Tesalya Meselesi (Osmanlı-Yunan Sınırının Yeniden Düzenlenmesi)
Tesalya Meselesi (Osmanlı-Yunan Sınırının Yeniden Düzenlenmesi) / Berlin Antlaşması 24. Madde Sınır Düzenlemesi Kararına Osmanlı Hükümetinin Tepkisi / Yunanistan’ın 16 ve 19 Temmuz 1878 Tarihli Notalarına Karşılık Olarak Yunanistan’a Bir Karış Bile Toprak Verilmemesi Kararının Alınması:
* * *
1-) Meselenin Ortaya Çıkışı ve Gelişimi
Yunan Hükûmeti, Büyük Güçlerin Berlin Kongresi’ndeki tutumlarından, Yunanistan’ı destekleyecekleri konusunda emin bir halde, Berlin Antlaşması’nın 13 Temmuz 1878 tarihinde imzalanmasından hemen sonra, 16 ve 19 Temmuz 1878 tarihlerinde Bâb-ı Âlî’ye gönderdiği notalarla, antlaşmanın 24. Maddesi gereğince yeni Osmanlı-Yunan sınırının düzenlenmesine yönelik faaliyetlere girişmek üzere müzakerelere başlanmasını ve bu amaçla Osmanlı Devleti’nin görüşmeler için kendi komiserlerini belirlemesini istemiştir [350].
Bu sıralarda İstanbul’da bu mesele konusunda tam bir fikirbirliği bulunmamaktadır. Sadrazam Safvet Paşa’nın Yunanistan ile antlaşmaya taraftar olmasına karşın, Padişah sık sık fikir değiştirmekte ve hükûmet üyelerinin çoğu da Yunanistan’a arazi bırakılmasına taraftar olmamışlardır. Osmanlı Hükûmeti, 20 Temmuz 1878 tarihinde yaptığı bir toplantıda Yunanistan’a bir karış bile toprak verilmemesi kararını almıştır [351].
Sadrazam ve Hariciye Nazırı Safvet Paşa, alınan bu karar üzerine Avrupalı Büyük Güçlere genel bir bildiri göndermiştir. Bu bildiride, Yunanistan’ın Kongre’de açıklamış olduğu taleplerini reddederek bu durumda doğabilecek sakıncaları izah etmiş, Yunan sınırının genişletilmesi hakkında Kongre’nin gösterdiği eğilimden ötürü, Bâb-ı Âlî’nin Büyük Güçlere başvurmak zorunda olmadığını, ayrıca Avrupalı devletlerin Yunan Hükûmeti’ne itidal ve ihtiyat tavsiyesiyle kanaatlerini değiştirebilecekleri ümidinde bulunduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte Yunanistan’a verilmesi gereken cevabı da Büyük Güçlerden bu konuda gelecek cevaba kadar geri bırakmıştır [352].
Bu suretle Safvet Paşa, Yunanistan’ın teklifini reddetmiş ve Büyük Güçlerin de arabuluculuk yaparak meseleye dahil olmalarını önlemeye çalışmıştır. Fakat Avrupalı devletlerden gelen cevapta Kongre kararı gereğince Safvet Paşa’nın bu bildirisini kabul etmedikleri yanıtını vermişlerdir [353].
[350] BOA, Y.EE, 43/210; Uçarol, a.g.m., s. 214; Armaoğlu, a.g.e., s. 543; Karal, a.g.e., s. 113; Arşiv Belgelerine Göre Balkanlarda ve Anadolu’da Yunan Mezalimi, s. 22; Hatipoğlu, a.g.m., s. 307; Uçarol, a.g.e., s. 141.
[351] Kurat, a.g.e., ss. 125-126; Uçarol, a.g.m., ss. 214-215; Arşiv Belgelerine Göre Balkanlarda ve Anadolu’da Yunan Mezalimi, s. 22; Uçarol, a.g.e., s. 141.
[352] Türkgeldi, a.g.e., s. 170; Uçarol, a.g.m., s. 215; Uçarol, a.g.e., s. 141; Davison, a.g.m., s. 190.
[353] Uçarol, a.g.m., s. 215; Arşiv Belgelerine Göre Balkanlarda ve Anadolu’da Yunan Mezalimi, s. 22; Uçarol, a.g.e., s. 142.
Bülent Akyay, Tesalya Meselesi (1881), Ege Üniversitesi YLT 2001, s. 126-127