Mondros Mütarekesi hükümleri yürürlüğe girdiği andan itibaren İtilâf Devletleri, dört yıl kendilerini uğraştıran ve çok güç durumlara sokan büyük Türk Milletini ezme ve bağımsızlıktan yoksun bırakma
Mondros Mütarekesi hükümleri yürürlüğe girdiği andan itibaren İtilâf Devletleri, dört yıl kendilerini uğraştıran ve çok güç durumlara sokan büyük Türk Milletini ezme ve bağımsızlıktan yoksun bırakma fırsatını elde ettiklerini sandılar,bu anlayış içinde onun topraklarını işgale başladılar ve yine bu anlayış içinde onun her işine karışmak istediler.
30 Ekim 1918' de imzalanan Mondros Mütarekesinde Musul'da Ali İhsan Sabis Paşa'nın komuta ettiği 6. Ordu bulunuyordu. İngilizler Musul'un 60 kilometre güneyindeydiler.
Bu sırada iki ordu arasında bulunan boşluğun tarafsız bölge olmasını Ali İhsan Paşa bir mektupla İngilizlere iletmiş İngiliz komutanı General Marshall ise 1Kasım günü Musul'u işgal edin ,diye askerlerine emir vermişti.
Bundan ötürü İngiliz Süvari Tümeni Komutanı General Cassel, 2 Kasım 1918' de 6. Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa' ya bir mektup göndererek ,o gün saat 12' den itibaren Musul'u işgal edeceğini,kan dökülmesine meydan vermemek için Türk Birlikleri'nin Musul'un 5 mil gerisine çekilmesini ,ancak Araplar tarafından çıkarılması ihtimal olan karışıklıkları önlemek için Musul'da bir Türk Garnizonu' nun bırakılabileceğini bildirdi.
General Marshall ise Ali İhsan Paşa' nın mektubuna verdiği cevapta:
Anlaşmanın kendilerine zamanında duyurulduğunu, ancak anlaşmanın 7. Maddesine göre Musul'u işgal hakkı olduğunu ve yine anlaşma gereği 16. Madde'ye göre Irak'ta bulunan tüm birliklerin En yakın İngiliz Garnizonuna teslim olmalarının gerektiğini bildirmiştir. Yine Berlin 1917 tarihli Alman Askeri Raporunda yayınlanan sınıra göre Türk Birliklerinin geri çekilmelerini istemiştir.
Bunun üzerine komutanlar arasında çok çetin yazışmalar olmuş. Ali İhsan Paşa, Musul'un işgalini gerektirecek birşeyin olmadığını mütareke maddelerinde böyle birşeyin olmadığını ifade etmiştir. Yine mütarekenin 7. Maddesinin uygulanmasını gerektirecek birşeyin olmadığı ifade etmiş ve sınırın kendilerine bildirilen" Alman Hattının " ise ilmi bir geçerliliğinin olmadığını iddia eden yazışmalar yapımışsa da bir sonuç alamamıştır.