakını oluşturan CHP ve İyi Parti'nin çelenkleri ve bazı STK'ların da çelenkleri görülmekte... Biz de doğal olarak Cumhur ittifakını oluşturan partilerin çelenkleri neden yok, diye soruyoruz... İşin aslı şöyleymiş...
Devlet töreni için üç kuruluş çelenk koyuyormuş ve sonra tören bitiyormuş... Tören bittikten sonra da, devlet başkalarının çelenk koymasına karışmıyormuş... Bu yüzden de CHP, İyi Parti ve STK'lar protokol gidince sırasıyla çelenk koyuyormuş... Bizim gördüğümüz de ikinci alternatif tören sonrasıymış...
Ya Hu! Devlet bir karar vermişse buna herkes uyar... Burası dağ başı değil! Kimse ben de çelenk koyacağım dememeli...
Buna izin vermemeli...
Eğer, muhalefet çelenk koyacaksa iktidar da çelenk koymalı... Bu konuda ihmalkar davranmamalı... Bu keyfi bir duruma dönüşmemeli...
Kimse, Valiliğimizin şefkatini suistimal etmemeli... Ya hep ya hiç olmalı...
Ak Parti ve MHP'de çelenk koymalıdır...
Böylece siyasetin yarış sahnesi olmayan bir tören yapılmalı, derim...
Bir sonraki törende neler olacağını da göreceğiz... Ona göre de kararımızı vereceğiz...
Bir Mücadele Adamı...
İbrahim Metin...
Türk Milliyetçiliği Fikir Sistemi için ömrünü vakfetmiş bir yiğit kişi...
Bugün hakka yürümüş...
Yetmişli yılların başında tanıdığım ve sahibi olduğu Devlet Dergisinin abonesi olarak da bağlantımız hep devam etti...
Ben, dergiden on tane alıp dostlarımın olduğu köylere gönderiyordum...
Gönüldaş, fikirdaş, bağırdaş olarak hep Ağabeydi...
Rahmetli Dilaver Cebeci arkadaşımızın şiir kitabını göndermişti... Ne mutlu olmuştum...
Sonra Töre- Devlet yayınlarından elinde kalan kitapların listesini göndermişti... Oradan da çok kitap almıştım...
Seksen öncesi bazı toplantılarda karşılaşır ve sevgi ve saygı içinde görüşürdük... Bizim entelektüel alt yapmızda çalışmalarıyla katkıları olmuştur... Türk'ü, Türk Milletini, Türk Vatanı'nı sevmede yolbaşçısı Ağabeylerden birisiydi..
Türk Milleti, hadim bir evladını kaybetmiş oldu...
Galip Erdem Ağabey, Sadi Somuncuoğlu Ağabey ve İbrahim Metin Ağabey...
Hepsi dev şahsiyetler... Mücadele adamları...
Şimdi, sadece Sadi Somuncuoğlu Ağabey kaldı... Ona sağlıklı, huzurlu, uzun ömürler dilerim...
İbrahim Metin Ağabey'in durağı cennet olsun...
Allah rahmet eylesin...
Göz yaşlarımızla...
Dua ile...
Türk Milleti'nin başı sağ olsun...