Savaş ve Propaganda Merkezi Üzerine...
Savaş ve Propaganda Merkezi Üzerine...
Yaptığımız bir eğitim çalışması...
İngilizler, geleceğin tarihini de formatlamışlar...
Bilgi edinmeniz dileğiyle
Kızıl Elma...
İldeniz Turan'dan...
Güzel bir yazı...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
KIZIL ELMAYA!
SON BİR AY İÇERİSİNDE İŞİTTİĞİM EN GÖRKLÜ,
EN UMUT VERİCİ URAN (SLOGAN):
--- NEREYE GİDİYORSUNUZ?
--- KIZIL ELMAYA!
Gencecik delikanlılar: Gönlümüzde kuruyayazmış umut ağacını yeşerttiniz.
Binlerce yıl önceden günümüze yankılanan Türk ülküsü bir tek sözle “DİRİM SUYU” içti, “BENGÜ SU”da yundu, dipdiri oldu.
AFRİN
İktidardaki parti başka, devlet başka, Türk Ordusu başka.
Yüreğimiz orada, Afrin’de. Tırnakları taşa değmesin, diyerek sağlıkla dönmelerini dilediğimiz yavrularımızla birlikte.
Afrin gerekliydi, yapılmalıydı. Aykırı sözlerin gereği yok.
SURİYE’DE TÜRKMENLER,
SURİYE’DE TÜRKÇE
Şimdi, yıllarca önce öz Türkçe adlarını düşünüp taşınıp verdiğim üç Elazığlı genç Suriye’de. Onların dışında DÖRT YÜZ dolayında, büyük bölümü arkadaşlarımın çağaları olan Elazığlı gençlerin de orada olduğunu biliyorum.
Bu yiğit gençlerin, inanç sapkını, satkın örgütlerle ilintisi, ilgisi yok. Bir ara bu yönde üzücü bilgiler edinmiştim. Konuyu iyice araştırdım. Yok, otuz yıl önceki Türklük duygusu, TÜRKÇÜLÜK ülküsü o gençlerin yüreğinde yaşıyor.
Suriye’de yapılması gereken en gerekli yumuşlardan biri: Bu ülkede Türkçeyi unutan kesimin yeniden Türkçeyi öğrenmesidir.
Bu ülkede Türkçe bilen yüzde ON BEŞ dolayında Türk var.
Bu kesimin dışında, daha çok Arapların yoğun olduğu bölgelerde YÜZDE OTUZ DOLAYINDA TÜRK KÖKENLİ VAR. Dedelerinin Türk, Türkmen olduğunu biliyor, çat pat Türkçe söyleşebiliyorlar.
Suriye’de bu YÜZDE OTUZLUK kesime Türkçe öğretmek, TÜRKLÜĞÜ GÜÇLENDİRMEK demektir.
Son bir yıl içerisinde Suriye Türkmenlerinden üç kişiyi Tuzla’da dericilikle ilgili bir işyerine, dört kişiyi bir giyim işliğine (tekstil atölyesine), sekiz kişiyi bir mobilya işliğine soktuk. Onlar da ardıcıl olarak (müteselsilen) başka Suriyeli Türkmenlerin işe girmesi için köprü oluyorlar.
SAYI GİT GİDE ÇOĞALIYOR. Geçen kez on sekiz Suriyeli, beş Musullu Türkmen’in kengeşe (danışma toplantısına) geldiğini görünce sevinçten yüreğim patlayayazdı!
İşin ucunu koyvermek olmaz! On beş günde bir yöre derneğinde toplanıyoruz. Dört saat ORTAK TÜRKÇE, iki saat danışma, görüşme.
“Bu arada bizim dil çalışmaları da aksadıkça aksıyor!
Ne yapayım, kimden yardım alayım? Dilini yitirmiş Türk topluluğuna yeniden Türkçe öğreterek Türklüğünü kazandırmaya çalışırken, salt benim görüşümü çürütmek için Zeki Velidi Togan’ın “HATIRAT”ından ”Kreyşin”lerle ilgili bölümü paylaşan “Kasıntı Avukat”tan mı, yine bu görüşüme karşı çıkıp özünü göstermiş olan Führettin Efendi’den mi?!
Demez taş, kaya,
Yürürüz yaya
Türk’üz, gideriz
Kızıl elma’ya! - Z. GÖKALP