Medeniyet demektir...

Medeniyet demektir...
İnsan vücudunun neredeyse %60 kadarı sudur... Bunun da %66'sı hücrelerin içinde %34 kadarı da hücre dışında bulunur... Yani, susuz olarak insanların yaşaması mümkün değildir...
Su varlık sebebimizdir...
İşte, son günlerde Çanakkale'de Dardanos ve Güzelyalı yerleşim alanlarına yerel yönetimce gün aşırı su verilememektedir. Sebebi de yerel yönetimin zamanında alt yapı çalışması yapmaması ve tercihler arasında buralara hizmet götürme gayreti içinde olmaması düşünülebilir...
Bir de bu yerleşim alanlarında yaşayanların neredeyse %80'i de bu yerel yönetimin başına oy vermişlerdir. Yani, çok iş yapacağını düşündükleri bu kişiye de genelde %60 oy vererek hizmet beklediklerini oylarıyla ifade etmişlerdir... Ama, görüyoruz ki Çanakkale yaşanılmaz bir şehir haline gelmiştir... Şehir, doğal güzelliğiyle dünyada sayılı şehirlerden birisidir. Siz, otuz dört yıldan bu yana şehri kesintisiz yönetiyorsunuz ve şehri yaşanmaz kıldınız...
Adalet Partisi'nin, şehri sel felaketinden korumak için  yaptırdığı Atikhisar Barajı'ndan suyu alıp şehre dağıtacak bir becerikliliği de gösteremiyorsunuz... Sonra, biz halkçıyız! Öyle mi?
Yazık!
Yıllardır, alt yapı çalışmalarını ihmal ettiniz ve şimdi de halkı susuzluktan kırıyorsunuz...
Şehrimizin hiçbir problemini çözemiyorsunuz...
 
Dokuz yıl önce söz verdiniz; Cumhuriyet Meydanı'nı altı otopark ve tuvalet olacak, üstü de meydan olacaktı...
Sözünüzü bir türlü tutmuyorsunuz, neden?
 
Atikhisar Barajı' nın sulayacağı tarım alanı 5500 hektarken şimdi üç bin hektar bile değil?
Yani, tarım alanlarını ranta açtınız. Milyonlarca yılda oluşan tarım arazilerini yok ediyorsunuz ve rant dağıtma işinden başka bir iş yapmıyorsunuz, neden?
 
Bu tutum, halkçı belediyeciliğe yalışıyor mu?
 
Şehrin trafik sistemi, sizin yol yapım işlerinizdeki tutarsızlıklardan dolayı içinden çıkılmaz bir hal aldı... Şehri yaşanmaz kıldınız!
 
Çanakkaleliler bizim oy arpalığımızdır, ne yapsak ses çıkartmazlar, diyorsunuz herhalde... Geçekten de sizlere oy verenlerin bir itirazını görmüyoruz...
 
Sosyal Medya'da sizin partidaşınız yüzlerce arkadaşım var... Bunların bir tanesi bile ağzını açıp "ne oluyor hemşehrim?" diyemiyorlar... Siz de tembelliğinizle oturup duruyorsunuz... Bu halka yazık değil mi?
 
Sarıçay, ayrı bir facia...
 
Yeşili olmayan bir kent, bu da ayrı bir facia...
 
Kent tarihine sahip çıkmıyorsunuz(Çaka Bey) , bu ayrı bir facia...
 
Şehre gelenleri ilk önce çöp yığınları karşılıyor, bu da ayrı bir facia...
 
Nereden baksanız elle tutulur bir haliniz kalmamış...
 
Sizin, siyasi karşıtlarınız da ayrı bir facia... Çünkü bu kadar olumsuzluktan sonra, sizin oturduğunuz yerin orası olamayacağını dile bile getiremiyorlar... İşte, bu durum da Çanakkale 'ye hiç yakışmıyor... Yazık ki ne yazık!
Evlere şenlik bir siyasi yapımız var... Yerel iktidar da yerel muhalefet de şehrin meselelerinden uzak politik bir hayatın içindeler...
İşte, bu da şehre olumsuz yansıyor...
 
Yerel yönetimi savunanlara bir çift sözüm var:
İngiliz Mezarlığı'nın doğusu üç kata imarlı, batısı dokuz kata imarlı... Neden?
Hiç, bu garabeti sordunuz mu?
Yandaşlık içinize işlemiş... Soramazsınız! Çünkü, yandaş yöneticiniz zarar görür korkusu içindesiniz... Bu yüzden de şehir iyi yönetilmiyor, bunu siz de biliyorsunuz ve sesiniz çıkmıyor!
Buyurun konuşun, bizi aydınlatın!
Biz de ne yaman siyasi yapı, dedikleri doğru diyelim!
Neyse...
 
Dostlarım!
Sayın Bülent Şarlan, Sayın İrfan Mutluay, Sayın Erdal Gezen, Sayın Mehmet Öngen, Sayın Evren Kızoğlu, Sayın Rebiye Ünüvar, Sayın Süleyman Erte, Sayın Prof. Dr Herdem Aslan ve en son olarak da Sayın Muharrem Erkek olmak üzere tüm arkadaşlarımı bu yarışın içine girip mücadeleye çağırıyorum. Bizi bu dertten ve beceriksiz yapıdan kurtarın...
 
Yerel yönetimin başı, Hacı Suyu'nu(Ağı Dağı)  şehre getiren hemşehrilerimiz kadar da becerikli değil...
Yetti gari!
 
Susuz günlerin  bitmesi dileğiyle
"Hayırlı Bayramlar!"
 
Dardanos ve Güzelyalı, Kerbela'ya döndü...
Bizi, bu durumdan kim kurtaracak?
Bekliyoruz...
 
Bilgi edinmeniz dileğiyle...
**
Düşünmeye, okumaya, yazmaya ve konuşmaya devam...