Seher mi yoksa Sabah mı nedir? Bir ceridede çalışan yazar müsveddesi Sığ Muşmula mıdır?
Seher mi yoksa Sabah mı nedir? Bir ceridede çalışan yazar müsveddesi Sığ Muşmula mıdır? Nedir? Bir kişi, "Balkan Paktı" konusunu gündeme getiren son dönemin en büyük bilim adamlarından birisi olan Prof. Dr. İlber Ortaylı Hocamızı tenkit etmiş... Hani, bilimsel veri kullanarak bir şey söylese eyvallah da, saçma sapan gerekçeyle tenkit ediyor...
Tenkitte kullandığı jargon da, benim girişte kullandığım jargonun aynısı... Ne kadar itici...
Adam sallamış: Ortaya bir Atatürk fotoğrafı koy, sonra etrafını yazıyla süsle... Amaç, Atatürk'e selam durdun mu? Okuyucun mesajı alır... Onun arkasına sığınarak yazmak böyle olsa gerek, gibi saçma sapan şeyler yazmış...
Balkan Paktı; Mustafa Kemal Atatürk'ün, daha dün denilebilecek bir süreçte savaştığın ülkelerle bugün barış içinde yaşama iradesidir... Emperyal olmamaktır... Milletlerarasında sürekli düşmanlık olmaz, çıkarlar örtüştükçe dostluk devam eder, düsturuna göre, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya ve Türkiye'nin işbirliğiyle kurulan bir anlaşmadır...
Balkanlar, her zaman büyük emperyal güçlerin cirit attığı bir yerdi... İlk defa, kendi iradeleriyle bir iş yapıyorlardı... Bu hayal bile edilemiyecek bir durumdu... İşte bu yüzden Balkan Paktı çok önemli bir anlaşmaydı... Yine, Sadabat Paktı kurularak doğuya doğru dostluk zinciri kuruldu... Hemen kuzeyimizde de Rusya vardı ve onunla da saldırmazlık anlaşması imzalandı... Böylece tüm çevre ülkelerle dostluk ilişkileri kuruldu... Bu barış rüzgarını küçümsemek akıl işi değildir... İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra her şey değişti... Türkiye, Yunanistan Nato'ya, Bulgaristan ve Romanya Varşova Paktı'na girdi... Yugoslavya ise Bağlantısızlar grubuna önderlik etti...
Günümüzde ise Bulgaristan ve Romanya Nato' ya dahil oldu... Parçalanan Yugoslavya'nın Alman etkisinde olanlar Nato'ya girdi... Problemli yerler ise ABD kontrolunda ve onun insafına bırakılmış durumda...
İlber Hoca, büyük bir vukufiyetle barışçıl bir Türkiye'nin temellerini atan Mustafa Kemal Atatürk 'ün deha seviyesindeki ön görüsünü dile getirmiş... Adı geçen zat da, Hoca' yı ipe sapa gelmez sözlerle tenkit etmiş... Aynı zat, İzmir'in de ,Kurtuluş Savaşı sırasında bizim tarafımızdan yakıldığını ima etmişti...
İşin aslını bilimsel verilerle inceleyen bilim adamları ise, Rumların kiliseler aracılığıyla depoladıkları akaryakıtla" İzmir bize yar olmadı, Türkler'e de yar olmasın " diye nasıl yakıldığını ortaya koydu...
Bu zatın" Türk, Atatürk, Türk Milliyetçiliği " gibi kavramlara alerjisi olsa gerek...Bence tedavi olsa iyi olur, derim...
Daha ağır şeyleri yazmak da edebimize sığmaz... Bu alerjik yapı son dönemde moda oldu... Köksüz moda da gelip geçicidir... İnşallah bu moda çabuk biter...
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
******
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...