Burası Kepez Dalyan Mevkii...
Burası Kepez Dalyan Mevkii...
Burada daha önce küçük bir tesis vardı... Şimdi yıkılmış... Yine, daha yeni yapılan duvarın da bir kısmı yıkılmış... Neden yıkılmış? Bilmiyoruz... Aslında buraya hemen yol kıyısına günübirlik turiste hizmet verecek kır lokanraları, çay bahçeleri, ihtiyaç giderecek tesisler yapılmalıydı... Yine, Dalyan tarafına, amatör balıkçılara hizmet edecek bir iskele yapılmalıydı... Böylece 2005 yılında özelleştirilerek kapatılan Kepez İskelesi'nin yerine aynı fonksiyonu görecek bir tesis yapılmalıydı...
Yine, Kepez Belediyesi'nin( Bunu Çanakkale Belediyesi yapamaz da onun için Kepez Belediyesi diyorum.) alacağı bir gemiyle amatör balıkçıların açık denizde de balık tutması sağlanmalıydı... Bu teknede, lokanta, balık malzemeleri satan büfeler, çay kahve hizmeti veren bir büfe de olmalıydı...
Düşünün ki, ailece balık tutmaya gidiyorsunuz, bütün gününüzü birlikte geçiriyorsunuz... Sonra akşam eve dönüyorsunuz... Temiz bir hava, doğayla içiçe bir gğn geçiriyorsunuz... Tuttuğunuz balıklar da size günün ödülü oluyor... Ne güzel...
Bunu, Kepez Belediye Başkanı yapabilir...
Ha!
Bu bölgede siyah büyük borular görüyorum...
Bunlar, arıtma tesisinden suyu deşarj borularıymış... Derin deşarj yapılacakmış... Derin deşarj olunca su, kirlen miyor herhalde?
Yazık!
Neyse, yerel yönetimlerimiz hayalleri ve hedefleri olmayan kişilerce yönetiliyor... Bu yargıyı Kepez Belediye Başkanımız Sayın Birol Aslan kırabilir, diye düşünüyorum... Şu an Boğazın en güzel kıyıları Kepez Belediyesine ait... Kıymetini bilmeliyiz... Çanakkale Belediyesi gibi yapmamalıyız... Çanakkale 'yi yaşanılır bir kent yapmak için taöamen yıkıp yeniden yapmak gerek... Kepez daha şanslı... Yeni bir vizyonla kıyıları düzenlenebilir...
Bir de, bu işlere, yandaşa rant sağlayalım, diye girişilmemeli... Bu sahil düzenlemesinde inşallah, hiçbir Belediye Meclisi üyesinin kendisi, çocukları veya akrabalarının dahli yoktur... Öyle temenni ediyoruz... Varsa bunları faş etmek bizim de görevimiz...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...
