Dört yıl önceki bir yazı...
Dört yıl önceki bir yazı...
Hala güncel...
Yücel Tanay tarafından kaleme alınan yazı muhakkak okunması gerekiyor.
HAHAM YETİŞTİREN BARZANİ SÜLALESİNİN YAHUDİLİKTEN İSLAMA GEÇİŞLERİ VE NAKŞİ-HALİDİ TARİKATINDAKİ YERLERİ
Barzani aşireti, Osmanlı Türkiye’sinin parçalanmasından sonra Cumhuriyet Türkiye’sine karşı kullanılmak üzere değişen dünya konjonktürüne uygun olarak ABD-İsrail-İngiltere üçlüsünün semirttiği bir “mayın eşeği”dir.
Barzani aşireti her fırsatta Osmanlı Türkiye’sine isyan etmişti.
Yahudi Barzani ailesi Yahudilikten Müslüman Nakşibendî-Halidi tarikatına doğru müthiş bir dönüşüm yaşamıştır.
Yahudi Barzani ailesinin, 16. Ve 17. Yüzyılda Yahudi mistisizmi Kabala öğretisinin Barzan merkezli Irak’ın kuzeyinde yayılmasında önemli bir rol üstlendiğini biliyoruz. Kürt Yahudileri.
Bunlar da son bir asır içinde ya Sünnî, ya Alevî görünerek araziye uymuştur.
Hatta Filistin’den Yahudilerin dinlerini ve Kabala’yı öğrenmek için Barzan’a gittikleri pek çok kaynakta yer alıyor. Barzan adeta ikinci Kudüs haline getirilmiştir.
Yahudi Kürt Barzani ailesi 19. Yüzyılda birden hidayete ererek Müslüman oluyor.
Barzaniler 1900’lere kadar Barzan köyünde kurdukları tekkelerde pek çok Nakşibendî-Halidi mürit yetiştirdiler.
1900’lerden günümüze kadar Barzan köyü İngiliz, Yahudi, Rus, İran, İsrail ve ABD ajanlarının uğrak yeri oldu.
Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de ölümünden sonra Kürtçü iç ve dış manipülasyonları görmezlikten gelen Türkiye, İran, Irak ve Suriye’deki Kürtlerle de uzun süre ciddi bir temas kurmadı.
Konu tamamen öncelikle İngiltere-İsrail-Rusya ve nihayetinde ABD’nin inisiyatifine bırakıldı. Elbette bunlara Türkiye’deki Kürtçü hareketler açısından AB’yi de eklemek gerekir.
Barzaniler önce Osmanlı Türkiye’sine, sonra İngiltere, sonra da Irak’taki merkezi hükümete karşı farklı zamanlarda isyan ettiler.
Barzan köyü-kasabası Türkiye, Irak ve İran sınırının kesişme noktasında yer alıyor.
Barzan önce Yahudi hahamlar sonra da Nakşibendî tarikatı şeyhleri ile ve Kürt milliyetçiliğinin cazibe merkezi olarak varlığını sürdürdü.
Barzan Türkiye sınırına 15, İran-Irak sınırına 70 kilometre mesafede.
Zibati, Berzenci gibi köklü Kürt aşiretleri Irak’ın kuzeyinde yüzyıllardır hüküm sürerken Barzani aşireti 19. Yüzyılın başlarında ortaya çıkarak diğer Kürt aşiretlerinden çok farklı saiklerle bugünlere kadar geldi.
Zibari aşireti ile Barzanilerin yıldızı dünden bugüne hiç barışmadı. Hatta Mesut Barzani’nin annesinin bu aşiretten olmasına rağmen.
Kürt aşiret reislerinin büyük çoğunluğu Kadiri tarikatına mensupken Barzaniler ile birlikte bölgeye Nakşibendî-Halidi tarikatı da yerleşmiştir.
Barzan, Kabala ve Tevrat merkezi olması dolayısıyla Mesihçi inançların merkeziydi.
Yani Yahudi Mesihçiliği bölgede Barzan merkezli olarak yayılmıştı.
Yahudi Mesihçiliği, Kabala’daki adom kadmon (insan-ı kâmil) felsefesine bağlı olarak “Ben Tanrı’yım” çizgisine kolayca geçiveriyordu.
İlginçtir, Barzani ailesinden çıkan Nakşibendî-Halidi şeyhlerin hepsi kendilerine Mesih-Mehdi payesi vermişlerdir.
Devam Edecek...